İklim değişimi ve mevsim değişimi

Filiz KARAOSMANOĞLU
Filiz KARAOSMANOĞLU SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM filiz@itu.edu.tr

İklim dünyamızın belli bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yıllar ortalamasına dayanan durumu olup, güneşten ısı, ışık alma süresi ve dolayısıyla iklim şartlarına göre farklılık gösteren yılın dört bölümünden her birine mevsim deriz. Dünyamızda genel kabul gören, mevsimlerle uyumlu çok sayıda hava olayı olagelir. İklim değişir, mevsim değişir. Malumunuz iklim doğası gereği değişir. Değişkendir. Yaşam akar gider.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) “Karşılaştırılabilir zaman dilimlerinde gözlenen doğal iklim değişikliklerine ek olarak, doğrudan ya da dolaylı olarak küresel atmosferin bileşimini bozan insan faaliyetleri sonucunda iklimde oluşan değişiklik” şeklinde iklim değişikliğini tanımlamaktadır. Burada belirtilen “insan faaliyetleri” sera gazları artışına neden olurken yerküremizin güneşle etkileşiminde farklılık yaratır. Atmosferyerküre sisteminde mevcut doğal sera gazları olan karbondioksit, su, metan, diazotmonoksit, ozon gibi gazlar güneşten ulaşan kısa dalga ışınımını için geçirgen iken, geri yansıyan uzun dalgalı ışınıma karşı çok daha az geçirgen olup, bu gazların dünyamızdan yansıyan ısı enerjisini tutarak, sera gazsız duruma göreceli daha fazla ısınmasına neden olmasıyla, yerküremizde “Sera Etkisi” oluşur. Sera gazları karbondioksit, metan, diazotmonoksit, klorofl orokarbonlar, hidrofl orokarbonlar, perfl orlu bileşikler, fl orlu eterler ve perfl oropolieterler olup, bu gazlar yerküremizin sera etkisi üzerinde ısı tutma özellikleri, diğer deyişle küresel ısınma potansiyelleri ile etki yaparlar.

Sera gazlarının miktarının artması sonucu atmosferyerküre sistemindeki birikimlerle küresel ortalama sıcaklıklar artar ve iklim değişimi gerçekleşir. Diğer deyişle, yerküredeki yaşamın kaynağı olan bu doğal ısı dengesindeki her değişim, iklim sistemine etki eder ve yaşam döngüsü olumsuz etkilenir. İnsan refah ve konforu için karbon içeren kaynakları kullanırken doğrudan ve dolaylı sera gazları artışına neden olurken, gezegeninin karbon döngüsünü bozar ve iklim değişimi sonuçları (yağış anormallikleri, kuraklık, küresel yüzey ve küresel okyanus sıcaklıklarında artış, deniz seviyesi yükselmesi, kar ve buzulların yitirilmesi, sera gazı karasal yutak alanlarının, orman ve bitki örtüsünün azalması, toprak yönetimi ve arazi kullanımı sorunları gibi) ile kendim ettim, kendim buldum diyerek yaşayıp gidebilir mi? Hayır. Güzelim dünyamız sesini yükseltiyor. Geçen ay, Peru’daki sel felaketi canlar aldı, evler, yuvalar yok oldu. Kolombiya’daki sel can kayıpları ürkütücü. Karbon döngüsünü yönetmek, iklim değişimine dirençli yaşamak gerek. Dünyamız yeni bir iklim rejimine girdi diyoruz. İklim değişimine karşı, küresel ortalama sıcaklık artış sınırının 1.5-2.0oC ile sınırlandırılması hedefl i Paris Anlaşması var. Aralık 2015’ten bugüne zaman hızla geçti. Yapacak çok iş ve düşük karbon ekonomisinde ilerleme için uzun bir yolumuz var. Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) olarak ilk İstanbul Karbon Zirvesi etkinliğimizi Nisan 2014’te gerçekleştirmiş ve BMİDÇS Paris Konferansı (COP21) beklenirken resmi erk, yerel yönetimler, akademi, iş dünyası, sivil toplum kuruluşları ve gençler bir araya gelerek düşük karbon ekonomisi geçişi, küresel ve ülkemiz özelinde gündeme taşımıştık. Bu yıl, 26 Nisan 2017 günü, Kasım 2017 yapılacak Bonn (COP23) Konferansına ilerlerken, Paris (COP21) ve Marakeş (COP22) sonrasını, ülkemizin “Sera Gazı Emisyonları Azaltımı için T.C. Niyet Edilen Ulusal Olarak Belirlenmiş Katkısı” konusunda iş dünyasının konumunu, “Karbon Yönetimi ve Endüstri” oturumunda ise sektör lideri firmalarımızın yöneticilerinden sürdürülebilirlik stratejilerindeki karbon yönetim başarılarını dinleyeceğiz. Sizleri İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde, Uluslararası Emisyon Ticareti Derneği (IETA) desteğinde gerçekleştireceğimiz IV. İstanbul Karbon Zirvemize, Düşük Karbon Kahramanları ile Küçük Karbon Kahramanlarımızı alkışlamaya davet ediyorum. Çünkü her birimizin, her kuruluşun iklim değişimine karşı yapması gerekenler var.

İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu tarafından kaleme alınan Sürdürülebilir Yaşam köşesi, SÜT-D işbirliği ile hazırlanmıştır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Mavi ve kadın 24 Eylül 2019
Yaşamı Solu 11 Haziran 2019
Sade yaşam 12 Şubat 2019