Bırakın da FED faiz arttırsın!

Aydın EROĞLU
Aydın EROĞLU Analiz aydineroglu@borsaanalizci.com

FED 0,25 baz puan faiz artışı yaptı!

FED beklentilere uygun şekilde 0,25 baz puan faiz artışı yaparak faizleri % 0,75'e yükseltti. Zaten bu kararı piyasanın genel beklentisi idi. Peki o zaman piyasanın beklemediği ne karar aldı da, dolar yeniden piyasalarda yükselişe geçti? Hemen söyleyeyim, 2017 için olası faiz artış kararının 3 olacağı yönünde görüş belirttiler. İlk anda 0,25'lik faiz artışını duyan piyasada Dolar gevşerken, arkasından 2017 için üç kez daha faiz artışı olabileceğinin söylenmesi bir anda Dolar kurunun yükselmeye başlamasına neden oldu.

Karar sonrası Dolar tepkisi sadece TL değerinde yaşanmadı. Dolar endeksi 100,760'tan 102,350'ye yükselince tüm ülke paralarında benzer tepkiler oluştu. Dolar/TL'de de benzer bir sıçrama yaşanarak karar öncesinde 3,4566'ya inmiş kur, karar sonrasında 3,5397 seviyesine kadar yükseliş yaşadı.

Dünya algılarla yönetiliyor!

Peki FED'in bu kararına çok mu şaşırdım? Hayır. Benim zaten FED faizlerinin artması gerektiği ve hatta geçen toplantıda söylendiği gibi 2017 için 2 kez faiz artışı ile yetinilmeyip, daha fazla faiz artışı yapılacağını yazdığımı biliyorsunuz. Dün yapılan açıklamalar ile bu görüşümde şimdilik haklı çıktım. Şimdilik diyorum, çünkü 2017 için en az 3 kez faiz artışı yapılabilir demek, yapılacak demek değildir. Hatırlarsanız 2016 için de FED'in görüşü 4 kez faiz artışı yapmak idi. Fakat görüyorsunuz ilk artışı ancak yapabildiler.

Madem bunları bekliyorduk da, neden o zaman Dolar dün 3,45 inmiş iken, karar sonrasında birden 3,54 civarına yükseldi? Bunu anlamak mümkün değil. Ben tamamen algı yönetimi olarak görüyorum. Ekranlarda izlediğimiz yorumcuların bir iki tanesi hariç, sanki hiç beklenmeyen ve piyasaları bozacak çok kötü kararlar alınmış gibi yorum yapmış olmalarından kaynaklanıyor.

Dolar ne olur?

Bence yorumcuların olumsuz algı yaratmalarına rağmen, dün dolardaki yükseliş tepkisi çok uzun soluklu olmaz. Ben geri geleceğini bekliyorum. Ancak teknik olarak önemli bir görüntünü uyarısını da yapmak istiyorum.

Eğer sıralı yakın dirençler olan, 3,5495 - 3,5621 geçilecek olursa, o zaman belki bir kez daha geçici olarak 3,5923 ve üzerinde 3,63 seviyesi çok kısa süreli görülebilir. Bu konuya teknik risk olarak dikkat çektim. Nihayetinde teknik analiz tek yönlü görüntüler oluşturmaz. İki yöne olası yansımaları da olabilir.

Benim beklentim ise, teknik olarak yukarıda risk olarak gördüğüm geçici değerlemeyi bile yaşamadan, buradan salınmaya başlamasıdır. Hatta 3,42 seviyesi aşağıya kırılacak olursa ki, ben bunun yaşanmasını bekliyorum. Bu takdirde teknik olarak ikili tepe denen bir düşüş formasyonu tetiklenir ve Dolar kurunda 3,30'un altına inecek bir gelişme yaşanır. Ben Dolar'da önümüzdeki dönem bu seviyenin de yani 3,30'unda altında önemli geri gelmeler yaşanmasını bekliyorum.

FED faiz artışları neden korkutuyor?

Diyorum ya, piyasaları bu yanlış algılar yönlendirip, bozuyor. Yani şimdi FED faiz artışından korkanlar ne istiyor? FED faiz arttıramasın. Yani ABD ekonomisi düzelmesin, AB bölgesi de düzelmesin, gelişmiş ülkeler resesyondan kurtulmasın mı istiyorlar?

Açık söyleyeyim; eğer ABD ekonomisi yeniden bozulur, resesyona girecek olursa, resesyondan çıkmak üzere olan AB bölgesi yeniden resesyona girer. Bu yaşanacak olursa, kimse faizler yeniden düşer, hatta FED de varlık alımlarını yeniden başlatır diye sevinmesin. Çünkü bu durum yeniden yaşanacak olursa, sıfır hatta eksi faizler nedeniyle başta AB bölgesinde bir çok banka batar. Bankaların batması demek, ilgili ülkelerin kaynaklarının uçması demek olur. Böyle bir durum zincirleme iflasları yaratır. Tüm dünya bu durumdan olumsuz etkilenir.

Bırakın da FED faiz arttırsın!

Çünkü FED bu kararını .ABD ekonomisi düzeliyor diye alıyor. Dünyanın en büyük tüketici ülkesi olan ABD büyümesini güçlendirdikçe, bu durum sonrasında dünya genelinde de benzer bir iyileşmenin başlamasını tetikleyecektir. Ki, görüyorsunuz AB ülkelerinde de büyüme yönünde veriler gelmeye başlıyor.

Kısacası faizler ekonomiler büyümeye başladığı için artıyor ve sonrasında da artacaktır. Bu durumdan tüm dünya ekonomileri olumlu etkilenecektir. AB büyümeye başlayınca, bir ara ihracatımızın % 60'ının üzerindeki dilimini yaptığımız bu bölgeye olan ihracatımız hızla artmaya başlayacaktır. Bu da bizim büyümemiz demektir.

Peki korkunun nedeni ne?

FED faiz artışından korkulmasının nedeni aslında farklı! 2009 mortgage krizinin en derin olduğu günlerde başlayan faiz indirimleri ve varlık alımları ile gelişmiş ülkelerin merkez bankaları piyasaları paraya boğdular. Ancak bu paralar normalde alanları para piyasaları olmasına rağmen, bu piyasada getiriler sıfır olduğu için, kendilerine başka alanları park yeri olarak seçmişlerdi. Bir kısmı gelişmekte olan ülkelerin tahvil ve piyasalarına yöneldiler. Büyük bir kısmı da, ons altın ve kendi ülkelerindeki borsaları kendilerine geçici yatırım alanı olarak seçtiler. Zaten bu nedenle de, gelişmiş ülkelerde 2009 sonrasında ağır resesyon yaşanmasına rağmen, borsaları tarihi rekorlar kırdılar.

Yani bir süredir yaman bir çelişki yaşanıyordu. Ekonomileri kötüye giderken borsaları rekorlar kırıyorlardı. Aynı şekilde bir kısım ciddi para da, gelişmekte olan ülkeleri yatırım alanı seçmiş ve ABD ya da AB dışına çıkmıştı.

Şimdi korku şu; FED faiz arttırmaya başlar ve bunun devamının da geleceğini ilan ederse, borsalara, ons altına ve gelişmekte olan ülkelere gitmiş olan bu paraların hızlanarak geri dönmesidir. Nitekim ons altın bunun yansımalarının ilk ve daha derin olarak görüldüğü alan oldu. 1.900$ seviyesindeki ons faizler arttıkça düşmeye devam ediyor.

Aynı şekilde bizim gibi gelişmekte olan ülkelerden yaşanan para çıkışları nedeniyle de, yerel paralar hızlı bir şekilde değer kayıpları yaşıyorlar. Ama bu durum asıl ilk anda daha hızlı yaşanır ki, 2015 başında 2016 için dört faiz artışı düşünülüyor denince bu çıkışların önemli bir kısmı bizim açımızdan yaşanmıştı. Yani devamlı bir para çıkışını çok manalı görmüyorum. Nihayetinde gelişmekte olan ülkelerin para piyasasındaki getiriler hala ABD'deki getiriden yüksek.

FED faiz artışı BİST için büyük bir risk mi?

Risk ama büyük bir risk değil. Çünkü dünya para bolluğuna boğulduğu zaman, gördüğünüz gibi dünyanın bir çok borsası rekorlar kırdılar. Ancak 2013 yılından beri Türkiye kendi özelinde bir çok sorun ile boğuşmak zorunda kaldığı için, BİST zaten bırakın ekstra değerlenmeyi, olması gereken değerlere bile yükselememiş ve dünya genelinden negatif ayrışmıştı. Bu nedenle FED faiz artışlarından asıl rekorlar kıran gelişmiş ülke borsaları korksunlar diyorum. BİST için sadece geçici risk görüyorum.

Bana göre BİST'in ve TL'nin en büyük riskleri kendi iç siyasi gelişmelerimiz ve sınırlarımız içinde ve dışında yaşanan risklerdir. Bunları kontrol altına aldıkça hem BİST, hem de TL'nin değerlenmesini bekliyorum. Ben 2017 yılında BİST'in yeni zirve arayışında olacağını düşünüyorum. Unutmayın ki, ABD faizlerinin çok yüksek olduğu zamanlarda bile o zamanın İMKB'si bir çok rekorlar kırmıştı.

Kısacası ekonomiler iyiye gittiği için faizler artıyor ve artacaktır. İlk andaki dediğim nedenlerle yaşanacak para çıkışlarından korkarak, bu durumu kötü diye yorumlamak büyük bir yorum hatasıdır. Biz yeter ki, iç siyasetimizin belirsizliklerini giderelim ve sınırlarımızdaki ve civarındaki yangını kontrol altına alalım. Göreceksiniz algılar bir anda tersine dönmeye başlayacaktır.

Kur artışı değil, asıl faiz artışı ekonomik kriz yaratır. O yüzden artan kurlar geçici bir dönem enflasyon baskısı yaratacak olsa da, faiz silahına sarımak çok büyük hata olur. Zaten yeni bir FED faiz artışı artık muhtemelen Mart ayına kadar olmaz. Yani piyasalar üç ay sakin olacaktır.

BİST düşerse alım doğru olur!

FED kararı yüzünden düşük açılış yaşanırsa ki beklenti bu yönde, bu durumun alım olarak kullanılmasını doğru bulduğumu söylemek istiyorum.

İSEDAK kararları önemli!

60 İslam ülkesi İstanbul'da İSEDAK kapsamında toplanıyorlar. Bu toplantıda ülkeler arası ticarette yerel paraların kullanılması konusunun gündeme gelmesi bekleniyor. Aralarındaki ticaret 3 Trilyon Dolar'ın üzerinde olan bu bir topluluktan bahsediyoruz. Kendilerini de vuran Dolar hareketleri nedeniyle, böyle bir karar almaları tüm ülkelerin yararına bir gelişme olur. Tabi bugünden yarına kimse Dolar'dan vazgeçtik diyemez. Ama ABD'nin yarattığı bu karşılıksız dolar basımı bir gün tüm ülkeleri daha büyük krizlere sokacaktır. Şimdiden yerel paraların kısmen de olsa ticarette hakim olmaya başlaması dolar baskısının yerel paralar üzerindeki riskini azaltacak bir gelişme olur.

Neyse, dediğim gibi BİST düşerek başlayacaktır. Ama bunu korku ile değil, fırsat olarak görün derim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Gelişmeler lehimize! 13 Eylül 2019