Ömrü uzatan projelere ödül dopingi

Milyonlarca insanın hayatını olumsuz etkileyen ve ölümlere sebep olan hematoloji, HIV, viral hepatit gibi hastalıkların tedavisi için geçtiğimiz hafta önemli bir adım atıldı. Genç bilim insanlarının bu yöndeki projeleri Gilead Proje Destek Programı kapsamında yarıştı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

YASEMİN SALİH

Türkiye’de bilim insanlarının en büyük sorunu araştırmalarına finansal kaynak bulmak. İlaç şirketi Gilead’ın beş yıldır yürüttüğü ödül programının hedeflerinden biri de bu projeleri destekleyerek tıp alanında yeniliklerin gelişmesine katkı sağlamak. İşte bu amaçla geçtiğimiz hafta Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinde araştırmalar yapan bilim insanlarının hematoloji, HIV, viral hepatit, mantar gibi önemli hastalıkların araştırma ve tedavisine yönelik projeleri değerlendirildi. Bilimsel ve sosyal alanda jüri tarafından ödüle layık görülen sekiz projeye toplam 300 bin liralık kaynak aktarılacak. Böylece Gilead’ın Türkiye’de bu hastalıklara yönelik destek verdiği proje sayısı 30’u, aktardığı finansal kaynak ise 1.5 milyon liraya ulaşacak.

Gilead Sciences Türkiye Medikal Direktörü Dr. Tahsin Gökçem Özçağlı’ya göre bilim insanlarının özel projelerine verilen destekler, ölümcül hastalıkların tedavisi yolunda büyük öneme sahip. Bu nedenle sosyal sorumluluk yaklaşımı çerçevesinde bu çalışmaları ödüllendirmeyi ve finansal olarak desteklemeyi seçmişler. Diyor ki Özçağlı, “Şirketimiz 30 yıldır HIV/AIDS, Hepatit B ve C, kardiyovasküler, hematoloji, onkoloji alanları için yenilikçi tedaviler geliştirmeye odaklanarak, bunların ölümcül hastalık olmaktan çıkıp yönetilebilir hale gelmeleri için verilen çabalara destek sağlıyoruz. Bundan sonra da her türlü iyileştirmeye yönelik çalışmayı desteklemeye devam edeceğiz.”

Bu yıl bilim kurulu tarafından seçilen altısı bilimsel, ikisi de sosyal bilimler alanında olmak üzere sekiz projenin sahipleri, üniversitelerde tıp alanında uzun yıllardır birçok araştırmaya imza atmış akademisyenler. Elbette ekiplerinde pırıl pırıl öğrenciler de var. Biz de bu yazımızda her biri HIV, kan kanseri gibi ölümcül hastalıklarda insanlığa fayda yaratacak bu projeleri ve sahiplerini sizlere tanıtmak istedik.

Kan kanseri hastaları mantar olmasın!

Ödül alan bilimsel projelerden ilki “Kan kanseri hastalarında sistemik mantar enfeksiyonu gelişimine genetik yatkınlığın araştırılması”nı hedefliyor. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Ayşe Kalkancı, Işıl Fidan, Esra Tuğ, Zübeyde Nur Özkurt, Zeynep Arzu Yeğin, Özlem Güzel Tunçcan, Elif Ayça Ünal ve Zeynep Koç’tan oluşan ekip hastaların bağışıklık sistemlerine odaklanmış. Bazı vakalarda çok hızlı mantar enfeksiyonları gelişirken, bazılarında bu durumun görülmemesinin arkasındaki genetik faktörleri araştırmak üzere yola çıkılmış. Hedef, enfeksiyona neden olan genetik unsurların tespit edilmesi. Sonrasında da karşılaştırmalar yapılarak hastaların hayatlarını daha da zorlaştıran mantar enfeksiyonlarının tedavisine katkı sağlanacak.

HIV’i kapıdan döndürecek tedavileri araştırıyor

Çağın en çok korkulan hastalıklarından olan HIV’in vücuda yerleşmesini önlemek birçok bilim insanının hayali. Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı’nda akademisyenlik yapan Umut Şahin, Fehmi Tabak, Bilgün Mete’nin ödül alan çalışmaları da aynı hedefl e yola çıkmış. HIV Enfeksiyon Derneği’nin desteklediği proje, tedavide kullanılan ilaçların vücuttaki etkinliğinin süresini kalıcı hale getirmeyi hedefliyor. Çünkü kullanılan ilaçlar sadece vücuttan atılana kadar HIV virüsünü baskılayabiliyor. Umut Şahin 2014’te virüsün ilaçlara karşı aktivitesini sağlayan sistemleri, bunları yıkma potansiyeline sahip maddeleri içeren bir çalışma yapmış ve Fransız Ulusal Tıbbi Araştırmalar Enstitüsü aracılığıyla dünyaya duyurmuştu. Şimdi ise virüsün yeni bir metod ile yıkımının sağlanıp sağlanamayacağını test etmeyi planlıyor.

Türkiye’nin AIDS karnesini çıkaracaklar

Aslında Sağlık Bakanlığı, yıllık olarak HIV pozitif ve AIDS teşhisi almış kişi sayısını yayımlıyor. Çeşitli merkezlerde de veri tabanları bulunuyor ancak bunlar tam bilgileri içermiyor. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Serhat Ünal, HIV/AIDS Korunma ve Eğitim Derneği’nin (HAKED) de desteğiyle daha derinlere inecek bir araştırma yapmak üzere proje geliştirmiş. Çıkış noktası ise tüm hastaların mevcut veri tabanına kayıt edilmesi ihtiyacı. WHO’nun belirlediği yöntemler ve bakış açısıyla Türkiye’deki mevcut durumu ortaya koymayı hedefleyen projenin bu anlamda büyük bir eksikliği gidereceği düşünülüyor. Serhat Ünal’ın üye olduğu HAKED bünyesindeki bilim insanları da projeye katılacak.

Hepatit C’nin direncini kıracak proje

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Murat Sayan’ın ödül alan “Kronik Hepatit C’nin kür tedavilerinde, başarısızlığın moleküler tanısı” adındaki projesi, hastalığın seyrini değiştirme iddiasında. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği’nin de arkasında olduğu proje, kronik hepatit C’de yeni nesil iyileşme sağlayan tedavilere virüsün gösterdiği direncin nedenlerini anlamak ve sorumlu sistemleri ortaya çıkarmak. Murat Sayan, projesini anlatırken, “Son dönemde ilaçlara karşı gelişen dirençler nedeniyle tedavilerde başarısızlıklar yaşanıyor. Bu başarısızlığın yaşandığı hastlarda ilaç direnci analizleri öneriliyor. Biz de sorumlu ilaç direncini ortaya çıkarmak için böyle bir çalışma yürüteceğiz” diyor.

HIV’i topluma doğru anlatacaklar

Türkiye’de HIV enfeksiyonlu kişi sayısı giderek artıyor ancak toplum hastalık ve hastalarla ilgili yeterince bilgi sahibi deği, mevcutlar da kulaktan dolma. Bu durumun başta hastalar olmak üzere toplumda sıkıntılar yarattığı gerçeğinden yola çıkan Pozitif Yaşam Derneği, bir dizi videolar hazırlayarak kamuoyunda nasıl korunmak gerektiği, HIV’li bireylerle yaşamın nasıl olduğu konusunda bilgilendirme yapacak. “Tüm bireyler için HIV enfeksiyonu Video Eğitim Modülleri” adındaki proje, bu yıl sosyal kategoride ödül aldı. Türkçe yayımlanacak ancak, İngilizce ve Arapça altyazıları da olacak videolar bir dakikada sade ve akılda kalır biçimde HIV’le ilgili bilgilendirmeler yapacak.

Yerel yönetimlere HIV danışmanlığı

Projenin sahibi Kırmızı Şemsiye Cinsel Sağlık ve İnsan Hakları Derneği. Yerel yönetimlerin HIV testi ve danışmanlığı kapasitelerinin güçlendirilmesi için yola çıkan dernek, finansal kaynak yetersizliği nedeniyle kapanan anonim HIV test ve danışmanlık merkezlerinin yeniden güçlendirilmesini ve yenilerinin açılmasını hedefliyor. Yerel yönetimler bünyesindeki bu tür merkezler açmak isteyenlere destek verilecek. Dernek bunun için hem belediyeler hem de konuyla ilgili kamu kuruluşları, Birleşmiş Milletler Fonu Türkiye Temsilciliği gibi uluslararası örgütlerin yöneticileriyle görüşmeler yaptı.

D vitamini karaciğer hastalıklarında ne kadar suçlu?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tahminlerine göre önümüzdeki 10 yılda en az 20 milyon insanda karaciğer yağlanmasına bağlı siroz gelişecek ve nonalkolik karaciğer yağlanması, karaciğer naklinin başlıca nedeni olacak. Bilim insanları son dönemde alkol dışı karaciğer yağlanmasından kaynaklanan sorunların çocuklara kadar inmesinden dolayı endişeli. Hastalığın bu kadar artmasının altında yatan nedenlerden biri de D vitamini. Fatih Eren ve arkadaşlarının Türk Karaciğer Vakfı desteğiyle yüreteceği proje D vitamininin karaciğer yağlanmasında biyolojik olarak oynadığı rolü ortaya çıkarmayı hedefliyor.