İstanbul Modern, İstanbul'a bir tepeden bakıyor

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK kitap@dunya.com

Beyoğlu’nda, Meşrutiyet Caddesi’nden geçerken uzun yıllardır gözüme çarpan, boş boş durduğu için hayıflandığım bir bina vardı… Merak edip araştırmış, Union Française binası olduğunu öğrenmiştim. 1896 yılında, mimar Alexandre Vallauri tarafından, 19. yüzyılın sonlarında İstanbul toplumsal hayatında önemli bir grup halini alan Fransız kolonisi için lokal olarak düşünülüp inşa edilmişti.

Bizantolog ve sanat tarihçisi. Semavi Eyice, 2013 yılında yayınlanan “Semavi Eyice ile İstanbul’a Dair” adlı kitapta şöyle yazacaktı:

“1871 yılında Beyoğlu’nda büyük bir yangın olmuştu. Bu yangının arkasından İstiklal Caddesi’nde yeni inşaatlar yapıldı. Bunların arasında, İngiltere’deki kulüpleri andıran, ‘Serkl Doryan’ adında bir müessese de vardı. Bu binanın içindeki muhteşem salonlarda, zenginler şömine karşısında briç partileri yaparak ve viskilerini yudumlayarak otururlardı. İkinci bir kulüp binası da, Pera Palace’ın tam karşısındaki Union Française’di. Bu bina hâlâ duruyor ama herhangi bir faaliyeti var mı, bilmiyorum.”

Ne yazık ki 1896’dan sonra da Beyoğlu’nda yangınlar sürecek, Union Française binası da bunlardan iki kez etkilenecekti… İşte bu binaydı sanki kaderine terk edilmiş gibi bekleyen…
Ve nihayet güzel haber, Salı günü akşamı itibariyle yeniden yaşamaya başladı o bina… Çünkü, Türkiye’nin ilk modern ve çağdaş sanat müzesi İstanbul Modern, yeni binası tamamlanana kadar tüm faaliyetlerini orada sürdürecek…

Karaköy’deki 4 numaralı Antrepo’da 14 yıldır koleksiyon ve süreli sergi salonları, fotoğraf galerisi, eğitim ve sosyal programları, kütüphane, sinema, kafe ve mağazasıyla bugüne kadar 7 milyonun üzerinde ziyaretçi ağırlayan İstanbul Modern, 2 ay 10 günlük bir aranın ardından geçici olarak Beyoğlu’na taşındı, İstanbul’a artık bir tepeden bakıyor…

İstanbul Modern’in Galataport sahası içinde yer alan eski binasının yıkımına başlandı. Yeni bina, müzenin kurucu sponsoru Eczacıbaşı Topluluğu ile ana sponsoru Doğuş Holding - Bilgili Holding’in ortaklaşa katkısıyla yapılacak… Mimarı, mimarlık dünyasının en prestijli ödülü kabul edilen Pritzker sahibi Renzo Piano…

Açılış günü ziyaret ettiğim geçici binaya girildiğinde sağda kafe, sol tarafta ise müze dükkânı bulunuyor… İstanbul Modern’in açılış etkinliklerinden biri, çağdaş heykel sanatının özgün ve yenilikçi sanatçılarından Anthony Cragg’in, Ferko’nun sponsorluğunda gerçekleştirilen “İnsan Doğası” başlıklı sergisi.

Açılış günü sabahı düzenlenen basın toplantısında konuşan İstanbul Modern Sanat Müzesi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı sözlerine şöyle başladı:

“Karaköy’deki yeni müze binamız tamamlanana kadar 3 yıllığına taşındığımız Beyoğlu’ndaki geçici mekânımızda heykel sanatının en önemli isimlerinden Anthony Cragg’i ve yapıtlarını açılış sergimizde ağırlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.”

Binanın -1 ve 1. katlarında süren küratörlüğünü İstanbul Modern Genel Direktörü Levent Çalıkoğlu’nun üstlendiği sergide, sanatçının kariyerinin farklı dönemlerini yansıtan yapıtları yer alıyor.

Bir diğer etkinlik koleksiyon sergisi “Şimdinin Peşinde” de geçici binanın iki katına yayılmış durumda… Sergide yer alan 33 sanatçının resim, heykel, yerleştirme, video ve desenlerden oluşan çalışmaları, insanın fiziki çevresiyle kurduğu ilişkinin dinamiklerini konu ediyor.
Müzenin 1 katı, fotoğraf galerisinin koleksiyon sergisine ayrılmış… Küratörlüğünü Demet Yıldız’ın üstlendiği sergide farklı kuşaklardan 6 sanatçının, 1960’lı yıllardan itibaren fotoğraf alanındaki deneysel üretimlerinden 25 çalışma yer alıyor…

Geçici binada sinema da sürüyor… Bu kapsamda 3 Haziran’a kadar Daniel Day-Lewis seçkisi 55 kişilik sinema salonunda sinemaseverlerle buluşuyor. Seçkide, Lewis’in en iyi erkek oyuncu ödülünü aldığı 3 film de gösteriliyor…

Binanın en alt katında depolar, en üstte ise ofisler var… 4’üncü katta sergi salonunun yanı eğitim atölyesi, keşif alanı ve müze kütüphanesine ayrılmış.

İstanbul Modern’in “küçük” bir kopyası olan geçici binanın Beyoğlu’nun kültür-sanat yaşamına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum… Umarım, 3 sene sonunda da orada kültür-sanat etkinlikleri devam eder…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar