Başbakan: KGF’yi kalıcı hale getiriyoruz

Başbakan Yıldırım, “KGF mekanizması başlangıçta o mevzi nakit sıkışıklığının giderilmesi için 2017’nin başında ortaya konan bir tedbir olarak öngörülmüştü. Aldığımız yeni karara göre, bunu rotatif hale getiriyoruz. Mütemadi yapıyoruz” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başbakan Binali Yıldırım, piyasada nakit sıkışıklığının giderilmesi için 2017 yılı başında ortaya konulan Kredi Garanti Fonu (KGF) mekanizmasının sürekli hale getirileceğini bildirdi. Başbakan Binali Yıldırım’ın, Eximbank’ın ev sahipliğinde düzenlenen 8’nci Aman Union Yıllık Toplantısı’nda yaptığı konuşmada KGF ile ilgili yaptığı konuşmanın ardından, BIST’ın rekor seviyede yükselerek günü 113 bin puanın üzerinde kapatması dikkat çekti.

Geçen yıl yaşanan darbe girişimi ve hemen ardından gelişen piyasalardaki döviz dalgalanmalarıyla birlikte ekonominin son çeyrekte yüzde 4 oranında küçüldüğünü hatırlatan Başbakan Yıldırım, alınan hızlı kararlar ve tedbirler sayesinde olumsuzluğun giderildiğini, 2017’nin ilk yarısında yüzde 5’in üzerinde büyüme sağlandığını aktardı.

Türkiye’nin bu büyüme oranıyla Çin ve Hindistan’dan sonra küresel anlamda en yüksek büyüme sağlayan ülke olduğunun altını çizen Binali Yıldırım, “Bu nasıl başarıldı? 4 aylık zaman diliminde bu noktaya nasıl gelindi burası önemlidir. Buraya gelmemizin arkasındaki en önemli sebeplerden bir tanesi zamanın ruhunu iyi okumaktan geçiyor. Sektörün, ekonominin ihtiyacı olan kararları eğer zaman kaybetmeden alırsanız, yerine getirirseniz, hasarı küçültürsünüz. Bazen bir gün, bir saat geç kaldığınız karar, telafisi imkansız bir tahribata dönüşebilir” dedi.

350 bin işletmeye 220 milyar lira kaynak aktarıldı

Özellikle Kredi Garanti Fonu’nun devreye alınarak reel sektörün kredilendirilmesi konusunda büyük rahatlık sağlandığını dile getiren Binali Yıldırım, yaklaşık 350 bin işletmeye 220 milyar lira civarında bir kaynak aktarıldığını, böylece piyasalardaki nakit sıkıntısının büyük ölçüde giderildiğini belirtti.

KGF ile ilgili önemli bir karar daha aldıklarına değinen Binali Yıldırım, “Bu Kredi Garanti Fonu mekanizması başlangıçta o mevzi nakit sıkışıklığının giderilmesi için 2017’nin başında ortaya konan bir tedbir olarak öngörülmüştü. Aldığımız yeni karara göre, bunu rotatif hale getiriyoruz. Mütemadi yapıyoruz” diye konuştu. Yıldırım, bundan sonra Kredi Garanti Fonu’nun sürekli olarak dönen kredilerde kullanmak suretiyle piyasaya, işletmelere, üretim yapan firmalara kaynak temin etmeye devam edeceğini söyledi.

Verilen bu destekle birlikte, ekonomideki büyüme, canlanma, üretim, ihracat, istihdamın süreklilik kazanacağına vurgu yapan Başbakan Yıldırım, bu kararın alınması aşamasında uygulanan sıkı para politikasının sıkıntıya gireceğine yönelik çekincelerini paylaşanlar olduğuna dikkat çekti. Kendisinin bu görüşe katılmadığını dile getiren Binali Yıldırım, zamanın kendisini haklı çıkardığını belirtti.

Takibe düşen alacaklarda önemli bir azalma var

Kredi Garanti Fonu’nun devreye girmesinden sonra, bankacılık sisteminde takibe düşen alacaklarda önemli miktarda azalma olduğuna işaret eden Yıldırım, yüzde 3.3 olan risk oranının yüzde 2.8’e gerilediğine değindi ve “Demek ki bizim işletmelerimiz, bizim üreticilerimiz sorumluluklarının farkında, kaynak akışı devam ettikçe daha fazla üretmeye, daha fazla katma değer sağlamak için ellerinden geleni yapıyorlar” şeklinde konuştu. Türkiye ekonomisinin özellikle son 15 yılda ciddi bir ivme yakaladığını kaydeden Yıldırım, bunu ekonomide alınan radikal kararlar, dünya piyasalarıyla, İslam ülkeleri ve Afrika ile yürütülen yakın işbirliğine bağladı. Böylece ekonominin üç kat büyüme başarısı yakaladığının altını çizen Binali Yıldırım, ticaret rakamlarından da bunun rahatlıkla görülebildiğini, 2002’de 36 milyar dolar olan ihracatın, 155 milyar dolara kadar yükseldiğini söyledi.

Bu süreçte ihracatçı firma sayısının da 2 katın üzerine çıktığını vurgulayan Başbakan Yıldırım, ihracatçının finansmana erişim imkanının arttırıldığını, Eximbank’ın sermayesinin de üç kat arttırıldığını bildirdi.