Gömlek giymek ince iştir

Orta Çağ’dan bu yana asaletin sembolü giysilerden biri olarak görülen gömlek, doğru kullanılmadığı takdirde vahim estetik hatalara neden olabiliyor. Bugün iş hayatının olmazsa olmaz kuralı “iyi görünmek” biraz da gömleğinizin duruşuna bağlı. İşte sizi bir gömlek yukarı taşıyacak tüyolar...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Kadın-erkek, genç-yaşlı, zengin- fakir fark etmiyor, Orta Çağ kraliyet ailelerinin sembolü olan gömlek şu sıralar en popüler dönemini yaşıyor. Yakasından manşetlerinin duruşuna kadar bulunduğunuz ortama ağırlığınızı koymanız için kaliteli bir gömlek kullanmaya ihtiyacınız var.

Ancak her ortamın kurtarıcısı olan bu giysiyi iyi taşımanın ince kuralları yok değil. Bir işadamının kariyeri boyunca 500’den fazla gömlek satın aldığı ve ortalama 20 bin liranın üzerinde yatırım yaptığı düşünüldüğünde bu kuralları bilmenin önemi de ortaya çıkıyor. Stil danışmanları doğru yerde, doğru gömlek seçimi ve nasıl kullanılması gerektiğiyle ilgili kuralları okuyucularımız için anlattı.

Aslında bu kurallara uymanın ilk adımı, klasik ve rahat olandan şaşmamak. Çünkü uzmanlara göre gömlekle ilgili yapılacak en büyük hata, dar veya bol fark etmeksizin sizi rahat ettirmeyen bir seçim yapmak. Unutmamalı ki, eğer giysilerinizin içinde rahat değilseniz karşınızdakinde özgüvenli ve saygın bir itibar bırakamazsınız.

Hadi gelin doğru gömlek seçiminin altın kurallarına birlikte bakalım...

Vücut hatları belli olmamalı

Nerede olduğunuzun bir önemi yok, dikkatli ve titiz gözler sizin ayrıntılara olan duyarlığınızı gömlek seçiminize göre notlandırır. Çünkü gömlek birçokları için ince bir zevkin ve statünün simgisi olarak görülür. İyi bir gömleğin en önemli özelliği bedene uyumlu olması. Burada, “Ne üzerinizden dökülecek kadar bol ne de vücut hatlarınızı ortaya çıkaracak kadar dar” tarifi yapılıyor. İdeal gömlek de “Manşeti ceket kolunun altından yarım parmak görünmeli, mümkünse pamuklu kumaştan seçilmeli, düğmelerle kumaşı uyumlu olmalı, yakası boyna tam oturmalı” diye anlatılıyor.

Yüz şekline göre yaka

Genellikle ceket, süveter gibi giysilerle tamamlandığı için gömleğin kalitesini yakası ele veriyor. Gömleğin yakasının takım elbise kadar taşıyanın yüz şekliyle de uyumlu olmasına dikkat edilmesi önemli bir detay. Uzun ve dar yüzlü erkeklerin geniş, yuvarlak yüzlü erkeklerin de uzun yakalı gömlekler kullanmaları öneriliyor. Bazıları da geniş yakalı gömleklerin sakin, yüksek yakalı olanların da sert yapılı insanlar tarafından tercih edildiğine inanıyor. Yaka şekli moda trendlerine göre de değişim gösteriyor. Yine de garanticiyseniz klasik bir şıklık için, uçları aşağı bakan orta boy bir yaka tercih edin. İlk kez 30'lu yıllarda Amerikan kolej öğrencileri arasında popüler olan düğmeli yakaların ise şık bir takım elbise ve kravat ile tercih edilmesi önerilmiyor. Bu yakalar daha çok blazer ya da keten ceket ile V yaka trikoların içine yakışıyor.

Doğru yaka ölçüsü için uzmanlar şu formülü veriyor: Yaka düğmesini bağladığınızda bir parmağınız rahatça yakanızla boynunuz arasına giriyorsa doğru ölçüyü buldunuz demektir. Klasik gömlek yakasının tok ve sert durmasını sağlayan üçgen çubuk şeklindeki balen, yaka içinde mutlaka olması gereken bir aksesuvar. Bu, kravat düğümünün dümdüz durmasını sağlayacak, yakanın buruşmasını ve kırılmasını önleyecek bir detay. Bir diğer önemli detaysa, büyük yaka bir gömlek giyiyorsanız moda olan ince kravatları değil, yakayla ugun olacak genişlikte olanları takmanız.

Kol boyu önemli

Bu, birçoklarının önemsemediği ancak dikkatli gözlerden kaçmayacak bir detay. Gömlek manşeti, ceket kolundan 1 cm. dışarıda kalmalı ve bileğinizle elinizin birleştiği yerde bitmeli. Katlı manşetlerse kol düğmelerinizle birlikte biraz daha fazla görünmeli.

Beyaz giyme söz olur

Beyaz gömlek adeta bir “can simidi”. Resmi bir takım elbise için vazgeçilmez, jean kullanımlarında ise kusursuz bir tamamlayıcı. İsmin başharfl erini veya özel bir monogramı gömleğin sol göğüs bölümü ya da kol manşetinie işletmek son dönemde moda. Seremoni gömleklerinde ise yaka ince bir detay var. Modeli ne olursa olsun papyon ile birlikte kullanılacaksa mutlaka düğmeler gizli olmalı.

Kısa kollu gömlek mi!

Yaz aylarında erkeklerde kısa kollu gömlek görmek modacıları çileden çıkaran manzaralardan biri. Stil danışmanlarına göre kural çok basit; ya polo yaka tişört giyin ya da gömleğinizin kollarını kıvırın ama asla kısa kollu gömlek giymeyin.

Atlet takıntısı

Gömleğin içine beyaz atlet, genellikle kışın tercih ediliyor ancak bu da stil danışmanlarının "kusurlu tercihler" listesinde. Üşüme pahasına da olsa yapmayın. Üzerinize kalın bir şeyler alın. İlle de giyecekseniz, gömleğinizi düğmelerini açık bırakın.

Takım elbiseyle hangi gömlek

Takım elbise olmazsa olmazlardan. Ve eğer takım elbise düşkünüyseniz dolabınızda en az sekiz farklı kalitede beyaz gömleğiniz olmalı. Balıksırtı, Oxford, düz saten, likralı, poplin ve diyagonal olarak farklı kalitelerde beyaz gömlekler alın. Mavi gömleksiz de bir klasik gardırop düşünülemez. Yine farklı kalitelerde ve farklı tonlarda mavi gömlekleriniz olmalı. Bir diğer alternatifse lila gömlek. Stil danışmanları takım elbiselerin içinde lila rengi gömleklerin doğru tercih olabileceğini belirtirken, bu kıyafeti siyah kravatla tamamlayabileceğinizi söylüyor.

Mısırlılardan Avrupa saraylarına gömleğin öyküsü

Gömleği ilk kez Mısırlılara ait, kolların ve başın geçebilmesi için bırakılan boşluklardan oluşan dikdörtgen bir keten parçası olarak görüyoruz. Orta Çağ'a gelindiğinde ise kraliyet ailelerinin sembolü olarak saraylara giriyor. 16’ncı yüzyılda, dantel ve fırfırlarla süslenmeye başladı ve bu durum 20'nci yüzyıla kadar sürdü. 20’nci yüzyıl gömleğin kırılma noktasıydı. Daha önce kullanılmayan, alışık olunmayan renkler devreye girdi. Yüzyıl başında ABD'de serbest yakalı beyaz gömlekler çok popülerken 1920'lerde inanılmaz bir renk çeşitliliği ve takılıp çıkarılabilen yakaların modası başladı. 30'lu ve 40'lı yıllar gömlek modasında Hollywood’un etkisi ağır basıyordu. Hippi akımının dünyayı kasıp kavurduğu 1960'larda erkekler, vücudu sımsıkı saran gömleklerle boy gösterdi. Renkli geniş kravatlarla uzun, sivri yakalı gömlekler 1970'lerde altın çağını yaşadı. Spor giyimin doruğa çıktığı 1980'lerde ise gömlek yakaları küçüldü, kumaşlar iyice esnedi. 2000'li yıllarda gömlekle ilgili en önemli kural rahat-şık birlikteliği oldu.