İş dünyası yeni hükümetten KDV indirimi ve STA istiyor

İş dünyası yeni dönemde piyasanın kilidini kıracak acil önlemler bekliyor. Öne çıkan iki talep; KDV indirimleri ile daralan iç talebin hareketlendirilmesi ve STA’lar imzalanarak ticaret savaşlarına karşı önlem alınması.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İstihbarat Servisi 

Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesinin ve yeni kabinenin açıklanmasının ardından iş dünyası örgütleri art arda ‘Artık gündem ekonomi olmalı’ mesajını vermişlerdi. Sektör temsilcileri taleplerini detaylandırdığında yeni hükümetten özellikle KDV konusunda düzenleme

beklendiği ortaya çıkıyor. Dünyada giderek artan korumacılık politikaları ve ticaret savaşları da özellikle ihracatçıların başlıca sorunlarından. Bu konuda ise yeni hükümetin serbest ticaret anlaşmaları yaparak, sorunu aşması beklentisi var.

Hazır giyim

"Korumacılığa karşı serbest ticaret anlaşmalarında pozisyonumuzu alalım"

Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu da hazır giyim sektöründe sorunların ihracat odaklı olunduğu sürece çözülebileceğini söyledi. Serbest ticaret anlaşmalarına karşı kendi pozisyonlarını ortaya koymaları gerektiğine vurgu yapan Orakçıoğlu, “Dünyada giderek korumacılık artıyor. Özellikle ABD’nin uyguladığı korumacılık politikasının giderek büyümesi öngörülüyor. Sektörümüzde 2018’de artış performans kaydedildi. Bunu en iyi şekilde devam ettirip, daha da artırmamız lazım. İhracatta bugün tüm sektörlerde belli bir noktada ama hazır giyimde ise farklı konumdayız. Serbest ticaret anlaşmalarıyla bunun önünü daha da açmalıyız” diye konuştu.

Lojistik

"Haksız rekabet önlenmeli eylem planları hayata geçmeli"

Lojistik sektöründeki en büyük sıkıntıların başında sınır kapılarındaki beklemeler geliyor. Sektör temsilcileri yeni hükümetten öncelikli olarak ihracata da büyük darbe vuran bu konuda çözüm bekliyor. UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, sektörün yeni hükümetten beklentilerini şöyle özetledi:

“Ülkemizde gerçekleştirilen dış ticaret işlemleri önündeki engeller, hem ticaret erbaplarına hem de ülke ekonomisine zarar veriyor. Bugüne kadar ki süreçte yapılan çalışmalar sonucunda çeşitli faydalar sağlanmış olsa da, yeni bir bakış ve yeni bir vizyon ile mevcut süreçlerin kolaylaştırılması ve en iyi uygulama örnekleri üzerinden ülkemiz ihracat hedeflerinin tutturulması için hali hazırda var olan eylem planları ivedi şekilde devreye alınmalı. Söz konusu eylem planları kapsamında, dış ticaret işlemlerindeki belge sayısı ve bağlı maliyetler çok acil şekilde asgari seviyelere çekilmeli, iç gümrük idarelerinde ve sınır kapılarında yaşanan beklemelerin önüne geçecek iyileştirmeler ve projeler çok hızlı şekilde hayata geçirilmeli, farklı kurumlar arasındaki aynı işlemlere ait mükerrer veri girişleri ortadan kaldırılmalı, kurumlar arasındaki eşgüdüm ve bilgi paylaşımı azami seviyelere çıkartılmalı, insan odaklı sistemlerden uzaklaşarak otomasyon sistemleri üzerinden ve elektronik ortamda dış ticaret işlemleri tamamlanabilmeli ve gerek ihracat gerek ise ithalat aşamasında gümrük idarelerine gitmeksizin tüm süreçler elektronik ortamda tamamlanabilir kılınmalı. Taşımacılarımızın üzerindeki kota, geçiş ücretleri ve vizeler gibi haksız rekabeti körükleyen ana sorunların yeni kabinemizin öncelikli hedefleri arasına alınması ve Türk taşımacısının yabancı taşımacılar ile eşit şartlarda rekabet etmesinin sağlanması önem arz eden diğer sektör gündemi.”

UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener ise yeni dönemde sektör olarak beklentilerini şöyle açıkladı: “Lojistik sektörünün çatı kuruluşu olan UTİKAD’ın gündeminde çözüme kavuşmayı bekleyen sorunlar mevcut. Bunların birkaçından bahsedecek olursak, özellikle yoğun gümrüklerde 7/24 mesai ücretsiz işlem yapılamaması ve bundan dolayı yaşanan gecikmeler, Kapıkule Sınır Kapısı’nda artan bekleme süreleri ve bu nedenle oluşan uzun TIR kuyrukları, limanların demiryolu bağlantılarının olmaması çözüm bekleyen sorunların başında yer alıyor.”

Otomotiv

"Vergilendirmede düzenleme pastayı büyütür"

Kurdaki artış, ihracat pazarlarında ihraç edilen araç segmentlerinde gözlenen yavaşlama sinyalleri ve iç pazardaki daralma sonucunda otomotiv sektöründe Haziran ayı gerilemenin en üst seviyede yaşandığı aylardan biri oldu. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, geçtiğimiz aylarda başlayan yavaşlamanın haziran ayında farklı bir boyuta ulaştığını belirtti. Daralan iç pazarın normale dönmesi için vergilendirme sisteminin değişmesini de kapsayan bir dizi önlemlerin alınması gerekliliğini işaret eden Yenigün, “Devlet vergi toplarken, ‘birim araç başına’ değil ‘büyüyen piyasadan toplanacak vergi’ olarak düşünmeli. Araç fiyatları yükseldi, kredi faizleri ise çok arttı. Bu noktada ticari araçların kiralanmasının önündeki engeller hızla kaldırılmalı ve devlet ihalelerinde öncelik Türkiye’de üretilen yerli araçlar ekseninde olmalı. Konut edinme konusunda mümkün kılınan düşük faizli kredi otomotiv için de mutlaka uygulanmalı” diye konuştu.

Makine

"Kamu ihale ürün listeleri genişletilmeli"

Yeni yatırımların varlığının makine sektörünün performansını doğrudan etkilediğini söyleyen Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Yerli teknolojiyi destekleyici yönde atılan adımlar, dış ticaret açığı oluşturmadan büyümenin başlıca koşulu. Makine sektöründe yerli malına teşvik edici düzenlemeler yapılmalı. Özellikle kamu alımlarında ihale ürün listelerinin genişletilmesi, makine sektörünün gelişimine önemli bir katkı sağlayacaktır” dedi. Yakın dönemde sinai üretime ağırlık vermek ve ihracatı artırmak üzere KDV istisnası getiren önemli bir düzenlemenin yapıldığını ve makine talebinde olumlu bir etki oluşturan bu uygulamanın imalatçılar üzerinde özellikle finansman konusunda ciddi bir yüke neden olduğunu belirten Karavelioğlu şöyle devam etti: “Bu sorunun KDV’lerin üç ay içinde imalatçımıza iadesiyle giderilebileceği kanaatindeyim. Aksi halde, imalatçılarımız giderlerini karşılamak için zorunlu fiyat artışına gidecek ve sistem avantajını yitirecek. Piyasa denetimi ve gözetiminin etkinliği artırılması, oluşan korumacı politikalara karşı önlem olacaktır.”

Çelik

"En önemli sorunumuz ticaret savaşları"

Sektör olarak en önemli sorunlarının ticaret savaşları olduğunu dile getiren Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Aslan başta Çin olmak üzere dünyadaki çelik üretim kapasite fazlasının oluşturduğu baskı nedeniyle, ihraç pazarlarında korumacılığın geçtiğimiz yıllarda giderek arttığını vurguladı. Bazı ülkelerin iç piyasalarını korumak amacıyla haksız gerekçelerle açtığı anti-damping ve telafi edici vergi soruşturmalarına sektör olarak maruz kaldıklarını söyleyen Aslan şu bilgileri verdi: “Türk çelik sektörünün uzun yıllardan beri mücadele ettiği korumacılık önlemleri son dönemlerde dünya genelinde giderek arttı. ABD Başkanı Donald Trump’ın çelik ithalatında getirdiği yüzde 25’lik vergi ile ticaret savaşları başlamış oldu. Akabinde Avrupa Birliği’nin Section 232 önleminin yaratacağı etkinin iç pazarına karşı tehdit oluşturacağı gerekçesiyle bir korunma önlemi başlatması bu kıvılcımı alevlendirdi. Başta sadece çelik sektörünü etkileyen bu durum, bugün gelinen noktada ise gıda, tekstil, motorlu taşıt ve daha birçok sektörde ülkeleri çeşitli yönlerden etkileyen bir afet haline geldi. Sağduyuyla bu soruna çözüm bulunmalı."

Gayrimenkul

Faizlerin düşmesi bekleniyor

Gayrimenkul sektörü piyasanın faiz oranlarının düşmesişye hareketlenebileceği görüşünde. Konuyla ilgili İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, buna bir de sektör temsilcilerinin katkıları eklenince psikolojik olarak alıcının da artacağını söylüyor. Durbakayım, diğer yandan yabancıya konut satışında 1 milyon dolar olan sınırın 300 bin dolar gibi daha makul seviyelere çekilmesinden yana olduklarını ifade etti. Durbakayım, öncesinde mevzuata uygun alınan inşaat ruhsatı ile yapılan projelerin, imar planı iptalleriyle akamete uğramasının önemine dikkat çekti. Yani önceden kazanılmış olan hak, plan iptalleri olsa bile korunmaya devam etmesinin önemine değindi. Durbakayım önerilerini şöyle sıraladı: “Bizim gibi imalatçılara sanki ihracat yapıyormuş gibi KDV ve vergi iadesi gibi bir takım avantajlar sağlanması yabancı alışını artıracak unsurlar. Malzemelerde yerli kullanımı teşvik için bir takım katkılar olabilir. Çünkü dövize bağlı girdiler rakamları şişiriyor. Demir fiyatlarında ciddi sıkıntı var. Biz ithalat tarafı hiçbir zaman olmadık ama eğer gerekiyorsa ithalat silahımızı çekip demiri biraz frenlemek lazım çünkü aşırı bir artış var.”

Mobilya

"KDV indirimi ile destek verilmeli yerli üreticiye pozitif ayrımcılık olmalı"

Mobilya sektörünün imalat politikasıyla ilgili özellikle üretimin daha fazla desteklenmesini söyleyen İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Güleç, pozitif ayrımcılık yapılarak da sektörde ciddi kazanımlar elde edileceğini belirtti. Türkiye’deki odun fiyatlarının globale göre yüksek olduğunu kaydeden Güleç, bu durumun işlerini zorladığını ifade etti. Bu konuyla ilgili yasanın hızlı bir şekilde çıkmasını gerektiğini belirten Güleç, “KDV sde ciddi anlamda bizim için maliyet unsuru. Üretim maliyetlerini artırıyor. Kayıt dışılığı besliyor. İndirilmesini istiyoruz. Rekabet etmemizin önünde bir rakam haline geliyor. Globalle daha iyi rekabet edilecek seviyeye gelmemiz şart” dedi. Türkiye’nin odun üretiminde kapasitesi olduğunu 30 milyon metreküp üretebilecekken, 23 milyon metreküpte olunduğuna dikkat çeken Güleç, şöyle devam etti: “Bu yıl sektörde hem hammadde hem de işçilik oranlarımız arttı. Ağaç ve ormanlarda yüzde 100, süngerde ise yüzde 90 zam oldu. İhracatta bu karsızlık olarak karşımıza çıktı.İhracat yapıyoruz ama kar etmeden. Uluslararası pazarlarda uzun dönemli kazandığımız müşterileri, kısa dönemde fiyat artışlarıyla kaybetmek istemiyoruz. Kıdem tazminatı çözülmeli. İmalat üzerindeki desteklerle de kalıcı ve uzun dönemli özellikle işverenin üzerindeki maliyetlerin aşağıya çekilmesini talep ediyoruz.”

Turizm

Kongrede KDV, içkide ÖTV indirimi isteniyor

Son 2 yıldır turizmde yaşanan krizdeki zararlarını devlet destekleriyle aza indiren Turizmciler, çözüm bekleyen sorunlarının fazla olduğunu ve seçim yapılamayacağını belirtiyor. Hükümetten beklentilerinin başında ise kongre turizmine yönelik KDV indirimi ve alkollü içkilerde de ÖTV indirimi geliyor. Yeni turizm bakanının sektörün içinde biri olduğunu kaydeden TÜROFED Başkanı Osman Ayık, sektörün sorunlarını bizim kadar iyi biliyor. Hepsine vakıf. Bu sebeple hepsini sırasıyla çözeceğine inanıyoruz. Bizim için öncelikli ya da önemli sorun yok. Sorunlara bütün olarak bakılıp, bütün olarak çözülmeli. Turizme bütüncül yaklaşım şart” diye konuştu. AKTOB Başkanı Erkan Yağcı ise “Yeni turizm bakanından beklentimiz kamu-özel sektörün daha yakın çalışması. İletişimin daha güçlü olduğu omuz omuza çalışıldığı takdirde bütün sorunların çözüleceğine inanıyoruz” dedi.


 
 

 
 


 
 


 
 


 
 

Bu konularda ilginizi çekebilir