İşlerinde çocuklarını yönetime ortak eden iki dostumla sohbet

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Çocuklarını işyerlerinde yönetime ortak etmiş iki dostumla, onları moralli kılmak için neler yaptıklarını konuştum.Yaşadıkları krizleri nasıl atlattıklarını anlattıklarını, üretimlerini sürdürerek, yeni pazarlar aramak gibi girişimlerde bulunmayı önerdiklerini, aslolanın hayat olduğunu, krizlerin ise gelip geçtiğini söylediklerini anlattılar.

İşlerinde çocuklarına yönetimde yer veren iki dostumla sohbet ettim. Çocuklarının bu dönem haleti ruhiyelerinin ne olduğundan söz ettiler. Tedirginliklerini, korkularını aşmaları için onlara yaşadıkları eski krizleri anlatarak, “Hayatın esas, krizlerin geçici olduğunu, yaşadığımız krizlerden çıkıp yola devam ederek üretimi sürdürdüğümüzü anlatıyoruz” dediklerini söylediler.
Peki kriz karşısında aldıkları önlemler ne olmuş?:

Çok yönlü plastik aparatlar üreten dostum, bu konuyu şöyle yanıtladı:

“Cuma günleri çalışmaya ara verdik. Buna bağlı olarak yemek ve ulaşım gibi masraflardan 160 bin liralık bir tasarruf sağlamış olduk. Ayrıca, peşin ödemeli satışları da artırdık. Çünkü hammadde aldığımız firmalarda bizden peşin ödeme talep ediyorlar. Piyasada sıkışıklık olduğu için daha az satış yapabiliyoruz. Ama başımız çok ağrımıyor. Biraz küçülüp daraldık. Ama bu da geçecektir diye düşünüp, üretimimizi az da olsa sürdürüyoruz. Yönetimde üç yıl önce oğluma yer vermiştim. İlk kez krizle karşılaştığı için moralsiz. Ben iş yaşamımda çok kriz gördüğüm için moralimi bozmadan ona yaşadığımız krizleri ve nasıl çıktığımızı anlatıyorum. Aslolanın hayat ve üretimi sürdürmek olduğunu söyleyerek, moralli kalmasını sağlamaya çalışıyorum. Onun da bu krizleri yaşarken ders çıkarması, deneyim elde etmesi gerektiğini anlatıyorum. İş yaşamının inişli yokuşlu olduğunu söylüyorum.”

İç pazara çalışan ve yakın zamanda ihracat yapmaya da başlayan gıda firması yöneticisi dostumun anlattıkları ise şöyle:

“İki sene önce, yurtdışında eğitimden dönen oğlumu hemen işe soktum. Bir süre önce de genel müdür yaptım. İç pazarda ödeme sıkışıklıklarıyla karşılaşınca tabii biraz tırstı, morali bozuldu. Kendisine hemen ihracatı artıracak yeni çalışmalar yapmasını söyledim. Bir hafta sonra yurtdışından yeni bir müşteri bulduğunu büyük bir sevinçle duyurdu. Keyfi yerine gelmişti. Arada kendisine iş yaşamımda en az 4-5 kriz yaşadığımı, işime odaklanarak yola devam ettiğimi anlattım. O da etkili oldu.”

Sanıyorum işyerlerindeki yeni yöneticileri moralsizlikten kurtaracak, eski krizlerin nasıl aşıldığının aktarılmasının önemli olduğu anlatılanlarla ortaya çıkıyor. İşin özünün işe odaklanırken, ne tür yeni adımlar atmanın gerektiği, hangi fazlalıklardan arınarak tasarruf etmenin yollarının bulunmasının önemi de deneyimli, kriz görmüş iki işadamı dostumun anlattıklarında ortaya çıkıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar