Salınımın getirisi…
Üretim yatırımlarına, beklentiler yön verir…
* * *
Merkez Bankası’nın makro hedefleri, para politikası araçlarını kullanması ve gerçekleşmeler, beklentileri şekillendirenler arasında önceliklidir…
* * *
Karmaşık görünür ama ekonomi bu kadar basittir…
* * *
Hedeften sapmalar, üreticileri endişelendirir…
Artan endişe, verimliliği düşürür…
Verimlilikteki düşüş, hedeften sapmaları büyütür…
Bu sonuç, üreticiyi, sermayesini değerlendireceği farklı arayışlara yönlendirir…
* * *
Birbirini tetikleyen/büyüten bu döngü, verimli bir yatırım ikliminin de;
Verimsiz bir yatırım ikliminin de temeline harç olabilir…
* * *
Beklentiler bu kadar önemliyken…
“Dövizde ihtiyaç dışı alımlar 8.30-8.50 bandında başladı…” diyenlerimiz;
“Dövizde ihtiyaç dışı alımlar 9.50-10 bandında başladı…” diyenlerimiz;
“Dövizde ihtiyaç dışı alımlar 11.50-12.50 bandında başladı…” diyenlerimiz varken…
* * *
Üretimi sürdürmek isteyenlerimiz:
“Dolar kuru 9.50’ye düşecek” diyenlerimiz ile,
“Dolar kuru 22 TL’ye yükselecek…” diyenlerimiz;
Hatta…
“Dolar kuru, müdahalenin yoğun olduğu 6.85 TL seviyesini görür” diyenlerimiz ile,
“Dolar kuru, 29 TL’yi aşar” diyenlerimiz arasında kalmışken…
* * *
Politika faizi düşürülünce, faizin düşmesini bekleyenlerimiz;
Bu adımla iç ve dış borçlanma faizlerinin yükseldiğini/yükseleceğini söyleyenlerimizin hangisinin haklı olduğunu, yaşananlardan değil, yaşayarak öğrenmeye mecburken…
VELHASIL…
Bu veriler ışığında:
- Yatırım/üretim/ihracat/istihdam artar…
- Endişe düşer…
- Verimlilik artar…
- Sermayeyi korumanın/artırmanın tek yolunun reel üretim ekonomisi olduğu anlaşılır…
- …