Esin veren ihracat öyküleri…

Hakan GÜLDAĞ
Hakan GÜLDAĞ hakan.guldag@dunya.com

On dördüncü yılına giren, gazeteniz DÜNYA, DHL Türkiye, Akbank ve Vodafone işbirliğinde düzenlenen İhracatın Yıldızları – İhracatı Teşvik Ödülleri’nden geçen hafta bahsetmiştim… 
Perşembe akşamı Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan’ın katılımıyla ödülleri sahipleriyle buluşturduk… 
Kazananları ve gecenin geniş bir özetini dünkü gazetemizde aktardık. Aktardık aktarmasına ama yazılanlar yaşananların yerini tutmuyor… 
Duygu yüklü anlar, alkışlar, çoşku nidaları… 
Ne yaparsanız yapın, oradaki heyecanı tam hakkını vererek yansıtmak mümkün değil… 

★ ★ ★ 

İnsanın tüylerini diken diken eden öyle hikayeler vardı ki… 
Örneğin, 2014 DHL İhracatta Yerel Kahraman Özel Ödülü’nün sahibi: 
Gülfer Kızılçay… 
Hiç üşenmedi, iş-güç demedi, ödülünü almaya Manisa Alaşehir’den geldi… 
Üstelik uçakla filan değil; Sarıkız Turizm otobüsüyle… Nereden biliyorsun derseniz… 
Jüri toplantısından tören gecesine her adımda İhracatın Yıldızları’nın gerçek mimarları, gazetemiz DÜNYA’nın Yurt Haberleri Servisi Şefi ve Yazıişleri Müdür Yardımcımız Handan Sema Ceylan ve DHL Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Nur Bircan, Gülfer Hanım'ın kızıyla birlikte İstanbul’a gelişini de adım adım takip ettiler…

 ★ ★ ★ 

Efendim, Sayın Kızılçay, aslına bakarsanız saman sapı ihraç ediyor… Evet, bildiğimiz saman sapı… Saman saplarından Noel çelengi başta, çeşit çeşit kapı süsleri üretiyor… Farklı bir ifadeyle, memleketin sapını samanını katma değerli bir ihraç ürününe dönüştürüyor… Yapmasını da tanıştığı bir gurbetçiden öğrenmiş… Bir sezonda yaklaşık 90 bin çelenk üretiyor… 60 binini de yurt dışına satıyor… Almanya’ya, Hollanda’ya…

 ★ ★ ★ 

Önce yok canıyla, dişini tırnağına takıp 20 bin liraya bir makine edinmiş…
Siparişler artınca, KOSGEB desteğiyle ikinci makinesini de almış… 
Hedefi makine sayısını 4’e çıkarıp, yılda 200 bin çelenk üretmek… 
Kızılçay ödülünü almak üzere podyuma geldiğinde, gecenin sunucusu Murat Yanık, kızını da sahneye çağırdı… 
Duygu Kızılçay, Celal Bayar Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları okuyor. Üretim ve ihracat işinde de ailesine yardımcı oluyor… 
Ana-kız ödülü birlikte aldığı an müthiş bir alkış koptu… 
Cesarete, girişimciliğe, potansiyele bir alkıştı o… 
En çok da yaydıkları pozitif enerjiye… 
Eminim, Gülfer Kızılçay’ın bu örnek başarısı Anadolu'da pek çok kadın girişimciye esin verecek… 

★ ★ ★ 

İhracatın Yıldızları’nda öyküler çok… Sanatla ihracatı birleştiren Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük pırlanta takı üreticisi Zen Pırlanta… Güneş enerjisine dayalı çatı tipi su ısıtma sistemlerinde dünya 3’üncülüğüne ulaşan, Intersolar gibi uluslararası yarışmalarda inovasyon ödülü de alan Ezinç Grup… Hepsi çok önemli ihracat öykülerinin kahramanları… Ya İhracatın Yıldızları Jürisi Özel Ödülü’nü alan Simit Sarayı’na ne demeli… Çok değil, 2002 yılında 10 bin do larlık bir sermayeyle kuruldu… Tablada satılan simidi saraya taşıdı… Bugün 500 milyon dolar ciro yapan dev bir işletmeye dönüşmüş durumda… 

★ ★ ★ 

'Simit' deyip burun kıvıranlar da olabilir… 
Ama şöyle bir düşünün, az iş değil Simit Sarayı’nın yaptığı… Bugüne kadar İstanbul’un, İzmir’in ya da o akşam ödülü alan kurucularından Abdullah Kavukçu’nun memleketi Erzincan’ın sokaklarında satılan simidi, New York’un, Londra’nın, Mekke’nin en ünlü caddelerindeki dükkanlarında kendi markasıyla satıyor… 
Hem de iyi fiyata… 
Geçenlerde, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci açıkladı: 
Türkiye’nin ortalama ihracat fiyatı kilogram başına 1.60 dolar… 
Simit Sarayı'nda simidin kilosu ise 18 dolar… 

★ ★ ★ 

Yarışma kapsamında geçen yıl Ticaret Elçisi Ödülü Şarık Tara’ya verilmişti… 
Herkes 'cuk oturdu' dedi… 
Ödülün bu yılki adresi de büyük beğeni topladı… 
Bu yıl ödül, Finike portakalını Fransız şeflerin mutfağına… 
Sadece onu mu, Giresun’un tombul fındığını, Ege’nin Sultani üzümünü, Ortaca limonunu ve daha pek çok zenginliğimizi Avrupalı tüketicilere ulaştıran Metro Toptancı Market’e verildi… İhracatımıza katkıları gerçekten takdiri hak ediyor… 

★ ★ ★ 

Antalya’daki Yörex fuarında bizzat hikayesini dinlemiştim… 
Türkiye, Çin sarımsağına adeta teslim olmuşken, çiftçilerle bir araya gelerek Taşköprü sarımsağını yeniden ayağa kaldırdı… 
Yaygın biçimde ve uluslararası standartlara uygun olarak yeniden üretilmesi için çiftçimizi destekledi ve eğitim verdi… 
Coğrafi işaretli ürünlerimiz konusunda da bizden daha duyarlı… 
Aydın incirinden Zile pekmezine coğrafi işaretli ürünlerimizi raflarında Türkiye’nin hangi yöresinden geliyorsa özelliklerini tanıtarak satışa sunuyor… 

★ ★ ★ 

Ne diyordu, Peter Guber, Boyner Yayınları’ndan çıkan kitabında? "Hikayen varsa kazanırsın" Ekonomide başarı öykülerinin önemi büyük… 
Öğretici değerleri de yüksek… 
İhracatın Yıldızları’nda da, rakamlardan çok hikayelerin gücü kazanıyor… 
Tüm Türkiye esinlensin diye… 
Esinlensin ki, bir türlü 2000 doların üzerine taşıyamadığımız kişi başına ihracatımız artsın… 
Kilo başına 1.60 dolarda kalan ihracat değerlerimiz yükselsin… 
Biz üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz: 
Yani; 'hikaye aktarmaya'devam…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar