Piyasalara bayram hediyesi…

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI sgurleyen@isyatirim.com.tr

Dünya ekonomisinde ve piyasalarda aşağı yönlü riskler artıyor. ABD ve Çin arasındaki dış ticaret savaşı, ABD’nin Huawei şirketine yaptırımları ve Çin’in ABD’ye ender maden ihracatını azaltarak misilleme yapacağı açıklaması ile bir üst boyuta taşındı. 

ABD’nin yaptırımları Çin ile sınırlı değil. Başkan Trump döneminde uluslararası anlaşmalara uymayan ve giderek daha tehditkar olan bir ABD dış politikası görüyoruz. İran’a ve Venezuela’ya petrol ambargosu, Meksika’ya ilave gümrük vergileri, Türkiye’ye Rusya’dan S400 hava savunma sistemi alımı nedeniyle yaptırım tehdidi bunun son örnekleri.

Piyasalar giderek yükselen korumacı ve müdahaleci ABD tehdidini tam olarak fiyatlamıyor. Fed’in faiz artırım döngüsünü durdurması ve işler kötüye giderse olası bir faiz indirimine kapıyı açması piyasalardaki satışları sınırlıyor.

Mayıs ayında dünya borsalarında %7 civarındaki gerilemeye rağmen, sene başından beri bakıldığında gelişmiş piyasalarda %9, gelişmekte olan piyasalarda %3 getiri görülüyor. Altın, dolar, yen, frank gibi yatırım araçlarındaki kazançlar halen sınırlı boyutta.

Çin’in yavaşlamasından olumsuz etkilenen Kore, Endonezya, Malezya gibi Asya ülkeleri, bakır fiyatlarındaki sert düşüşün vurduğu Şili ve ABD yaptırımı altındaki Türkiye dışında çoğu gelişmekte olan piyasa sene başından beri pozitif bir getiri sağladı.

Türkiye varlıklarında son beş yıldır dünya piyasalarından bağımsız kötü bir performans görülüyor. MSCI Türkiye ortalama yıllık %17 dolar bazında kayıpla Yunanistan’dan sonra en kötü performans gösteren gelişmekte olan hisse senedi endeksi oldu.

Türkiye varlıklarındaki tenzili rütbenin altında üç temel gerekçe yatıyor: (i) Son beş yılda yaşanan yedi seçim yüzünden siyasetin ekonominin önüne geçmesi; (ii) Ortadoğu politikasına karşı çıkmamız nedeniyle ABD’nin iktisadi ve siyasi yaptırım tehdidi; (iii) Yaşanan içsel ve dışsal şoklara karşı piyasa dışı yöntemlere baş vurulması nedeniyle güvenin zedelenmesi.

Ümitlenmek için henüz erken ama son 10 günde Borsa İstanbul’da adeta bir bayram havası hakim. S400 alımı konusunda ABD ile anlaşmaya varıldığı spekülasyonu ve Bireysel Emeklilik Sistemindeki standart fonlara ve devlet katkısı ile hisse alma imkanı tanınması üzerine ve ile MSCI Türkiye son yedi işlem gününde Mayıs ayındaki kaybının %80’inden fazlasını geri aldı.
Küresel piyasalarda artan risklere rağmen Borsa İstanbul pozitif ayrışmaya devam edebilir. Seçimleri geride bırakan Ak Parti ekonomiyi yeniden siyasetin önüne koyar ve piyasa dostu politikacılarla yatırımcıların güvenini kazanır ve ABD ile makul bir uzlaşmaya varırsa Türkiye varlıklarında kalıcı ve güçlü bir yükselişin önü açılır.

Bu senaryonun gerçekleşeceğine dair elimizde henüz çok sınırlı ipucu var. Ama piyasaların güzelliği buradan geliyor. Mucizelere inananlar haklı çıkarsa olağanüstü getiriler elde ediyor. Haksız çıkanlar ise kaybedenler kulübündeki yerini alıyor.

Bayramınızı içten dileklerimle kutlar, sevdiklerinizle birlikte piyasalardan uzak mutlu ve huzurlu bir bayram geçirmenizi dilerim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Petrol şoku sonrası… 23 Eylül 2019
Ağlatma beni Arjantin… 02 Eylül 2019
Emin liman aranıyor… 26 Ağustos 2019