Uzmanlar dış ticaret rakamlarını değerlendirdi

Ekim ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,6 artış göstererek 13 milyar 292 milyon dolar, ithalat ise yüzde 5,6 azalarak 18 milyar 803 milyon dolar oldu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan 2012 yılı Ekim ayına ilişkin geçici dış ticaret verileri açıklandı. Dış ticaret açığı söz konusu dönemde yüzde 31,2 azaldı ve 8 milyar 12 milyon dolardan 5 milyar 511 milyon dolara geriledi.
 
Ekim ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11,6 artış göstererek 13 milyar 292 milyon dolar, ithalat ise yüzde 5,6 azalarak 18 milyar 803 milyon dolar oldu.
 
Uzmanlar dış ticaret açığındaki daralmayı değerlendirdi; 
 
ING Bank Başekonomisti Sengül Dağdeviren
[PAGE]
Ekim 2010'dan bu yana en düşük düzey
 
 
ING Bank Başekonomisti Sengül Dağdeviren, beklentilerin çok altında kalan ekim ayı dış ticaret açığının özellikle ara malı ithalatında devam eden gerilemeyle birlikte ilk olarak akla kısa dönemde ekonomik aktivitedeki canlanmanın beklendiğinden yavaş olabileceği riskini akla getirdiğini belirtti.
 
Özellikle reel kesim güven endeksinde devam eden olumlu seyrin dikkate alınması durumda, temkinli olunması gerekebileceği veya zaman içinde test edilmesi gereken bir gelişme ile karşı karşıya bulunabileceğini ifade eden Dağdelen, şunları kaydetti:
"Ara malı ithalatındaki gerileme gerçekten ekonomik aktivitenin yavaşlamaya devam ettiğine mi işaret ediyor yoksa TL'nin reel olarak makul düzeylerde olması nedeniyle daha dengeli (ve istenen) çok aşırı ithalat artışı yaratmayan bir büyümeye mi işaret ediyor. İthalat ve ihracat detaylarında gördüğümüz kadarıyla ithalattaki gerilemede en önemli payı ara malları alırken, sermaye malı ve tüketim malı ithalattaki düşüşün önceki dönemlere göre yavaşladığını görüyoruz, bu da nispeten olumlu ve iç talepte beklenen ılımlı toparlanma beklentisini destekliyor.
 
Fasıllar detayında ise ithalattaki düşüşün neredeyse üçte birinin, altının da yer aldığı inciler, kıymetli veya yarı kıymetli metaller, mücevher faslından kaynaklandığını görüyoruz. İhracatta ise yine aynı grup büyümeye önceki dönemlerde olduğu gibi liderlik yaparken, bu fasıl hariç büyümenin yeniden yüzde 1,7'ye gerilemesi (10 ayda toplam ihracat artışı yüzde 13,4, altın faslı hariç yüzde 3) önümüzdeki dönemde ihracatın büyümeye katkısının azalmaya devam edeceğini teyit ediyor."
Dağdeviren, 12 aylık net enerji ithalatının ilk defa ekim ayında gerilemesinin, yıllık dış ticaret açığında gelecek dönemde beklenilen ılımlı yükselişin sınırlı olabileceğine işaret ettiğini belirterek, "Enerji dışı 12 aylık dış ticaret açığının ise 33,2 milyar dolarla Ekim 2010'dan bu yana en düşük düzeye gerilemiş olduğunu görüyoruz" dedi.
 
 
OYAK Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin
[PAGE]
"Bir tane daha yatırım yapılabilir notu alabiliriz"
 
OYAK Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin, ekim ayı dış ticaret verisinin ekim ayı 4. çeyrek büyümesi ile ilgili olumlu sinyal veren kapasite kullanım oranı sonrasında kendileri için büyük önem taşıdığını vurgulayarak şunları belirtti:
"Hatırlanacağı üzere ekim ayı kapasite kullanım oranı ilk 10 ayın en yüksek düzeyine çıkmıştı. Fakat ekim ayı dış ticaret açığı 5,5 milyar dolar ile beklentilerin bir hayli altında kalmıştır. Ayrıntılara bakıldığında ihracat tarafı beklentimiz paralelinde gelirken, altın ihracatının desteği 1,5 milyar dolar ile sürmüştür. İlk 10 ayda altın ihracatı 14,3 milyar dolara ulaşmıştır. Genel olarak bakıldığında 2012 yılında ihracatta hükümet tahmini olan 149,5 milyar dolara ulaşılacağı açıktır."
 
İthalat tarafının Ocak-Şubat sonrası en düşük seviyede gerçekleşmiş olmasının büyümenin yapısı gözönüne alındığında hem 2012 yılı hem de 2013 yılının belirleyicisi olduğunu öngördükleri 4. çeyrek büyümesi ile ilgili olumlu sinyaller vermediğini belirten Girgin, şu değerlendirmede bulundu:
 
"İlk 3 çeyrek ortalama büyümesi 4. çeyrek büyümesinde gözle görülür bir hızlanmayı gerekli kılmaktaydı. Bu çerçeve de 2012 yılı hükümet tahmini olan yüzde 3,2 GSYH büyümesinin biraz zor olduğunu düşünüyoruz. Bu zayıf ekonomik görünüm Merkez Bankası'nın düşük faiz politikasını da destekler niteliktedir. Hem TL'de son dönemde görülen değerlenme eğilimi hem de zayıf büyüme görünümü bağlamında 18 Aralık faiz toplantısında politika faiz oranında 25 baz puan indirim beklemekteyiz. Tabii diğer yandan dış ticaret dengesindeki görünüm cari açığa yardımcı olmakta ve bir anlamda başka bir kredi derecelendirme kuruluşundan bir tane daha yatırım yapılabilir notu alma ihtimalimizi kuvvetlendirmektedir. Notların seviyeleri düşünüldüğünde Moody's'in Türkiye'yi 2013 yılının ilk yarısında yatırım yapılabilir seviyeye çıkarmasını bekliyoruz."
 
 
 
T-Bank Başekonomisti Veyis Fertekligil
[PAGE]
"Altın ihracatından arındırıldığında o kadar da iyi değil"
 
T-Bank Başekonomisti Veyis Fertekligil, dış ticaret açığının ekim ayında da beklentilerin altında geldiğini belirtti. İhracatın artarken, ithalattaki azalma devam ettiğini bunun ilk bakışta olumlu olduğunu ifade eden Fertekligil, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ancak bence değerlendirilmesi gereken iki unsur var. Birincisi ithalattaki azalmanın devam etmesi. Son kapasite kullanım oranları da dikkate alındığında, ekonomide son çeyrekte beklenen ivmelenmenin gerçekleşmediği görülmekte ve 2012'nin son çeyreğinde de büyüme hızının düşük seyredeceği anlaşılmakta. Bu da Merkez Bankası'nı faiz düşürmekte cesaretlendirebilir. Kasım ve aralık verilerini de görmekte yarar var.
 
İkinci olarak altın ihracatının etkisinin devam ettiğini görmekteyiz. Mücevher ve altın ihracatı ekimde de ilk kalemi oluşturmuş durumda. Diğer yandan yine Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) yönelik ihracat da olağanüstü artıyor. Ancak altın ihracatından arındırıldığında gerek aylık bazda gerek yıllık bazda ihracatın pek o kadar da iyi gitmediği görülmekte, hatta artış hızı yüzde 1'lerde. Bu da aslında dış ticaretteki dengelenmenin çok da olumlu olmadığını bize göstermekte."
Bu verilerin cari açığa olumlu yansıyacağını ancak altın ihracatındaki durumun sürdürülebilir olup olmadığının tartışıldığını belirten Fertekligil, "ABD'de görüşülmekte olan yeni yasa İran'a yönelik kıymetli maden ticaretine de yaptırım geleceğine işaret etmekte. Her ne kadar şu an için böyle bir durum söz konusu değilse de Türkiye'nin İran'dan yaptığı doğal gaz alımlarının altın ticaretiyle ödenmesi olayının devam edip etmeyeceği şüpheli. Çünkü bu işlemler BAE yoluyla olsa bile orta vadede ABD'den ve AB'den bu ticarete yönelik yeni kararlar gelebilir" dedi.
 
Fertekligil, altın ihracat ve ithalat verilerinin normalize olmasının ve İran faktörünün etkisinin azalması ile dış ticaretteki gerçek durumu yansıtmasının, ekonomik değerlendirmeler açısından daha gerçekçi bir görüntü verileceğini ifade etti.
 
Garanti Yatırım Stratejisti Tufan Cömert
[PAGE]
"TL'de değer kazancı görülecektir"
 
Garanti Yatırım Stratejisti Tufan Cömert, ekim ayı dış ticaret açığının 5,5 milyar dolar 7,5 milyar dolar olan beklentilerin çok altında geldiğini belirterek, dış ticaret açığındaki daralmada yine altın ihracatının etkili olduğunu söyledi.
Dış ticaret açığındaki daralma sonrasında cari açığa dair beklentiler de iyileşeceğinden TL'de değer kazancı görüleceğine dikkati çeken Cömert, "Bu ise MB'nin faiz indirme konusunda elini daha da güçlendirecektir."
 
Marbaş Menkul Değerler Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan
[PAGE]
"Politika faizi indirimi olasılığını artırmış durumda"
 
Marbaş Menkul Değerler Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan, dış ticaret açığındaki iyileşmenin ekim ayında da devam ettiğini belirterek, piyasa beklentisi 8 milyar dolar civarında iken açıklanan rakam 5,51 milyar dolarda kaldığını belirtti.
İhracatta başı son dönemlerde sıkça konuşulan kıymetli taşlar ve madenler kalemi çekse de dış ticaret açığındaki bu düşüşün daha çok ithalat kaleminden kaynaklandığının görüldüğünü söyleyen Doğan, "Önceki yıl ekim ayında 19,84 milyar dolar ithalat bu yıl ekim ayında 18,8 milyar dolara gerilemiş durumda. Dış ticaret açığındaki bu azalış cari işlemler rakamlarına da yansıyacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Bu rakamla birlikte yıl sonu cari açık hedefinin çok altında bir rakama ulaşılacağını tahmin etmenin zor olmadığını belirten Doğan, şunları kaydetti:
"MB'nin son beklenti anketinde cari açık tahmini 58 milyar dolar civarında çıkmıştı. Bu rakamın ardından beklentilerin 55-56 milyar dolar aralığına çekilmesi muhtemel. Oluşan bu yeni rakamlar bir süredir dile getirilen politika faizi indirimi ya da faiz koridorunun alt bandından indirim olasılığını arttırmış durumda. Her ne kadar MB'nin bu konuda eli daha da rahatlamış olsa da, biz MB'nin bu adımı yılın ilk çeyreği içinde atacağını düşünüyoruz."
 
ABank Baş Ekonomisti Serdar Şenol
[PAGE]
"Yıl sonunda açık 53 milyar dolara geriler"
 
ABank Baş Ekonomisti Serdar Şenol "Ekim ayının en önemli özelliği bu ayda kredi talebinde artışın gündeme gelmesi ve üretim göstergelerinde de yükseliş gözlenmesiydi. Bu nedenle, ve artan ithalat vergilerinin desteğiyle ithalatta artış olması beklenmekteydi" dedi.
Şenol, Ekim ayında ihracatın beklentilere paralel olarak yüzde 11,6 artışla 13,3 milyar dolara yükseldiğini ancak ithalatın yüzde 5,6'lık daralmayla 18,8 milyar dolar olduğuna dikkati çekerek, böylece ithalatın beklentilerden sapmasıyla dış açık tarafındaki daralma eğiliminin de devam ettiğini ve ekim ayında dış ticaret dengesinin 5,5 milyar dolar açıkla 2010 yılı mayıs ayından bu yana en düşük seviyesine gerilediğini kaydetti.
Dış açık tarafında altın ihracatının yine önemli rol oynadığına ve ekim ayında Türkiye'nin 1,24 milyar dolarlık altın ihracatı gerçekleştirdiğine de değinen Şenol "Bu arada dikkat çeken önemli bir faktör de ekim ayı özelinde tüketim eğiliminde görülen artışa karşılık tüketim malı ithalatında hiçbir hareket gözlenmemesi. Yatırım malları ithalatındaki zayıflama eğilimi azalırken, buna karşın tüketim malları ithalatında yüzde 5,5'ler düzeyinde gerileme eğilimi devam ediyor" dedi.
Şenol değerlendirmesine şöyle devam etti: "Ekim ayıyla birlikte, özellikle ithalat tarafında bir davranış değişimi eğilimi öne çıkıyor. Tüketim eğilimi bu ay bazında artmış olsa da, bu gelişme ithalat talebine yansımıyor. Dolayısıyla, dış dengelenme tarafında farklı bir yapı da gündeme geliyor. Türkiye özelinde ithal mal talebinin yüksek seyrettiğini düşünsek de, ekim ayında bu kapsamda farklı bir sonuç ortaya çıktı. Ekim ayıyla birlikte yıllık dış açık düzeyi de 87,7 milyar dolardan 85.2 milyar dolara kadar inmiş oldu.
Ekim ayında bu verilere göre cari açığın yaklaşık 3,0 milyar dolar düzeyinde gerçeklemesini bekliyoruz. Yıllık bazda da 55,8 milyar dolardan 54,3 milyar dolara kadar gerileme görülebilecek. Beklentimiz yıl sonunda dış açığın 83 milyar dolar, cari açığın da 53 milyar dolara rahatlıkla gerileyeceği şeklinde."
 
İntegral Menkul Değerler Analisti Egemen Candır
[PAGE]
"Piyasalara ilk etkisi sınırlı oldu"
 
İntegral Menkul Değerler AŞ Analisti Egemen Candır "Türkiye'nin ekim ayında dış ticaret 5,5 milyar dolar açık vererek böylece geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 31.2 azalma gösterdiğine değinerek "Ekim ayında Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı Avrupa Birliğinin geçen yıla oranla payı yüzde 44,2'den yüzde 40'a düşerken, son dönemlerde ihracatta artış görülen ülkeler olan Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne toplam ihracat 1,6 milyar dolara ulaştı"
Türkiye'nin ekonomisindeki büyüme sinyallerinden biri olarak algılanabilecek dış ticaret verisinin piyasalara ilk kademede etkisinin sınırlı olduğuna dikkati çeken Candır değerlendirmesine şöyle devam etti:
"Genel anlamda, bu ay içerisinde açıklanacak Türkiye'nin cari açığında olumlu etkilerinin gözlemlenebileceğini düşündüğümüz dış ticaret verisinin etkilerinin bu aşamada orta vadeli olarak algılanması gerektiğini düşünüyoruz. İMKB 100 endeksinde bu sabah itibari ile görülen sınırlı alış hareketinin, yurt dışı etkenleri takiben 72.800 - 73.1000 bandında direnç görmesi durumunda 72.500 seviyelerine çekilmeler gösterebileceğini, fakat bu seviyelerde alımların tekrar artabileceğini tahmin ediyoruz"
 
 
Bu konularda ilginizi çekebilir