Altın ithalatı rekor kırmasa cari açık küçülecekti

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ ala.aktas@gmail.com

Merkez Bankası'nın dün açıkladığı verilere göre yılın ilk sekiz ayında cari işlemler dengesinde 27.2 milyar dolar açık verildi. Cari açık, geçen yılın aynı döneminde 22.8 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.

Sekiz aylık cari açıkta geçen yıla göre yüzde 19 oranında 4.4 milyar dolar artış var. Ama bu artışın da bir nedeni var.

Türkiye bu yıl altın ithalatında rekor üstüne rekor kırıyor. Yılın ilk sekiz ayında tam 11.8 milyar dolarlık altın ithal edildi. Bu dönemdeki altın ihracatı ise 5.5 milyar dolar oldu ve böylece altın ticaretinde 6.4 milyar dolar açık verildi.

Oysa geçen yılın aynı döneminde altın ticaretinde açık değil fazla vardı. Geçen yılın ocak-ağustos döneminde 3 milyar dolarlık ithalata karşılık 6.3 milyar dolarlık altın ihracatı gerçekleştirmiş ve 3.3 milyar dolar fazla elde etmiştik.

Altın ticaretindeki 3.3 milyar dolarlık fazla 6.4 milyar dolarlık açığa dönüşünce cari açığın büyümesi de kaçınılmaz oldu.

Altın olmasaydı...

Cari açığın GSYH'ye oranı orta vadeli programlarda da altın dahil ve altın hariç olmak üzere iki şekilde yer alır. Yani cari açığın altın ticaretinden nasıl etkilendiği önemlidir. Biz de ilk sekiz aydaki altın ihracat ve ithalatının cari denge üstündeki etkisini sayısal olarak gözlemek istedik.

İlk sekiz aydaki cari açık gerçekleşmesini biraz önce aktardık. Geçen yıl 22.9 milyar olan açık bu yıl 27.2 milyara çıktı. Peki altın olmasaydı ya da altın ticareti yok varsayılsaydı nasıl bir tabloyla karşılaşırdık?

Geçen yılın ilk sekiz ayında altın ticaretinde fazla olduğu için, bu fazla cari açığı aşağı çeken etki yaptı. Dolayısıyla geçen yıl altın hariç cari açık, sekiz ayda 26.2 milyar dolar olarak gerçekleşecekti.

Bu yıl ise tam tersi bir tablo var. Altın ticaretinde ilk sekiz ayda 6.4 milyar dolar açık verdik. Dolayısıyla bu dönemde 27.2 milyar dolar olan cari açıktan 6.4 milyar dolarlık net altın ticaretinin düşülmesiyle altın hariç cari açık 20.9 milyar dolara iniyor.

Sonuçta altın hariç cari açıkta geçen yıla göre artış değil, azalma var. Altın hariç tutulduğunda cari açık sekiz aylık dönemde 26.2 milyar dolardan 20.9 milyar dolara gerilemiş oluyor.

OVP'deki beklenti 39.2 milyar dolar

2018-2020 dönemine ilişkin orta vadeli programda bu yılın cari işlemler dengesi açığı 39.2 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.

OVP'de, altın hariç cari açık tahmini ise 31.3 milyar dolar olarak yer alıyor.

Bu veriler de gösteriyor ki yılın tümünde net altın ithalatının 7.9 milyar dolar olacağı varsayılıyor. Ne var ki, ilk sekiz ayda 6.4 milyar doları bulan net altın ithalatının yılın tümünde 7.9 milyarda kalması biraz zor gibi. İlk sekiz aydaki eğilim sürerse yılın tümündeki net ithalat 9.5 milyar doları bulacak gibi görünüyor.

İthalattaki artışın nedeni meçhul

Türkiye bu yıl sekiz ayda ne oldu da böylesine yüklü miktarda altın ithal etme gereği duydu, bilinmiyor. Geçen yılın sekiz ayında 3 milyar dolar olan altın ithalatının üç kat artışla bu yıl 11.8 milyar dolara fırlamasının altında yatan etkenler doğrusu pek açıklanamıyor.

İhracatta önemli bir değişiklik yok, geçen yılın biraz altında bir ihracat yapılmış durumda.

Ama ya ithalat! Tırmanmış gidiyor ve daha önce de birkaç kez değindiğimiz gibi Birleşik Arap Emirlikleri bu ticarette öne çıkıyor. Bu ülkeyle hemen hemen aynı miktarda karşılıklı altın ticareti gerçekleştiriyoruz. Aynı miktarda ve aynı tanımda altını (külçe altın) Birleşik Arap Emirlikleri'ne hem satıyor, hem de alıyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar