Birbirini tamamlarsan ‘rüya takım’ olursun…

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

Son bir ayda büyükelçilerle yaptığım sohbetlerin tamamında, ‘tamamlayıcılık’ ilkesi ana konu oldu…

* * *

Belarus Büyükelçisi Andrei Savinykh, “Rakip değiliz, birbirimizin tamamlayıcısıyız. Niteliklerimizi birleştirirsek, rakipsiz bir rüya takıma dönüşebiliriz…” Ürdün Büyükelçisi Amjad Adaileh, “Yaşadığımız süreçte, Ürdün’ün stratejik konumunun, yaptığı STA’ların ve serbest bölgelerinin Türk firmaları için; Türk firmalarının deneyim ve tecrübesinin de Ürdün firmaları için ‘fırsat’ anlamına geldiğini bilmemiz gerekiyor…” Macaristan Büyükelçisi Gábor Kiss’in, “Macar firmaları üçüncü ülkelere girmek için Türk ortak arıyor. Bu noktada da birbirimizin tamamlayıcısı olabiliriz.”

Tacikistan Büyükelçisi Mahmadali D. Rajabiyon, “Altından pamuğa, enerjiden tekstile, tarımdan inşaata kadar birçok alanda Türkiye’nin deneyimleri, ortak işler ve birlikte gelişim için fırsatlar barındırıyor…” Ruanda Büyükelçisi Williams Nkurunziza, “Kriz dönemlerinde dahi yıllık yüzde 8 ortalamayla büyüyoruz ve önümüzdeki 5 yıllık dönemde ciddi alt ve üstyapı projelerini hayata geçireceğiz. Türkiye’nin deneyimleri, Ruanda’nın potansiyeli var. Birlikte büyüyebiliriz.”

* * *

Daha önce sohbet olanağı bulduğumu Polonya’dan Çin’e, İtalya’dan Rusya’ya, Hollanda’dan Güney Afrika’ya kadar tüm büyükelçilerin odağında da ‘tamamlayıcılık’ ilkesi vardı.

* * *
Bu çağrıları ‘fırsat’ olarak algılayıp, yurtdışında geliştirmemiz gereken ‘tamamlayıcılık’ kültürüne, öncelikle yurtiçinde sahip olmamız gerekiyor…Birçok sektörümüz ‘tamamlayıcılık’ ilkesine uymadığı ve yurtdışında dahi ölümüne rekabeti ön plana çıkardığı için, sabırla geldiği noktada duramıyor, geri gidiyor…

* * *

Örnek mi?

Beşler Grup Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Çakmak anlattı…

“Irak ve Suriye’de ki durum 2015 yılı başında kara kara düşünmemize neden oluyordu.

Bir açılım yapmamız gerekiyordu.

Afrika’da çalışma başlattık…

Önceliği 2014 yılında toplamda 70 bin ton civarında un ihracatı gerçekleştirdiğimiz Sudan’a vermiştik…

Sudan aldığı unun büyük bir bölümünü Dubai’den alıyordu…”

Sonra ne oldu?

“İmzaladığımız anlaşma sonucunda bugüne kadar 900 bin ton buğday ithalatı gerçekleştirdik.

Nakliye şirketleri ile anlaşmalar imzalandık.

Her şeyin zamanında, sağlıklı işlemesi ve kaliteli ürün için yoğun bir gayret içinde olduk. Çalışan sayımızı 250’den 400’e çıkardık. Bu da yetmedi, günlerce evlerimize gitmedik.

O da yetmedi buğdayı una çevirmek için 21 fabrika ile anlaştık. Bu sayede, bazı fabrikalarda yüzde 35’lere kadar düşen kapasitelerin yüzde 100’e çıkmasını sağladık.”

Eklemeden geçemedi Çakmak:

“Ciddi çabalar harcadık ve bu pazarı kazandık. Gelen talebi de sektördeki arkadaşlarla paylaştık.

Herkes böyle davranmalı. Sadece un sektöründe değil tekstilde de, makinede de, şekerde de, müteahhitlikte de. Tüm sektörlerdeki arkadaşlarımız bu işlerin birliktelikle olabileceğini bilmeli.

Tam tersi durumda birbirimize ve ülkemize zarar veriyoruz.

Paylaşmadığımız zaman, ‘Küçük olsun benim olsun’ dediğimiz zaman, bizim olan
pazarları da kaybediyoruz. O nedenle küçük hesaplar yapmamalı, ayağımıza kurşun sıkmamalıyız.

Birimiz bir pazarda başarmışsa, diğerimiz diğer pazarda başarmayı düşünmeli, fiyat ve kalite kırımları ile kazanılmış pazarı dağıtmayı düşünmemeli.”

* * *

Hafta sonu TUSAF’ın Antalya’da düzenlediği kongrede konuştuğum TUSAF Başkanı Günhan Ulusoy anlattı:

“Un ihracatını her yıl genel büyüme oranının üzerinde artırarak, dünya lideri konumuna geldik.

Bu yılda yüzde 20’ye yakın artış hedefliyoruz.

Yanı sıra 100’e yakın ülkede buğday ürünleri tüketiminin kısa sürede 4’e katlanacağı tahmin ediliyor…

Bu beklenti, Türkiye’de un sektörünün katlanarak büyüyeceğini gösteriyor. Burada sektörün oyuncularına büyük görev düşüyor; birbirimize zarar vermeden birbirimizin tamamlayıcısı olmamız gerekiyor.”

* * *

Herkesin kendini kurtarmak için politikalar geliştirmeye başladığı dünyada, keser gibi kendi tarafına yontanların değil, ‘tamamlayıcılık’ ilkesiyle hareket edenlerin ön plana çıkacağı bir döneme giriliyor…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar