18 yılın ardından umut 19’uncu OVP’de

Naki BAKIR
Naki BAKIR MAKRO BAKIŞ [email protected]

2006 yılından itibaren başlayan ve izleyen üçer yıllık makro ekonomik hedeflerini içeren Orta Vadeli Programların (OVP) bu yılki 19’uncusu. Önceki 18 OVP’de belirlenen makro ekonomik hedefler tutmadı; bazı yıllar lehte, çoğu yılda ise aleyhte sapma gösterdi.

2006 yılından itibaren başlayan ve izleyen üçer yıllık makro ekonomik hedeflerini içeren Orta Vadeli Programların (OVP) bu yılki 19’uncusu. Önceki 18 OVP’de belirlenen makro ekonomik hedefler tutmadı; bazı yıllar lehte, çoğu yılda ise aleyhte sapma gösterdi. Özellikle enflasyon hedefi, iki yıl hariç tüm yıllarda hep aleyhte saptı.

En büyük sapma, yüzde 9,8’lik hedefe karşılık yüzde 64,3’lük gerçekleşme ile 2022’de. 18 yıllık OVP süreci; ilk yıl 1,5 TL olan “ortalama” dolar kurunun, 2023’te şimdiden 21 lirayı aşması ile TL’de rekor değer kaybı dönemi oldu. Bu yıl Orta Vadeli Programların (OVP) 19’uncusu hazırlanırken, önceki 18 yıldaki OVP’lerde öngörülen hedeflerin tutmadığı, bazı yıllarda lehte olmakla birlikte, çoğu yılda ise aleyhte saptığı belirlendi.

OVP’li yıllarda büyüme performansı görece iyi seyrederken, enflasyon ve kurda bozulma özellikle son üç yılda hızlandı, hedef-gerçekleşme makası açıldı. 16’sında “tek haneli enflasyon” hedeflenen 18 yılın sonunda, enflasyon yüzde 60’a yaklaşarak tavan yaptı, kurlarda son yıllarda hızlanan yükselişle TL’de rekor değer kaybı noktasına gelindi. Kişi başına milli gelir ise önce yükseldi, sonra düştü; ilk yedi yılın sonunda ulaştığı düzeyin şu an çok altında. Türkiye özellikle son on yılda, orta gelir tuzağını aşmanın oldukça gerisine düştü.

Büyümede ne hedeflendi ne oldu?

 OVP’li yıllarda, gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) büyüme oranında gerçekleşmeler, çoğunlukla hedeflenenin düzeyin üzerinde gerçekleşti. 2006-2017’yi kapsayan 17 yılın 7’sinde büyüme oranları hedefin altında kalarak aleyhte; 10’unda ise öngörülenin üzerinde gerçekleşerek lehte saptı.

En büyük aleyhte sapma yüzde 5’lik hedefe karşılık “eksi” (-) yüzde 4,8 gerçekleşmenin (küçülme) yaşandığı 2009 yılında; en sürpriz lehte sapma ise büyümenin yüzde 5,8 beklenirken tüketim etkisiyle yüzde 11,4’e ulaştığı 2021 yılında yaşandı. Geçen yıl da yüzde 5’lik hedefe karşılık yüzde 5,5’le lehte gelen büyüme, 2023 için de yüzde 5 olarak öngörülmüştü. Yılın ikinci çeyreği itibarıyla alınan sonuca göre ise yıllık büyüme yüzde 3,8 oldu.

Kişi başına milli gelirde mehter adımı

 2006 yılında 4.981 dolar öngörülen kişi başı milli gelir, 7.971 dolarla bunun çok üzerinde gerçekleşti. İzleyen yıl çıta yükseltilerek 9.515 dolar öngörülen bu gösterge, 9.735 dolarla yine lehte saptı. Küresel kriz yılı 2008 için kişi başı gelir hedefi 6.456 dolara çekilirken, gerçekleşme 11 bin doları aştı, ancak izleyen yıl 10.869 dolarlık hedefin altında kalarak 9.044 dolara düştü.

2010-2013 döneminde öngörülen hedeflerin hep üzerinde gerçekleşerek 12.582 dolara kadar çıkan kişi başına milli gelir, 2014-2017 döneminde yine hedefin üzerinde kalmakla birlikte 10.696 dolara, 2018-2022 döneminde ise hedeflerin altında çıkarak 8.600 dolara kadar indi. 2021’de 9.601 ve 2022 yılında 10.659 dolar olarak gerçekleşen kişi başına milli gelirin bu yılın tümünde 10.071 dolar olması öngörülüyor.

Enflasyon, iki yıl hariç hep aleyhte

 Tüketici fiyatları (TÜFE) bazında enflasyon hedefi ise 18 yılın bu yıl da dahil 16’sında hep aleyhte saptı ve hedefin üzerinde gerçekleşti. 2006-2016 döneminde yıllık enflasyon gerçekleşmeleri 2009 hariç yıllık hedefin iki katı civarında gerçekleşti, anılan yılda ise gerçekleşme yüzde 6,5’le yüzde 7,5’lik hedefin altında geldi.

Bu dönemde yıllık enflasyon 2008 ve 2011 hariç hep tek haneli, bu iki yılda ise yüzde 10’un biraz üzerinde gerçekleşti ve Türkiye ağır enflasyon sorunu olan bir ekonomi görünümü vermedi. 2016 yılında yüzde 8,5’lik gerçekleşme, yüzde 7,5’lik hedefi yakınsandı. 2017’de yüzde 6,5 hedefine karşılık gerçekleşme yüzde 11,9 olurken, 2018’de yüzde 7’lik hedefe karşılık enflasyon yüzde 20,3’e ulaştı.

2019, yüzde 15,9 hedeflenen enflasyonun yüzde 11,8’de kalarak lehte sapma gösterdiği ikinci yıl oldu. İzleyen dönemde ise hedef-gerçekleşme makası giderek açıldı. Enflasyon 2020 yılında yüzde 8,5 hedefine karşılık yüzde 14,6’ya, 2021’de yüzde 8 hedefine karşılık yüzde 36,1’e yükseldi. Yüzde 9,8 olarak hedeflendiği 2022 yılında ise yıllık enflasyon Ekim ayında 85,5’e kadar yükseldikten sonra yılı yüzde 64,3’le kapadı. OVP’li dönemin en yüksek enflasyonunun yaşandığı 2022, hedef ile gerçekleşme arasındaki makasın da en fazla açıldığı yıl oldu.

Kur hedefi yok ama var

Geçen yılın sonlarında hazırlanan 2023-2025 dönemi OVP’de, 2023 yılı enflasyonu yüzde 24,9 olarak hedeflenmişti. Ağustos 2023 sonu itibarıyla yıllık TÜFE artışı yüzde 58,94 oldu. Merkez Bankası geçtiğimiz aylarda 2023 enflasyon tahminini yüzde 58’e revize ederken, enflasyonun bu açıklamanın ardından geçen iki aydaki seyri, bu hedefin de aşılacağını gösteriyor. En iyimser tahmin bu yılki enflasyonun yüzde 60’ın üzerindeki bir platoda oluşacağı yönünde.

Ekonomi yönetimi resmi olarak dolar/TL kuruna ilişkin bir hedef açıklamıyor. Ancak, OVP’lerde yer alan hem TL hem dolar bazında GSYH hedefleri, öngörülen ortalama dolar kuru düzeyini veriyor. Bu verilerden hareketle yapılan hesaplamaya göre 2006-2008 döneminde yıllık olarak 1,5 TL’nin altında hedeflenen ortalama dolar kuru, bunun da altında kaldı.

Ancak, özellikle 2011 sonrasında ekonomik gelişmeler paralelinde ortalama kur beklentisi de yükseltilerek 2015’te 2 TL’nin, 2017’de 3 TL’nin, 2019’da 5 TL’nin, 2021’de 7 TL’nin ve 2022’de 9 TL’nin üstüne çıkarılmasına rağmen, gerçekleşmeler hep hedeflerin üzerinde oldu ve makas giderek açıldı.

2022 ortalamasında 9,27 TL beklenen ortalama dolar kuru 16,56 TL’ye yükselirken, 2023 ortalamasında ortalama kur 21,52 TL olarak hedeflendi. Yılın başından 9 Eylül’e kadar olan dönemin ortalamasında ise ortalama dolar kuru 21,63 TL olarak gerçekleşti. 18 yıllık OVP süreci; ilk yılında 1,5 TL olan ortalama dolar kurunun, 2023’de şimdiden 21 lirayı aşması ile TL’de rekor değer kaybı yaşanan bir dönem oldu.

OVP nedir?

Türkiye, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 16’ncı maddesi uyarınca, her yıl, izleyen üçer yıllık dönemlerde izlenecek ekonomik politikalar ve öngörülen makro ekonomik hedefleri içeren bir “yol haritası” niteliğinde Orta Vadeli Program (OVP) hazırlıyor.

İlkinin hazırlık süreci 2005’in son çeyreği ve uygulama dönemi 2006-2008 olmak üzere bugüne kadar toplam 18 OVP hazırlandı. Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren OVP’lerde makro politikaların yanı sıra, temel gelişme eksenleri ve ana sektörleri kapsayan politikalar ile GSYH büyümesi, enflasyon, bütçe dengesi, dış ticaret, ödemeler dengesi, işsizlik gibi temel makro ekonomik göstergelere ilişkin hedefler yer alıyor.

OVP’lerde ikinci ve üçüncü yıllara ilişkin hedef ve politikalar, yıllık uygulamaların sonuçları ve genel şartlardaki değişmeler dikkate alınarak, her yıl revize ediliyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Kamuda faiz sarmalı 10 Aralık 2024