'Sebze ihracatı da desteklensin'

Avrupa’daki durgunluk ve Rusya’daki kriz yaş meyve sebze ihracatını da vurdu. Yılın ilk 5 aylık döneminde ihracat bir önceki yıla göre yüzde 8 düştü. İhracatçı şimdi üzüm ve narenciyede olduğu gibi yaş meyve sebzeye de ihracat desteği istiyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

FİKRİ CİNOKUR / ANTALYA

Türkiye’nin yaş sebze-meyve üretiminde önemli merkezi Antalya’da ihracatçı narenciye ve üzümde olduğu gibi sebzenin de desteklenmesini istedi. Batı Akdeniz Bölgesi’nden yılın 5 aylık döneminde gerçekleştirilen ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 düşüş gösterdi. İhracatçı ve sanayici sebze üreticisinin de desteklenmesini istedi. Batı Akdeniz İhracatçı Birliği (BAİB) Başkanı Mustafa Satıcı, katma değer yaratmasına rağmen yaş meyve sebze sektörünün birçok sıkıntı ile mücadele ettiğini söyledi. 

Bölgelerinde sık sık don ve sel baskınları yaşanması, seraların ve meyve ağaçlarının zarar görmesi nedeniyle, üretimde sıkıntılı bir dönem yaşandığını belirten Satıcı, “Avrupa ülkelerinde kış mevsiminin aşırı soğuk gitmesi, hem Avrupa hem de Rusya’da ekonomik kriz yaşanması nedeniyle Türkiye yaş sebze-meyve ihracatında yılın 5 aylık döneminde önemli miktarlarda düşüş yaşandı” dedi. Satıcı şöyle devam etti: “Batı Akdeniz coğrafyasının en önemli ihracat kalemi olan yaş meyve sebze sektörü 1 Ocak– 28 Mayıs arasında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 8 kayıp var. Bölgemizden yapılan toplam yaş sebze -meyve ihracatı ise 222 milyon dolar olarak gerçekleşti. Aynı dönemde Türkiye genelinde ise yüzde 17 oranında kayıpla 796 milyon dolarlık ihracat söz konusu. 

"Seraların modernizasyonu için kredi sağlanmalı" 

Satıcı, sektörde yaşanan sorunların çözümü için önemli yapısal reformların gerçekleştirilmesini istedi. Satıcı’nın çözüm önerileri şöyle: “Yaş sebze-meyve Batı Akdeniz ihracatının lokomotif sektörüdür. Rusya’da yaşanan ağır ekonomik krizden en fazla etkilenen sektördür. Narenciye ve üzüm ihracatında olduğu gibi sebze ürünleri ihracatına da destek verilmesi sağlanmalı. Seraların modernizasyonunun sağlanması için Ziraat Bankası tarafından uygun krediler sağlanmalı. İhracatta zirai ilaç kalıntı analizinin nihai olarak çözümlenebilmesi adına biyolojik mücadeleye geçilmeli. Sektörün yaşadığı sorunların çözümlenmesi ve ihracatçıların zaman ve para kayıplarının önüne geçilmesi sağlanmalı.”

"Güçlü üretici örgütü olmadan sorunlar çözülmez"

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, Antalya’nın Rusya’daki ekonomik krizden turizmden sonra etkilenen diğer sektöründe tarım olduğunu belirtti. Üretici fi yatlarının 4 yılın gerisinde kaldığını söyleyen Çetin, “Sektör son birkaç yıldır sorun yaşıyor ve bu yıl aslında daha fazla soruna dayanacak güç kalmadı. Ama kışın soğuk, don, sel sorunları vardı, üretim düştü, bahara girince de fi yatlarda sert düşüşle karşılaştık. En önemli ürünlerde, mayıs ayının üçüncü haftasına göre toptancı hal fi yatları 4 yılın da gerisine gitti” şeklinde konuştu. Fiyatlardaki düşüşün, daha çok ürün bolluğundan kaynaklandığını belirten Çetin, “Tarımsal ürünlerde mutlaka hem ekimin hem de ekim zamanının planlanması gerekiyor. Üretici birliklerinin adı var, kendisi yok. Tarımda zayıf, küçük örgüt enfl asyonu var, oysa güçlü bir kurumsal yapı olmalı. Güçlü üretici örgütü olmadan tarımda sorunlar çözülemez” dedi.

Bu konularda ilginizi çekebilir