OECD’de enflasyon birincisiyiz

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

Makro iktisat kuramında enflasyon ve işsizlik, üzerine kafa yorulan konuların başında geliyor. Aslında her ikisi de sonuç değişkeni ve birlikte irdelenmeli. Kavramlar arasındaki bu ilişkiyi modele döken 1958 yılında Phillips oldu. Phillips’in makalesinden yola çıkılarak  işsizlik ile enflasyon arasında bir değiş tokuş olduğu (Negatif eğimli Phillips eğrisi) Lipsey ve Solow tarafından ortaya kondu. Model 1970’lere kadar işledi. Hükümetlere kimi zaman işsizliği, kimi zamanda enflasyonu tercih ettiler. Ancak petrol krizi sonrasında başta Avrupa ülkeleri olmak birçok ülkede, enflasyon ve işsizlik birlikte yaşanmaya başladı. Bu durum Keynesyen kökenli Phillips modelini çöpe gönderdi. 

Yıllardır kenarda kalan M. Friedman  ve onun parasalcı takipçileri Phillips yaklaşımına darbe vurdular. Şunu söylüyorlardı: Phillips eğrisi kısa dönemde işleyebilir, ancak uzun dönemde ekonomik birimler (basit dille halk) beklentilerini ayarlarlar (uyarlanabilir), hükümetlerin müdahalesi ile oluşan enflasyon ve işsizlik arasındaki değiş tokuşu çözerler ve ekonomi programlarını boşa çıkartırlar. Sonuçta da enflasyon ve işsizlik birlikte ortaya çıkar, buna da stagflasyon denir. Dolayısıyla hükümetler ekonomiye müdahale etmesinler. 

Bu görüşten yola çıkılarak uygulanan iktisat politikaları 1980’li yıllarda ABD, Avrupa ülkeleri enflasyon sorunun aşılmasını sağladı. İktisatçılar  kuramsal temelin özünden ayrılmadan yeni para politikası uygulamaları da geliştirdiler. Enflasyon hedeflemesi de böyle ortaya çıktı, Türkiye’nin de içinde bulunduğu otuzu aşkın ülkede kendine uygulama alanı buldu.

Enflasyon oranı Türkiye için Nisan 2015, diğer ülkeler için Mart 2015, işsizlik ve istihdam oranı Türkiye için Ocak 2015 dönemi,  işsizlik oranı diğer ülkeler için Şubat 2015 dönemi , istihdam verisi 2014 yılı ortalamasıdır.
2007/2008 krizinde Phillips yaklaşımı kısmen işledi, enflasyon düşerken, işsizlik arttı. Monetarist temelli iktisat politikası uygulayanlar doğal yollarla (fiyat mekanizması)  sorunun çözülemediğini, tehlikenin uzun döneme yayılacağı işaretlerinin güçlendiğini görünce, yeniden Keynesyen politikalara yöneldiler, ABD bu politikalarda öncü oldu ve kısmen krizi aştı. Ancak uzun dönem sonuçlarını henüz görmedik, bekliyoruz. 

OECD ülkelerinin iktisat politikalarında farklılaşmalar oldu, ancak temel dayanak aynı kaldı. Buna rağmen OECD içindeki bazı ülkeler enflasyon konusunda ortalamadan ciddi ölçüde saptılar. Enflasyonda Türkiye, Meksika ve Şili  ayrışan ülkeler oldular.  Türkiye bu üç ülkeden de ayrışmakta. Çünkü yüksek enflasyonun yanında yüksek işsizlik ve düşük istihdam oranlarına sahip. 
Neden? Yanıt biraz uzun.

Türkiye’deki farklılaşmanın nedenini enflasyon hedeflemesi bağlamında haftaya ele alalım.  
 

colak-003.png

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019