Ender Yorgancılar'dan net ve doğru beklentiler
Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar, üç aşaması kısa, orta ve uzun dönemli olarak hükümetten beklentilerini net ve doğru olarak ortaya koyuyor. İş dünyasının, eli taşın altında olanların yatırım yapacakları ortamı ortaya koyan, üretimi ve büyümeyi sağlayacak unsurlar konusunda beklentilerini sergileyen bu tür açıklamalarının önemli olduğuna ve süreklilik taşıması gerektiğine inanıyorum. Zaman zaman da çeşitli oda başkanlarından güncel sorunlarla ilgili görüşler alıp derlemeler de yapıyorum...
Gelelim, Ender Yorgancılar'ın üç aşamalı olarak hükümetten beklentisini ortaya koyduğu net ve doğru önerilerine. Ender Yorgarcılar, EBSO Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, sanayicinin ve iş dünyasının Hükümetten beklentileri olduğunu açıklayarak, isteklerini şöyle sıralıyor:
"Öncelikle kısa vadede makro ekonomik istikrar sağlansın. Orta vadede katma değerli üretime odaklanılsın. Uzun vadede ise büyük sıçramalar yapabilmemiz için eğitim sisteminin üretimle entegre edilerek bilim ve teknoloji üretme kapasitesi güçlendirilsin."
Yorgancılar, yılın ilk çeyreği büyümesini ve güncel gelişmeleri ele alırken de "Türkiye yüzde 5 büyüdüğü dönemlerde iyi bir performans sergiliyor. Referandumun hemen öncesi ve sonrasında, üretim ve istihdam yönünde atılan adımlar oldukça etkili oldu, bunların devamı getirilmeli. Üretimin önündeki tüm engeller kaldırılarak, rakiplerimizle eşit şartlarda üretim yapmamızın sağlanması en büyük arzumuzdur" değerlendirmesini yapıyor.
Yorgancılar, bir yandan güncel gelişmelerdeki olumlulukları sıralarken, diğer yandan aksaklıkları dile getirmekten çekinmiyor ve kendi değerlendirmesi içerisinde yapılması gerekenleri kısa, orta ve uzun vadeye bağlı olarak sıralıyor.
Son dönemde sanayi odaları başkanlarının açıklamalarında sorunların iyi sergilediklerine ve yapılması gerekenler konusunda doğru öneriler ortaya koyduklarına tanık oluyorum.
Bu, bende ekonomi yönetimi ile eli taşın altında olan üretici iş dünyasının diyaloğunun yeterli olup olmadığı sorusunu ele almama neden oluyor. Bu durumda vardığım sonuç bu diyaloğun arttırılması gerektiği oluyor.
Ekonomi yönetimi, bürokrasiyle birlikte yeni kararlar alırken, iş dünyasıyla diyaloğunu gündeme alıp artırabilir, onları dinleyebilirse, üretimi, rekabet gücümüzü ve ihracatımızı artıracak, büyüme ve refahı geliştirip sürekli kılacak öneriler yolunda adımlar atabilecektir. Bu yönde diyaloglar artırılmalıdır.
Ekonomi yönetimi, iş dünyası ve bürokrasinin üçlü diyaloğu sağlanabildiği oranda ekonomik gelişmemize katkıları aratacaktır.
İş dünyası aktörlerinin sorunları dile getirmede ve önerilerini sunmada çekinceli davranmadan üreten kişiler olarak görüşlerini açıklıkla dile getirmeleri gerekir. Aynı şekilde sendikalar da işçilerin, emekçilerin dertlerini kamu yönetimine iletmelidirler.