”Yargı Reformu'nun Haziran sonuna yetişmesini arzu ediyoruz”
Bakan Çiçek, TBMM'nin 1 Temmuz'da tatile gireceğini hatırlatarak, Haziran sonuna kadar öncelikli bazı yasa tasarılarının kanunlaşmasını istediklerini söyledi
ANKARA - Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Adalet Bakanlığı tarafından yürütülmekte olan Yargı Reformu Stratejisi'nin çalışmalarının hızlandırılması ve Haziran ayı sonuna yetişmesini arzu ettiklerini belirterek, "Bu çalışma yapılırken tabiatıyla yargı makamlarıyla da gerekli istişareler ve değerlendirmeler yapıldıktan sonra buna son şekli verilmiş olacaktır" dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, TBMM'nin aksine karar alınmaması halinde 1 Temmuz itibariyle tatile gireceğini hatırlatarak, Haziran sonuna kadar öncelikli bazı yasa tasarılarının kanunlaşmasını istediklerini söyledi.
Toplantıda, siyasi parti gruplarının uygun görmesi, parlamentonun karar vermiş olması halinde hangi yasaları öncelikle çıkarmaları gerektiğini konusunda bir değerlendirme yaptıklarını anlatan Çiçek, bunların önemli bir bölümünün ekonomiyle ilgili olduğunu belirtti. Çiçek, bu yasa tasarıları arasında "Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı" ile "Türk Vatandaşlık Kanun Tasarısı"nın da bulunduğunu kaydetti.
Öncelik verdikleri yasaların ya temel yasalar, AB müktesebatıyla ilgili yasalar ya da ekonomiyle ilgili, ekonomik hayatı iyileştirici, krizin daha az hasarla atlatılmasına imkan verecek yasalar olduğunu ifade eden Çiçek, "Bunların çıkarılmasını biz temenni ediyoruz. Tabiatıyla kararı verecek olan parlamentodur" dedi.
Bakanlar Kurulu'nda ele alınan ikinci gündem maddesinin AB ile ilgili olduğunu belirten Çiçek, şöyle konuştu:
"Biz bir taraftan yasal düzenlemeleri yapıyoruz, bunlar birer ikişer yasalaşıyor. Tabiatıyla bu çıkan yasaların uygulamasının da yakinen takip edilmesi lazım. Geçtiğimiz hükümet döneminde kurulmuş olan Reform İzleme Grubu vardı. Son zamanlarda bu 'Reform İzleme Grubu' daha sık toplanmaya başladı ve çıkarmış olduğumuz yasalar ya da taahhüt ettiğimiz bir kısım konuların bir an evvel güncelleştirilmesi ve uygulamalarının takibi bakımından bu toplantılar yapılıyor. Sayın Bakan, bugün, Bakanlar Kurulu'na, geçtiğimiz haftada yapılan 'Reform İzleme Grubu' çalışmalarıyla ilgili bilgi sundu. Yapılan bu çalışmalar çerçevesinde Adalet Bakanlığı tarafından yürütülmekte olan 'Yargı Reformu Stratejisi'nin çalışmalarının hızlandırılması ve mümkünse Haziran sonuna yetişmesini arzu ediyoruz.
Bu çalışma yapılırken tabiatıyla yargı makamlarıyla da gerekli istişareler ve değerlendirmeler yapıldıktan sonra buna son şekli verilmiş olacaktır.
Üzerinde önemli durulan Yolsuzlukla Mücadele Stratejisi Taslağı'nın Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından bir an evvel nihai hale getirilmesi ve onun hızlandırılması söz konusu olacaktır. Bu da bittiğinde size ayrıntılı bilgiyi vereceğiz."
Temel haklar konusu
İlgili kurumların temel haklar konusunda bir eylem planı üzerinde çalıştığını kaydeden Çiçek, sözlerine şöyle devam etti:
"Temel haklar konusu her zaman üzerinde durduğumuz ve daha uzunca sürede üzerinde durmamız gereken önemli bir konu. Bununla ilgili de geçtiğimiz hafta TBMM'ye, İnsan Hakları Kurumu kurulması ile ilgili bir yasa tasarısını da sevk etmiş olduk. Ona paralel bir çalışmadır bu.
Ayrıca, yine siyasi kriterler ve bir çok faslın açılması bakımından önem arz eden ve bu alanda bir yasal boşluğun olduğunu da kabul ettiğimiz Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı... Bu bizim bakımımızdan önem arz ediyor. Geçtiğimiz dönem biz bunu hazırlamıştık TBMM'de. Şimdi Adalet Komisyonu'nda bildiğim kadarıyla. Bu tasarının da bir an evvel çıkarılması hem siyasi kriterler açısından hem de gündemdeki bazı tartışmalı konular bakımından önem arz ediyor."
Çiçek, değişik vesilelerle yurdun çeşitli illerini ziyaret eden bakanların hükümet uygulamalarıyla ilgili bu illerden edindikleri izlenim ve değerlendirmelerini Bakanlar Kurulu'na sunduklarını da bildirdi.
Yargı Reformu Strateji Belgesi taslağıyla ilgili eleştiriler
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamalardan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bakan Çiçek, "Yargı Reformu Strateji Belgesi taslağıyla ilgili yargı kurumlarının başkanlarından eleştiriler gelmişti. Nasıl uzlaşmaya varılacak" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Tabiatıyla strateji belgesi hazırlanırken, ilgili kurumların itirazları olabilir, tenkitleri olabilir. Onun için Adalet Bakanlığımız yargı kurumlarımızla da değerlendirerek nihai görüşünü bu noktada almış olacaktır.
Onun için Haziran sonuna kadar yetiştirilirse bu Türkiye'nin AB müzakereleri açısından da olumlu bir belge niteliğini taşıyacaktır. Çünkü buna zaman zaman önemli vurgular da yapılmaktadır. Yalnız şundan rahatsız olmamak lazım. Yani bu türlü belgeler hazırlanırken, herkes aynı düşünüyorsa kimseye bir şey sormaya gerek yok. Tabiatıyla farklılıklar olabilir, farklı değerlendirmeler olabilir, Bakanlığın hazırladığı taslakta eksiklikler olabilir. Bunların hepsi bir araya gelip değerlendirilmesi sonucunda ortaya bir belge çıkacaktır. Bu da Türkiye açısından önem arz ediyor. Onun için buna biraz daha hız verelim. Neticede çünkü haziran sonu olması önem arz ediyor.
Temmuz'dan sonra yeni bir AB üyesi ülke dönem başkanılığın devralacağı için biz de taahhütlerimizin süresi içinde yerine getirme noktasında biraz daha konuya önem ve öncelik vermiş oluyoruz."
"Stratej taslağıyla ilgili yöntem belli mi? Görüş, Adalet Bakanlığı aracılığı ile mi alınacak yoksa bir toplantı mı düzenlenecek" sorusu üzerine, Bakan Çiçek, "Zaten AB'nin bu konudaki muhatabı Adalet Bakanlığı'dır" dedi.
Bakanlığın da bu tür görüşleri oluştururken, ilgili kurumlardan temsilci almak suretiyle taslağın hazırlandığını, ardından ortaya çıkan metin üzerinden değerlendirme yapıldığını anlatan Çiçek, bu işin hazırlığını Adalet Bakanlığı'nın yapacağını anlattı.
Çiçek, "Sayın Başbakanın Düzce kongresinde yaptığı konuşma, muhalefetin eleştirisine, azınlıkların ise memnuniyetine neden oldu. O konuya ilişkin değerlendirme oldu mu?" sorusuna, "Hayır. Anladığım kadarıyla haberlerde, muhalif Meclis'e bir önerge vermiş. Herkes kendi yönünden değerlendirme yapıyorlar. Açık toplum, herkes fikrini açıkça söylemiş oluyor. Soru önergesi de verilmiş. Bize geldiğinde ona da gerekli cevabı veririz. Bugün bu konuyu konuşmadık" karşılığını verdi.
RTÜK Başkanı Akman'ın istifasının istenmesi
RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın istifasını istediğine ilişkin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın açıklamasının ardından kendisinin de "bunu ima eden bir söz söylediğini" belirten gazetecinin, bunun olup olmadığını sorması üzerine Çiçek, şunları söyledi:
"Şimdi şöyle, o metin uzunca bir metindir. belki önümüzdeki günlerde de devamı da yazılacaktır. olay şudur; siyasette sorumluluk taşıyan insanlar, değişik kademelerde değişik kararlar alabilir, bir tanesi kendi görev alanıyla ilgili bir konudur, bazen buna kendisi tek başına karar verir. Bazı kolular vardır ki, Sayın Başbakan ile konuşularak verilir. Bazı konular vardır ki bu konunun Bakanlar Kurulu kararı şeklinde ortaya konulması gerekir. Her işlemin durumuna göre, bunu ayrı ayrı tezekkür etmek icap eder. Mesela bir bakanlığa bir müsteşar atayacaksanız, hiç şüphesiz sayın Başbakan ile görüşür atarsınız. Ama icracı bakanlıklar için söylüyorum, kararname gerektirmediği için onu sayın bakan kendisi taktir eder. Dolayısıyla her meseleye ayrı ayrı bakmak icap edecektir.
Kaldı ki, konuştuğumuz konu özel kuruluşlarla ilgilidir. Özerk kuruluşlar da tayin, nakil, atama, istifa bunların nasıl olacağına ilişkin mevzuatına bakan... Benim söylemek istediğim odur. Kaldı ki, biz yaptığımız her konuşmayı bu konu için söylemiyorum; her konuşmayı sizinle paylaşmak gibi bir devlet görevi de yok.
Evet, sizin haber alma arzunuzu anlıyorum. Bu doğrudur, sizin göreviniz haber bulmaktır, olup biteni yazmaktır ama devlette de her yapılan iş, her yapılan konuşma netice itibariyle basına intikal eder ya da etmez. Ben genel değerlendirme yaptım, onu o şekilde algılamanız doğru olur."
"Bizim AB'den istediğimiz verdikleri söze sadakat göstermeleridir"
Cemil Çiçek, Avrupa Parlamentosu'nda seçimlerinin yaklaştığını ve Türkiye'yi karşı bazı muhalif görüşler ortaya çıktığını ifade eden gazetecinin, bu çerçevede bakanların bir Avrupa turunun olup olmayacağını sorması üzerine, "Avrupa Parlamentosu ile ilgili seçimler olduğunda, hatta Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin bazılarında kendi parlamentosuyla ilgili seçimler olduğunda, zaman zaman Türkiye, gündemin başına oturuyor. Ve herkes de bulunduğu pozisyona göre Türkiye ile ilgili açıklamalar yapıyor" dedi.
Çiçek, şunları kaydetti:
"Biz, yaptığımız her konuşmada şunu ifade ettik: Türkiye, AB için yük değil, AB için bir önemli fırsattır. şunu herkesin iyi anlamış olması lazım gelir ki, Türkiye'siz bir AB bir ekonomik güç olur, belki bir siyasi güç de olur ama bir stratejik güç olmaz. onun için Türkiye'nin AB'ye üyeliği bazı liderlerin kanaati hilafına AB için yük teşkil etmiyor, bir önemli fırsat teşkil ediyor. Bunun iyi anlaşılması lazım. Zaman zaman iç politika mülahazalarıyla seçimden evvel farklı, seçimden sonra farklı konuşanlara da hep şahit olmuşuzdur.
Bizim AB'den istediğimiz verdikleri söze sadakat göstermeleridir. Eğer AB'nin temel değerleri arasında ahde vefa diye temel bir kavramı, bir ilkesi varsa, kimsenin vefasızlık etmemesi icap eder. Bunu da hep ifade ediyoruz. Biz Avrupa'dan bir lütuf beklemiyoruz. adalet ve hakkaniyet içinde bir ilişkiyi sürdürmeye çalışıyoruz. Türkiye aleyhtarlığı yapanlarında bunları çok iyi anlaması gerekir diye düşünüyoruz. Bu konuyu anlatmaya her vesileyle zaten devam ediyoruz. Şimdi müzakerelerden sorumlu arkadaşımız, Sayın Bağış... Hem Dışişleri Bakanımız hem Başbakanımız hem Cumhurbaşkanımız, kim nerede bir görev ifa ediyorsa zaten gündem konularının başında Türkiye-AB ilişkileri geliyor. Onun için bu meselenin böyle anlaşılmasında fayda var. Biz verdiğimiz sözlerde duruyoruz, Avrupalıların da verdikleri sözde durmalarını da bekleriz, aksi halde AB'nin ne anlama geldiğini herkesin yeni baştan sorgulamaya başlar."
Toplantıda istihdama yönelik bir konunun görüşülüp görüşmediğinin sorulması üzerine Bakan Çiçek, ekonomik konuların Bakan Ali Babacan başkanlığında toplantılar yapıldığını anımsattı.
Ekonomiyi iyileştirmek ve krizin tesirini asgariye indirmek için bazı çalışmaların yapıldığını belirten Çiçek, bunlar sonuçlandığında ya kendileri ya da Bakanlar Kurulu'na gelmesi halinde de kendilerinin açıklama yapabileceğini kaydetti.