Patent ne değildir?

Gizem DİLAN ÖZMEN
Gizem DİLAN ÖZMEN Marka&Patent

“Adıyaman çiğ köftesi, Ödemiş kestanesi patent aldı”dan, “İzmirli tasarımcı, mobilyalarına patent almayı düşünüyor” ve “Sivaslı fırıncılar kayık pideye patent almak istiyor” a kadar örneklenebilecek yayımlanmış haberlere baktığımızda Türkiye’de ne kadar da yaygın ve sevilen bir ifade olduğunu görüyoruz “patent” kelimesinin. Çoğu zaman “tescil etmek” veya “belge almak” yerine kullanılır oldu halk tarafından. Aynı yapıştırıcı yerine “uhu” peçete yerine “selpak” kelimelerinin kullanması gibi. Öyle ise nedir bu “patent”, yiyeceklere “patent alınır mı”, “neye patent alınır” şeklindeki kavram kargaşalarına gelin bir açıklık getirelim.

Öncelikle hangi unsurlar hangi belge ile korunur kısaca değinelim.

Firmanızın logosu ve/veya firmanıza koyduğunuz isim “marka tescili” ile korunabilir.
Kurduğunuz firma için bir web sitesi yaptıracaksınız, “alan adı tescili” yaptırmanız gerekir.

Kurduğunuz bu firmada şişe üretiyorsunuz diyelim, farklı bir şişe tasarımı yaptınız, şişenin dış görüntüsü için “tasarım tescili başvurusu” yapabilirsiniz.

Şişe üretim tesisinizde üretimi hızlandıran, yaşadığınız teknik problemi çözen bir üretim yöntemi buldunuz, o zaman buluş iddianız var demektir ve “patent” başvurusu yapabilirsiniz.

Yapabilirsiniz derken yanlış anlaşılmasın “başvuru” yapmak demek sürecin olumlu sonuçlanması anlamına gelmiyor. Başvuru uzun soluklu bir süreç özellikle de patentte. Yani başvuru yapmak belge aldığınız anlamına gelmese de ürününüzü başvuru ile birlikte koruma altına almaya başlayabiliyorsunuz.

Gelelim yiyeceklerle ilgili her gün çıkan haberlere. Adıyaman’ın çiğköftesi, Adana’nın kebabı, Afyon’un kaymağı, Akçaabat’ın köftesi, Ankara’nın simidi, Erzincan’ın tulumu gibi coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre veya bölgeden kaynaklanan üretimi bu bölge sınırlarında gerçekleşen ürünler için “coğrafi işaret” başvurusu yapılabiliyor. Peki nedir bu başvurunun amacı. Ürüne pazarlama gücü katıp, ürünün gerçek üreticilerini koruyarak kırsal kalkınmaya aracılık etmek ve ülke ekonomisine katkı sağlamak amaçlardan biri. Ayrıca bu koruma ile sahte üretimlerin engellenmesi mümkün olduğundan, ürünün gerçek üreticisinin yaşayabileceği olası kazanç kayıpları da önlenmiş oluyor.

Her ne kadar yayınlanan popüler haberler yiyecekler ile ilgili olduğundan bu korumanın yalnızca yiyeceklere özgü olduğu düşünülse de aslında Hatay ipeği’ne, Hereke yün ipek halısına, Sakarya süpürgesi ve buna benzer ürünlere de başvuru yapılmış ve başvurular tescille sonuçlanmıştır. Arzu edenler bütün bu başvuruları Türk Patent ve Marka Kurumu’nun internet sitesinde yayımlanan Coğrafi İşaretler ile ilgili bültenden inceleyebilir.

Bahsedilen koruma türlerinin detaylarını bilmek, başvuruları yapmak ve sürecin belge ile sonuçlanması için ise maalesef yeterli değil. Başvurular Türk Patent ve Marka Kurumu’na yapılsa da başvuru öncesinde yapılacak yönlendirmeler ve profesyonel çalışmalarla firmaların veya kişilerin gereksiz yere harcama yapması bir nebze de olsa önlenebiliyor. Dolayısı ile bu tarz işlerin firmaların kendileri tarafından yapılması bazı riskler içerebileceğinden başvuru yapmadan önce patent ve marka vekillerinden danışmanlık almak işlerin sağlıklı yürümesi için önerilen bir yoldur. Hatta AR-GE faaliyetlerini aktif yürüten, AR-GE merkezine sahip firmalar bu tarz işler için hem vekil danışmanlığından yararlanıp hem de kendi bünyelerinde birim kurmak yoluna gidebiliyorlar.

Ülkemizdeki bu alandaki bilinç düzeyinin yükselmesi için herkesin bu kavramlara biraz olsun aşina olması ve kavramları yerinde kullanması önem arz ediyor. Bu amaçla tüm kesimlere hitap edebilmesi nedeni ile medya kuruluşlarına büyük iş düşmekte. Biz patent ve marka vekilleri ise toplumu bilinçlendirmek amacı ile gerek sivil toplum kuruluşları bünyesindeki çalışmalarla gerekse çocukluktan kavramların oturmasını sağlayabilmek amacı ile okullarda yapılan gönüllü projelerle bu sürece destek vermeye devam ediyor olacağız.


GİZEM DİLAN ÖZMEN
Ankara Patent Bürosu’nda 2005 yılından beri görev yapan Gizem Dilan Özmen, Ankara Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunudur. Mezuniyet sonrası Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, Dış Ticaret Müsteşarlığı gibi kurumlarda staj yaptıktan sonra inşaat sektöründe satış alanında bir buçuk sene çalışmıştır. 2011 senesinden itibaren birim ve 2013 yılından beri bölüm yöneticiliği yapmaktadır. Yurt içi, yurt dışı müvekkillerin patent ve tasarım süreçlerinde danışmanlık ve patent teşviklerinde yönlendirme yapılması, yeni bitki türlerinin Türkiye’de korunması konularında uzmanlaşmıştır. Aselsan, TAI, Kalkınma Ajansı gibi kuruluşlarda patent ve endüstriyel tasarım eğitimleri vermiştir. AIPPI üyesi olup, Mevzuat Çalışma Grubu’nda faaliyet göstermektedir. Patent ve Marka Vekilidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar