Felfese taşı birikmiş mali zarardan gelir yaratabilir mi?

Aslı GEDİK
Aslı GEDİK VERGİ PORTALI Asli.gedik@pwc.com

Sabahın altısı. Daha dışarıda in, cin top oynuyor. Henüz gün ağarmamış, benim de bir gözüm açık diğer gözüm kapalı kalmakta ısrar ederken, başlamak bitirmenin yarısıdır, deyip girişiyorum makaleye.

Bir süredir aklımı kurcalayan konu anlaşılan o ki Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi’nin (European Securities and Markets Authority -ESMA) de dikkatini çekmiş. Tabi bu denklemde bir tarafta naçizane siz ve ben, diğer tarafta “Otorite”. Ama konumuz ortak: Piyasa koşulları, ekonomik krizler sonucu şirkette oluşan birikmiş mali zararlardan ertelenmiş vergi varlığı kaydedilmesi.

“Oh ne güzel! Şirket hem zarar etsin hem de bir yandan bilançoda varlık yazıp, gelir tablosunda da bulunla ilgili ertelenmiş vergi geliri yazsın. Ne iyiymiş…” dediğinizi duyar gibiyim. Hemen ertelenmiş vergi konusuna açıklık getirelim, ondan sonra da Otorite ile ortak konumuza dönelim.

Ertelenmiş vergiye kısa bakış

Türkiye Finansal Raporlama Standartları’nı (TFRS) uygulayan şirketlerin finansal tablolarında, TFRS standartlarındaki ölçüm prensiplerine göre hazırlamış oldukları varlık ve yükümlülüklerin defter değeri ile, bunların vergi açısından taşıdıkları değerler arasında farklar oluşur. Bu farkların geçici olması durumunda (temporary differences) Gelir Vergileri TMS 12 Standardı gereği ertelenmiş vergi hesaplanır. Örneğin, doğrama makinesi TMS 16, Maddi Duran Varlıklar Standardı gereği şirket yönetimi tarafından belirlenen 10 yıllık faydalı ömre göre amortismana tabi tutulurken, Vergi Usul Kanunu’na göre hazırlanacak mali tablolarda aynı makine 6 yılda amorti ediliyorsa, şirketin TFRS ‘ye göre hazırladığı bilançosundaki makinenin net defter değeri ile vergiye esas değeri arasında fark oluşacaktır. TFRS ve VUK esaslarına göre hazırlanmış finansal tablolarda makinenin değeri sırasıyla 10. yılın ve 6. yılın sonunda sıfır değerine ulaşacağı için, iki farklı standardın uygulanmasından kaynaklı bu farklara geçici farklar denir. Bu geçici farklarda “vergiye tabi geçici farklar -taxable temporary differences” veya “indirilebilir geçici farklar- deductible temporary differences” olarak karşımıza çıkar. Ve bu farklar üzerinden şirketin vergi oranı dikkate alınarak bilançoya ertelenmiş vergi varlığı ve ertelenmiş vergi yükümlülüğü, gelir tablosuna ise ertelenmiş vergi geliri veya gideri kaydedilir.

TFRS’ye göre finansal tablo hazırlayan şirketlerin “Vergi dairesine ödemediğimiz vergiyi neden ertelenmiş vergi diye finansal tablolara yazıyoruz” diye yıllarca şikâyet ettiği, TMS 12 gereği yazmış olduğumuz ertelenmiş vergi borç ve alacaklarının temel sebebi, TFRS ile VUK arasındaki dönemsellikten oluşan farklardır. Örneğin TFRS’ye göre hazırlanmış finansal tablolarınızda garanti karşılığı ayırdığınızda, bu gider kalemi ticari karınızı azaltacağı için size vergi avantajı sağlayacak, bilançonuzda ertelenmiş vergi varlığı, gelir tablosunda da ertelenmiş vergi geliri yaratacaktır. Ertelenmiş vergi varlıkları, bu bahsetmiş olduğumuz indirilebilir geçici farklardan oluşabileceği gibi gelecek dönemlere devreden kullanılmamış mali zararlardan ve gelecek dönemlere devreden vergi avantajlarından da kaynaklanabilir. Ertelenmiş vergi borçları ise vergiye tabi geçici farklar üzerinden gelecek dönemlerde ödenecek vergilerdir. Diğer bir deyişle, “TFRS’ye göre hazırlanan finansal tabloda ticari karını arttıran bir gelir kaydettiysen, unutma bir gün gelir bunun gelir vergisini ödersin”’nin muhasebe diline çevrilmiş halidir.

Kullanılmamış mali zarardan faydalanmanın yolları

Madem kullanılmamış mali zararlarım var, devlette bana beş boyunca kullanma hakkı vermiş, kullanmayayım da çöpe mi atayım. TMS 12, Gelir Vergisi Standardı, ilerideki dönemde geçmiş yıl mali zararları ve vergi avantajlarını mahsup edilmesine yeterli olacak tutarda vergilendirilebilir gelir elde edebileceğinin muhtemel olması durumunda, şirketin ertelenmiş vergi varlığı muhasebeleştirmesine yeşil ışık yakıyor. Ertelenmiş vergi varlığı muhasebeleştirmek demek, bilançoda varlık kaydederken aynı zamanda bu varlıkla ilgili gelir tablosunda vergi geliri yazmak demek. Nadir de olsa verginin de ticari karı olumlu yönde etkilediği haller de olabiliyormuş demek ki.

Bize gelir yazma yeşil ışığı yandı yanmasına da yazının başında da bahsetmiş olduğum Otoritenin de parmak bastığı, hatta parmağını gözümüze soktuğu gibi, kullanılmamış mali zararlarından ertelenmiş vergi varlığı kaydeden şirket, bunu kaydetmeden önce iki kere düşünmeli. Birinci düşüneceği konu ileride bu mali zararı kullanabileceği vergilendirilebilir karı olabilecek mi, ikincisi ise kar edeceği varsayımını destekleyecek donelere sahip mi.

İleride kar etme olasılığım nedir?

Finansal tablolara kullanılmamış mali zararlardan ertelenmiş vergi varlığı kaydedebilmeniz için ileride mali zararı kullanabileceğiniz vergilendirilebilir karınızın oluşacağının kuvvetle muhtemel olması (“more likely than not”) gerekir. Her ne kadar standartlarda bir yüzde verilmese de, bu ihtimalin %50 ve üzeri olması beklenir. Ancak Şirket ne kadar uzun vadeli tahminler ve planlar yaparsa, yanılma payı da o kadar fazla olacaktır. Şirket geçmişte zarar etmişken, “bir anda şaha kalkacağım, paraya para demeyeceğim, bundan sonra hep kar, hep kar, beş yıl boyunca mali zararlarımı vergiden düşeceğim” diyebilir demesine de acaba bu ne kadar gerçekçi ve doğru bir tahmindir. Şirketin “yaparım, ederim” varsayımlarını destekleyecek en önemli kanıtı ileriye dönük yapacağı bütçe ve planlarıdır. Bütçeyi oluştururken olası şirket satın almaları, piyasa şartlarındaki değişimler gibi ileride gerçekleşebilecek şirketin kontrolünde olmayan durumların dikkate alınmaması gerekir. Ancak tüm olumlu ve olumsuz gelişmeler ve değişiklikler plana dahi edilmelidir. Örneğin şirketi zarara uğratan olayın bir defalık, sürekli tekrarlanmayan bir nedenden kaynaklanmış olması, zarardan kurtulmasını sağlayacak yeniden yapılandırmaya gidiyor olması, patent almak ve yeni pazarlara girmek, önemli bir kontrat imzalamak gibi olumlu gelişmeler plana dahil edilirken önemli bir müşteriyi kaybetmek, kullanılmamış birikmiş zararlarımızın son kullanma tarihine kısa bir süre kalması, şirketin sürdürülebilirliği ile ilgili belirsizlik (going concern) gibi olumsuz gelişmeleri de bir köşeye atmamak, onları da bütçeye dahil etmek gerekir.

İçimde kar edeceğime dair güçlü hisler var

Bakalım siz tüm olumlu ve olumsuz gelişmeleri dikkate alarak bir bütçe ve plan oluşturdunuz, “ileri de kar ederim” dediniz de beni inandırabildiniz mi? Kullanılmamış mali zararlarınızı kullanabileceğinizi gösteren iş planları ve bütçelerinizin makul olup, olmadığının değerlendirilmesi gerekir. Kusura bakmayın dost acı söyler! Bunca zaman zarar etmişsiniz, şimdi kar edeceğim diyorsunuz. Hal böyleyken tahminleriniz güçlü hislerinize dayalı değil, ayakları yere sağlam basan dayanaklara oturmalıdır. Şirketin içinde bulunduğu faaliyet kolu da bütçeye benzer paralellikte gelişim gösteriyor mu, elle tutulur bir vergi planlaması yapılmış mı, şirket geçmişte kar ediyordu da beklenmeyen bir durum neticesinde mi zarara uğradı, uzun vadeli müşteri sözleşmesi var mı? Tüm bunlara bakarım haberiniz olsun. Sadece ben baksam dahi neyse ama Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi de, 15 Temmuz tarihinde şirketlere gözdağı niteliğinde ertelenmiş vergi varlığı yazanın aklını alırım demeye getiren, dikkat edilecek hususların altını çizen açıklamada bulundu. 

Duygularımı ifade eden dipnotlar

Finansal tablolara yazdığınız ertelenmiş vergi varlığı ve dolayısıyla ertelenmiş vergi geliri tutarı ne kadar büyük ne kadar çok tahmin ve varsayım içeriyorsa, duygularınızı ifade etmek için dipnotlarda temiz bir sayfa açmanız gerekir. Çekinmeyin burada içinizi dökün. Nasıl kar edeceğiniz ile ilgili planlarınızı, bunu düşünürken dikkate aldığınız olumlu ve olumsuz olayları, birikmiş zararları ne kadar süre kullanabileceğinizi, ertelenmiş vergi varlığı hesaplamadığınız (o kadar da kar edemem canım dediğiniz) birikmiş zararlarınızı, mümkünse tahminlerinizle ilgili değişkenlik analizini (sensitivity analysis) bir bir kağıda dökün, içinizde kalmasın.
Anlayacağınız kullanılmamış birikmiş zararlardan gelir yazmanın dışı beni, içi sizi yakar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar