Milli uçak ve denizaltı beklerken ilk yerli termosu Urfa üretti

Kerim ÜLKER
Kerim ÜLKER Perde Arkası kerim.ulker@dunya.com

Enerji zengini Körfez ülkeleriyle limoniyiz. Büyümekte olan Kuzey Afrika ile ilişkiler pek sıcak değil. ABD ile geçen yıldan bu yana devam eden gerilim hala dinmiş değil. Rusya ile gelgitli ilişkiler Suriye'nin geleceğine bağlı. Böyle bir havada ihracat yapmak cesaret istiyor. İşte bu fikirlerle başladı İstanbul Demir ve Demir dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Başkanı Tahsin Öztiryaki ile sohbetimiz.

Bu yıl 71'incisi düzenlenen dünyanın en büyük organizasyonlarından Uluslararası Mutfak Eşyaları, Ev Dekorasyonu, Züccaciye, Aksesuar ve Hediyelik Eşya Fuarı yani kısa adıyla 'Ambiente 2019' fuarında konuştuğumuz Öztiryaki, önce bize birkaç bilgi veriyor. Türkiye'nin Çin, Hindistan ve İtalya'dan sonra en fazla katılım sağlayan ülke olduğunu anlatan Öztiryaki'nin verdiği bilgilere göre 100 tanesi bireysel, 65 tanesi de milli olmak üzere 165 Türk firması Ambiente'de.

3.5 milyar dolarlık cari fazla veriyor

Mutfak eşyaları sektörü oldukça ilginç verilere sahip. Geçtiğimiz yıl yapılan ihracat 4.5 milyar dolar. İthalat ise 1 milyar dolar seviyesinde. Öztiryaki, "Sektörümüz 2018'de 3.5 milyar dolar dış ticaret fazlası sağladı"diyor. Öztiryaki bir yandan ihracattaki artışı anlatırken bir yandan da ithalatı düşürmeye çalıştıklarını da vurguluyor. İşte o zaman ilginç bir bilgi alıyorum Öztiryaki'den: "Türkiye ilk kez kendi termosunu üretti."

Düşünsenize, milli gemi, uçak, helikopter, tank için plan ve projelerimiz var ama hala "yerli malı termos" üretmiş değiliz. Öztiryaki bizi Termosan Çelik'in kurucu ortağı Mehmet Dinçkök ile tanıştırıyor. İlk yerli termosu üreten şirket Termosan.

1 yılda ithalat 4'te 1 oranında azaldı

2016 yılında Şanlıurfa'da termos üretmeye karar verdiklerini söyleyen Dinçkök, Türkiye'nin yaklaşık 20 milyon adet termos ithal ettiğini ve kendilerinin de bu açığı kapamaya talip olduklarını ifade ediyor ve şu bilgileri veriyor: "Ortaklarım 25 yıldır bu işin Uzak Doğu'dan ithalatını yapıyorlardı. Ülkemizde bu anlamda boşluk vardı. Taşın altına eli koymak bize nasip oldu. 3 ortağız ve hepimiz işin mutfağından yetiştik. Şanlıurfa'da 15 milyon dolarlık 42 bin metrekarelik alanda üretim yapıyoruz."

2 yıl önce kurulan Urfalı termos üreticisi Dinçkök, yakın zamanda ihracata başlayacaklarını ifade ediyor ve ekliyor: "Tahsin Başkan olmasa ufkumuz açılmazdı. Bizi sürekli teşvik etti. Umarım Çin'in termostaki payını biz alırız."

Türkiye'nin 2017'de 19.5 milyon dolarlık termos ithal etmiş. 2018'de bu rakam 13 milyon dolara gerilemiş. Bunda Urfa'daki üretimin payı büyük.

Öztiryaki: Latin Amerika ve Orta Afriya'ya odaklanmalıyız

Tahsin Öztiryaki ile konuşurken konu asıl meseleye, yeni pazarlara geliyor. Öztiryaki, "Mısır'da şu sıralar çok güçlüyüz. Ürdün ve Cezayir'le bazı problemleri çözmemiz gerekiyor. Amerika kıtasının önemli pazarlarımızdan birisi olmasını istiyoruz. Hindistan'da daha güçlü hale gelebiliriz. Afrika'da güvenilir bir ülke olduk. Latin Amerika ve Orta Afrika bizim için önemli bir alan" diyor.

Fuarı değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Adil Pelister de konuyu farklılaşmaya getiriyor. Pelister, Küresel rekabetin arttığı günümüzde en yeni ürünler ve markalar tasarımlarıyla ön plana çıkıyor. Uluslararası fuarlar, Türk firmalarımızın da kendi markalarını tanıtabilmesi, yeni ürünleri, teknolojileri öğrenebilmesi açısından çok büyük bir fırsat sunuyor" diye konuşuyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar