Yine KOBİ’ler: Dışarıdan bakanlar (III)

Osman Ata ATAÇ
Osman Ata ATAÇ İŞLETMECİLİK SOHBETLERİ oaatac@gmail.com

Geçtiğimiz iki hafta bir yayından bahsetmiştim. SME Competitiveness Outlook 2016 başlıklı bu yayın bir çok ülkenin bu arada Türkiye’nin KOBİ rekabet gücünü anlatıyordu. Bu hafta anılan raporu irdelemeye Türkiye işletmelerin yakın çevrelerinin ve işletmelerin değerlendirmelerine bakarak son vermek istiyorum. Rakamlara değinmeden önce geçen yazılarımda yaptığım bir kaç uyarıyı tekrar etmek istiyorum.(1) Rapor rekabet gücünün ne olduğunu tanımlamadığı için bu tablolarda olan özelliklerin ‘rekabetçilik’ açısından ne anlama geldiklerini söylemesi zor; (2) Özelliklerin birbirlerinden etkilenmediğini söylemek olanaklı değil. Bu nedenle tablolardaki özelliklerin birbirlerine olan bağımlılıklarını irdelemeden değerlendirilmesi yanlış olur; (3) Veriler ülkelerin özgün istatistik verilerinden ve işletme yöneticileriyle yapılan mülakatlardan alınmış. Ülkelerin istatistik verilerinin ve anket çalışmalarının güvenilirlikleri de düşünülmeli. Bu sakıncalara rağmen rapor otuz beş kadar ülkeyi karşılaştırıyor. Hatasıyla sevabıyla aynı yöntem kullanılarak sıralama yapıldığı için bir ülkenin nerede olduğunun irdelenmesinden önemli dersler çıkarılabilir. Raporu size aktarmamın nedeni de bu.

Amaç kıyaslama olunca kiminle kıyaslandığınız önemli oluyor tabi. Rapor Türkiye dışında 34 ülkeyi kapsamış1. Listeye bakınca bu ülkeler arasında liste başı olmamak bizim için oldukça düşündürücü olmalı diye düşünmeden edemiyorum. Otuz dört ülke arasında ihracat yolu ile kalkınmada başta gelen Çin hariç yarım yamalak bile olsa sanayileşmiş bir tane ülke yok. Bu ülkeler arasında ilk sıralarda yer alamamak daha yapacak çok işimiz olduğunu gösteriyor. Hele kendine has sosyalist-kapitalist bir rejim izleyen Çin KOBİ’leriyle bizimkileri karşılaştırınca durumun hiç de iyi olmadığı açıkça görülüyor. Aşağıdaki tablolarda Türkiye ve Çin’e ilişkin rakamları yan yana verdim.

Siz güçlü ülkeler arasında sayılmak için gereken 84’lük skoru hiç bir alanda tutturamamış olmamızı, Çin’in hemen her konuda bizden yüksek puan tutturduğunu, onların bir çok skoru ‘güçlü’ sayılan 84’ün üstünde olduğu halde bizim bu skora hiç ulaşamadığımızı da fark edeceksiniz. Bizim Çin’i geçtiğimiz tek konu ‘Sabit sermayenin bankalar tarafından finanse edilen kısmı”. Bu bizde 82 Çin’de 5. Bu iyi mi kötü mü onu bankalara borcu olan KOBİ’lere sormak lazım. Eğer sabit sermayenizi dolarla finanse ettinizse Allah kolaylık versin.

Tablolara özellikle bu işlerle uğraşmak için kurulan veya KOBİ’lerin rekabet güçlerinin arttırılmasını kendilerine iş ve konu edinenlerin şöyle bir bakmasında yarar var. Çin’de yöneticilerin deneyim seviyesi 35 bizde 64 çıkmış. Onun için herhalde yönetici eğitimine harcanan emek skoru bizde 25 iken onlarda 78. Ne diyelim onlar öğreniyorlar biz zaten biliyoruz zahir.

Sağlıcakla kalın


Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Teknokrat-Politikacı 30 Ekim 2019
Strateji mi? 23 Ekim 2019
Tenkisat 16 Ekim 2019
Kasvetli ilim 02 Ekim 2019
Zombiler 25 Eylül 2019
Yeni Bull 18 Eylül 2019
Bull 11 Eylül 2019
Neden olmuyor? 04 Eylül 2019
Olmayacak duaya... 28 Ağustos 2019