"MB Başkanı öngöremiyorsa döviz tahmini yapmasın"
Merkez Bankası Başkanı Başçı’nın kur tahminini eleştiren UİB Koordinatör Başkanı Gençoğlu, “Bir Merkez Bankası Başkanı’nın dolar kurunu birkaç kere telaffuz ederken kısa bir zamanda yüzde 10-15’lik sapması kabul edilebilir değildir” dedi
BURSA (DÜNYA)
Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Başkanlar Kurulu Basın Toplantısı’nda konuşan Koordinatör Başkan Orhan Gençoğlu, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın açıklamalarını eleştirerek; “Merkez Bankası Başkanı’nın sözlerini çok dikkatli inceliyoruz ve bir öngörü olarak alıyoruz. Ricamız, yapılacak tahminlerde biraz gerçeğe uygun tahmin yapmaları veya öngöremiyorsa da hiçbir tahmin yapmaması. Bu nedenle bir sürü sanayicimiz şu an çok büyük zararlarla ihracat gelirlerini düşük kurla tahsil etmektedir” dedi.
Sıcak bir gündemle geride kalan 2013’ün son günlerinde yaşanan gelişmelerin etkisiyle piyasalardaki hareketliliğin sürdüğüne dikkat çeken Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Koordinatör Başkanı Orhan Gençoğlu, dövizdeki hareketliliğin ihracatçıların en büyük göstergelerinden biri olduğunu kaydetti.
Maliyet artışları ve döviz kuru politikasındaki seyrin ihracat hedeflerine ulaşılmasını zorlaştırdığını dile getiren Gençoğlu, ihracatın büyük bir bölümünü oluşturan Avrupa Birliği pazarında rekabetçiliğin artması adına, Euro bölgesine yapılan ihracatta maliyetlerin kurtarılması ve karlılığının sürdürülmesi için döviz kurundaki ani dalgalanmaların önüne geçilmesi gerektiğini savundu.
Orhan Gençoğlu, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’yı da sert bir dille eleştirdi. Gençoğlu, “Paranın başındaki, en üstteki kişinin yani Merkez Bankası Başkanı’nın revize tahminlerini çok daha dikkatli yapmasını ve gerek ithalatçıları, gerek ihracatçıları hareketlerini kısıtlayıcı tahminlerden kaçınmasını rica ediyoruz. Bir Merkez Bankası Başkanı’nın dolar kurunu birkaç kere telaffuz ederken kısa bir zamanda yüzde 10-15’lik sapması kabul edilebilir değildir.
Tüm ihracatçılar bu veriden yola çıkarak kendilerini ona göre hedge etmişlerdir. Biz tabii ki Merkez Bankası Başkanı’nın sözlerini çok dikkatli inceliyoruz ve bir öngörü olarak alıyoruz. Bu da en doğal hakkımız, ama ricamız, yapılacak tahminlerde biraz gerçeğe uygun tahmin yapmaları veya öngöremiyorsa da hiçbir tahmin yapmaması. Bu nedenle bir sürü sanayicimiz şu an çok büyük zararlarla ihracat gelirlerini düşük kurla tahsil etmektedir” dedi.
2014 ihracat hedefi 23,9 milyar dolarla 2008’in gerisinde kaldı
Uludağ İhracatçı Birlikleri’nin (UİB) 2013 yılı ihracat rakamları ile 2014 yılı beklenti ve hedeflerinin açıklandığı UİB Başkanlar Kurulu Basın Toplantısı gerçekleştirildi. UİB’e bağlı 5 birliğin başkanlarının kendi sektörlerine ait ihracat rakamları hakkında bilgiler verdiği toplantıda UİB Koordinatör Başkanı ve Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB) Başkanı Orhan Gençoğlu, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Üyesi Ferudun Kahraman, Uludağ Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Başkan Yardımcısı Arif Özer ve Uludağ Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı Salih Çalı hazır bulundu.
2013 ihracat rakamları ve 2014 beklentileriyle ilgili bir sunum yapan Orhan Gençoğlu, hemen hemen tüm ülkelerin ihracatının ve genel olarak dış ticaret performansının durgun olduğu 2013 yılı sonunda Uludağ İhracatçı Birlikleri’nin ihracatını yüzde 12,04 oranında arttırmayı başardığını vurguladı. Tüm iller arasında en çok ihracat yapan 2. il olan Bursa’nın ise ihracatını yüzde 7,9 oranında artırdığını belirten Gençoğlu, geçen yıl 5 birlik bazında toplam 192 ülkeye ihracat gerçekleştirildiğini kaydetti. Geçen yılki toplam ihracatı 22,8 milyar dolar olarak açıklayan Orhan Gençoğlu, 2014 sonu ihracat hedefinin ise 23,9 milyar dolar olarak belirlendiğini aktardı. UİB, 2008 yılında 25,1 milyar dolarlık ihracat yapmış, 2009 krizinde 17,2 olan ihracatını 2012 yılında 20,4 milyar dolara yükseltmişti.
“Dış ticaret açığı özkaynaklarla aşılır”
Dış ticaret açığını önlemek için Türkiye’nin tarım ve madencilik gibi öz kaynaklarına yönelmesi gerektiğini belirten Orhan Gençoğlu, tarım ve tarıma dayalı sanayinin geliştirilesinin gerekliliğine dikkat çekti. Gençoğlu; “Net yüzde 100 döviz girdisi sağlanıyor. Bugün Türkiye’de en az 12 milyar dolar net döviz girdisi sağlayan bir tarım sektörü var. Bunu 50-60 milyar dolara çıkarılması çok kolaydır. Dünyada ve Avrupa’da çok örnekleri var. Türkiye’nin cari açık sorunu sona erer. Dünyanın 7. büyük tarım arazilerine sahip ülkesiyiz. Ama maalesef çok eski yıllardan beri ekmeyene teşvik verilen bir ülkede yaşıyoruz. Tarım politikası bazı güçlerin verdiği teşviklerle engellenmeye çalışıldı. Çünkü gelecekte tarım çok önemli bir sektör ve Türkiye’nin kalkınmasında faydası olacak bir sektördür” diye konuştu.
Sabuncu: Satışlar iyi dendiğinde arkasından bir ÖTV artışı geliyor
Türkiye’de araç satışlarının 800-850 bin bandında yer aldığını ifade eden Otomotiv Endüstrisi İhracatçı Birlikleri (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, Türkiye’nin hedeflerini tutturabilmesi için iç pazarı canlandırması, bunun için de ÖTV’nin kademeli olarak düşürülmesi gerektiğini savundu.
Orhan Sabuncu şunları söyledi; “Türkiye’de geçen sene araç satışları iyi oldu. Ama rekor olmadı. Türkiye’nin mevcut yapısına göre iç pazar daha güçlü olmalı. Bu ÖTV’lerle, bu dövizle, bu imkanlarla Türkiye’de araç pazarı 800-850 bin civarında bir rakama oturuyor. Ama gönül bunun daha yüksek rakamlarda olmasını arzu ediyor. Zaten bunun da artması lazım. Türkiye’nin bazı hedefleri var. Bunlara ulaşabilmesi için iç pazarın güçlendirilmesi gerekiyor. Bunun için de ÖTV’nin kademeli olarak düşürülmesi lazım. Düşecek ki araç satışları artmaya başlasın. Ama ne zaman, bu sene iyi olacak, satışlar iyi dendiğinde arkasından bir ÖTV artışı geliyor. Bu hiç kimsenin beklemediği, tahmin etmediği bir artıştı. Demek ki biz bundan sonra satışlar iyi değil, satışlar çok kötü dememiz lazım ki ÖTV’ler geri gitmeye başlasın.”
Son 8 yılda 12,5 milyar dolar dış ticaret fazlası veren otomotiv endüstrisinin sanıldığı gibi cari açığa neden olan bir sektör olmadığına vurgu yapan Orhan Sabuncu, ana sanayide yerlilik oranının yüzde 56, yan sanayide ise yüzde 65 olduğunun altını çizdi.