Global ek parasal genişlemeyi beklerken...

Fatma MELEK
Fatma MELEK PİYASA GÖZÜYLE fatma.melek@akbank.com

 

 

Avrupa Merkez Bankası  (AMB) Başkanı  1-3 yıl vadeli sınırsız tahvil alımı yapacağını açıkladı, alımlar  sterilize edilecek, dolayısıyla tam kapsamlı bir parasal genişlemeye gidilmiyor. Teminat koşulları iyileştirildi. "Finansal piyasaların çok parçalı bir yapıya sahip olduğu veya piyasaların irasyonel korkulardan etkilendiği" durumlarda para politikası işlerliğini kısmen kaybediyor ve euro bölgesinin geneline eşit bir şekilde ulaşamıyor. Dolayısıyla Draghi euroyu korumak ve euro bölgesinin ihtiyaçları için uygun bir para politikasının tahvil alımını gerekli kıldığını belirtmiş idi. Draghi eurodan geri dönüşün olmadığının da altını çizdi. Euro parçalanması riski artık gündemde yok. Ancak bölgedeki toparlanmanın çok yavaş olması bekleniyor.  AMB, 2012 büyüme tahminini  aşağı yönlü -%0.4'e revize etti. Kredi büyümesi de durağan. Kredi büyümesinin sağlanabilmesi için de yüksek seyreden ülke tahvil getirilerinin gerilemesi gerekiyor.

Asya ekonomilerinin üçüncü çeyrekteki görünümü de -Japonya, Kore ve Çin-  özellikle zayıf. Çin PMI'ı Agustos'ta 9 aydır ilk kez düşüş göstererek 50 kritik seviyesinin altına geriledi.  Asya'daki zayıf görünüm sadece Avrupa kaynaklı ihracata değil iç talepte de görülen yavaşlamaya bağlanıyor. Sonuç olarak Asya ülkelerinden de gerektiğinde parasal genişleme gelebileceğini değerlendiriyoruz.

ABD verilerine baktığımızda; ABD'nin ikinci çeyrekte yıllıklandırılmış %1.7 büyüdüğünü görüyoruz. Bu düşük oran işsizliği azaltacak boyutta değil ve ücret artışları üzerinde aşağı yönlü baskı yapıyor. Ayrıca tüketim harcamalarının artması için de yetersiz. Tüketim harcamaları ABD milli gelirinin %70'ini oluşturuyor. Son açıklanan Ağustos  ayı imalat sanayi beklenti endeksi (ISM) 49.6 ve endeks son üç aydır art arda 50'nin altında; beklentiler olumsuz seyrediyor. Cuma günü işsizlik verileri açıklanacak; işsizlik oranında bir iyileşme olmadığı ve piyasa algılamaları düzelmediği takdirde  Fed'in bu ay ya da Ekim'de parasal genişlemeye gitmesini kesinleşmiş olarak değerlendirebiliriz.
Son olarak Türkiye'ye etkileri ve riskler: Global ölçekte likidite bol kalacak ve Türkiye için de bir finansman problemi görünmüyor. TCMB, global belirsizliklerin ve risklerin esnek para politikasını ve enstrüman çeşitliliğini gerektirdiğinin altını çiziyor. Global büyüme görünümünün zayıflaması ve başlıca merkez bankalarının ek parasal genişlemeye gitmelerinin gelişmekte olan ülkeler ve Türkiye için makro finansal riskleri besleyebileceğini belirtiyor. Kısa vadeli sermaye hareketlerindeki artışın hızlı kredi büyümesi ve yerli paradaki değerlenme baskısını artırdığı koşullarda, kısa vadeli faizler düşürülürken, makro ihtiyati yöntemlerle - zorunlu karşılıklar yolu ile- parasal sıkılaştırmaya gidilecek. İlerleyen dönemde faizler kademeli olarak indirilirken, yeni politika aracının-rezerv opsiyon katsayısı  (ROK)-daha etkin kullanılacak.  Enstrüman, TL ve döviz likiditesini yönetmeye yönelik kullanılacak; opsiyon katsayıları gerektiğinde aşağı ve yukarı yönlü ayarlanacak.

Faiz koridorunun daraltılması kredi faizlerinde bir miktar gerilemeyi getirecek olsa da, TCMB kredi artışının sınırlı olmasına - mevduat artış oranı ile dengeli olmasına - özen gösteriyor. Zira mevduat artışı ile uyumlu olmayan hızlı kredi büyümesinin cari işlemler açığını yükselttiğini ve zaten yapısal cari açık problemi olan Türkiye'nin hızlı borçlanmaya dayalı ek bir cari açık probleminin riskleri arttırdığını değerlendiriyor. Diğer taraftan, global ölçekteki yavaşlamadan dolayı %3 seviyesine gerileyebilme olasılığı olan bir yıllık büyüme oranı - diğer pekçok ülkeye kıyasla yüksek bir büyüme oranına işaret etse de - Türkiye için yetersiz. Ayrıca Türkiye büyüme stratejisini yaparken bölgemizdeki istikrarsızlık ve komşular ile olan sorunları göz ardı etmemeli.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
2016 Beklentiler 07 Ocak 2016