“Kömür tüketimi 20-30 yılda sıfırlanabilir”

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

“Büyük kömür tüketicisi ülkelerin kömürü terk etmeleri ve bir kuşak sonra tamamıyla kömürsüz bir ekonomiye sahip olmaları için adil ve düşük maliyetli seçenekler mevcut.”

Bu öneri geçtiğimiz günlerde yayınlanan Kömürsüz Ekonomilere Geçiş Raporu’nda yer alıyor.

Fransız düşünce kuruluşu IDDRI (Sürdürülebilir Kalkınma ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü) ve Birleşik Krallık merkezli araştırma ağı Climate Strategies’in liderliğindeki Coal Transitions (Kömürsüz Ekonomilere Geçiş: Kömürün Geleceği Hakkında Araştırma ve Diyalog) isimli konsorsiyumun açıkladığı rapor, büyük kömür tüketicisi ülkelerin bir kuşak sonra tamamıyla kömürsüz bir ekonomiye sahip olmaları için güvenilir seçeneklerin mevcut olduğunu ortaya koyuyor.

Rapor; Çin, Hindistan, Güney Afrika, Avustralya, Polonya ve Almanya’nın 20 ile 30 yıl içinde kömürü neredeyse tamamıyla sıfırlayabileceğini gösteriyor ve bunun tüketici elektrik fiyatlarında önemli bir artış yaşanmadan gerçekleştirileceğine işaret ediyor.

“Kömür dönüşümlerinin uygulanması: Büyük kömür tüketicisi ekonomilerin vaka incelemelerine ilişkin bilgiler” adlı raporda öne çıkan analizler şöyle:

● Büyük kömür tüketicisi ülkeler tüketici fiyatlarında kayda değer bir artış yaşanmadan, ekonomilerini kömürden arındırabilir ve bunu gerçekleştirirken yeni sanayilere yönelmenin ekonomik ve toplumsal faydalarından yararlanabilirler.

● Küresel ölçekte kömür tüketimindeki düşüş tahmin edilenden önce gerçekleşecek: Kömür talebi 2025 yılından önce düşüşe geçebilir.

● Kömürden çıkış stratejilerinin geliştirilmesi artık her zamankinden daha büyük aciliyet teşkil ediyor, çünkü temel ekonomik ve toplumsal tercihler kömür aleyhine gelişiyor. Avustralya ve Güney Afrika gibi büyük kömür ihracatçılarının küresel kömür talebindeki düşüşe hazırlıksız oldukları gözlemleniyor.

● Sadece Çin’in iç kömür tüketiminde yaşanacak yüzde 5 ile 10 arası düşüş, tek başına Paris Anlaşması hedeflerinin gerçekleştirilmesine yeterli olmasa da, deniz yoluyla yapılan küresel kömür ticaretinin üçte bir oranında azalmasına yol açarak uluslararası piyasalarda kömür fiyatını düşürebilir.

Hedef adil çözümler üretmek

‘Kömürsüz Ekonomilere Geçiş: Kömürün Geleceği Hakkında Araştırma ve Diyalog’ isimli konsorsiyumun amacı kömür tüketiminin geleceğine dair patikaları analiz etmek. Oluşum, Paris Anlaşması hedefleri doğrultusunda kömür tüketiminin 2050’den önce sonlandırılması konusundaki mevcut politikaları değerlendiriyor; ekonomik ve toplumsal açıdan adil çözümler geliştirmek için altı büyük kömür tüketicisi ülkenin (Çin, Hindistan, Güney Afrika, Avustralya, Polonya ve Almanya) araştırma kurumlarıyla birlikte çalışmalar yürütüyor.

IDDRI Koordinatörü Oliver Sartor’un dediği gibi, bu altı ülkede doğru politikaların hayata geçmesi ile, 20 ila 30 yıl içinde kömür tüketiminin sıfırlanması mümkün olabilecek.

Analize göre, küresel ölçekte kömür talebinin 2020’lerin ortasında düşüşe geçeceğini savunan senaryonun gerçekleşme ihtimali çok yüksek. Bu senaryonun gerçekleşmesinde üç temel etken ön plana çıkıyor: Çin ekonomisinin yeniden dengelenmesi; gelişmekte olan ülkelerde hava ve su kalitesi ile su mevcudiyetinin artan siyasi önemi; ve günümüzde elektriğe erişim maliyetinin kömüre kıyasla yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmesinin daha ucuz olması.

Elektriğe erişimi olmayanlara daha ucuz elektrik

Raporda; 2030 itibarıyla elektriğe erişimi olmayan dünya nüfusunun yüzde 70’ine küçük ölçekli yenilenebilir enerji ve depolama çözümleriyle, kömür veya doğalgaza oranla çok daha ucuz elektrik sağlanabileceği gibi yeni araştırma sonuçlarına da yer veriliyor. IDDRI İklim Programı Direktörü Lola Vallejo, “30’dan fazla devlet ve 50’yi aşkın şirket, Kömür Sonrası Elektrik Üretimi İttifakı’yla 2030 itibarıyla elektrik üretiminde kömür kullanımını sıfırlayacaklarını taahhüt etti. Güney Afrika ve Çin gibi gelişmekte olan ülkelerde büyük ölçekte kömür dönüşümüne ilişkin politikaların tarafl arca tartışılmaya başlandığı bu süreçte, ülkelerin 2020 yılında Paris Anlaşması çerçevesinde sunacakları Ulusal Katkı Niyet Beyanı revizyonu sırasında kömürün kademeli sonlandırılması planlarını netleştirmesi gerekiyor” diyor. İklim Stratejileri Direktörü Andrzej Blachowicz ise adil dönüşüm için genç ve nitelikli iş gücüne yönelik ihtiyacın her zamankinden fazla olduğunu söylüyor. Çünkü gerçek olan şu ki, gerçek ve adil bir değişim için, sürdürülebilir bir dünya inşa edecek yenilikçi beyinler gerekiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar