Ekonomik büyümeyi KGF tetikledi

OSB başkanları, KGF ile ipoteğe dayalı kredi mekanizmasının geride kalmasının sevindirici olduğunu söylediler.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Türkiye ekonomisinin ve üretimin can damarı OSB’ler, Kredi Garanti Fonu desteklerini değerlendirmeye devam ediyor. Yaşanan ekonomik büyüme başarısının KGF mekanizmasıyla tetiklendiğini belirten OSB başkanları, bu desteğin aynı zamanda KOBİ’lerin yenilikçi faaliyetlerine de katkı sağladığının altını çizdiler. Başkanlar, KGF ile aynı zamanda ipoteğe dayalı kredi mekanizmasının da artık geride kalmasının sevindirici olduğunu dile getirdiler.

Adana OSB Başkanı Bekir Sütçü:
KGF büyümede itici bir unsur haline geldi

Ekonomik hayatın içinde özellikle KOBİ’ler için kredi kavramının önemli bir unsur olduğunu belirten Adana OSB Başkanı Bekir Sütçü, Türkiye’deki firmaların yüzde 80’ini oluş - turan KOBİ ’ler için kredi olanaklarının bulunmasının büyümeleri açısından önemli bir avantaj olduğunu vurguladı. Özellikle Kasım 2000 ve Ş ubat 2001 ekonomik krizlerinden sonra, bankalar ve kredi kuruluş larının, kredi kullanım olanaklarını daha da güçleş tirdiğini kaydeden Sütçü, “Bu durum KOBİ ’leri olumsuz olarak etkilemiş tir. Bu nedenle yeniden yapılandırılan Kredi Garanti Fonu’nun (KGF), sağladığı finansman imkanları başta KOBİ’ler olmak üzere, birçok firmaya güç sağlamıştır” dedi.

“KGF desteği KOBİ’lerimize güç verdi”

KGF’nin, küçük ve orta ölçekli işletmeler için sağladığı kefaletle bu işletmelere destek vermekte olduğunu aktaran Sütçü, KOBİ’lerin yatırımlarının ve işletmelerinin finansmanında banka kredisi kullanmalarını mümkün hale getirdiğini söyledi. Sütçü, küreselleşen dünyada rekabet koşullarının her geçen gün arttığını belirterek, “Bu koşullarda ihracatta söz sahibi olmanın yolu da inovasyon ve Ar- Ge çalışmalarından geçiyor. Bunların yapılabilmesi için de finansmana ihtiyaç duyuluyor. Oysa yeni ve küçük işletmelerin banka kredisine ulaşması çok güçlü bir teminatı gerekli kılmakta. KOBİ’lerin uzun vadeli kredi kullanmalarında da bankaca talep edilen yüksek teminatlar önemli bir engel olarak ortaya çıkmaktaydı. İşte böyle bir tabloda KGF’nin varlığı KOBİ’lerimize güç verdi” diye konuştu.

KGF’nin, KOBİ’lere verdiği kefalet ve üstlendiği risk ile, bu işletmelerin daha çok banka kredisi kullanabilmelerini sağladığını kaydeden Adana OSB Başkanı Bekir Sütçü, uzun vadeli ve uygun maliyetli kredilerden küçük işletmelerin de yararlanmasının mümkün hale getirildiğini aktardı. Bu sayede girişimciliğin teşvik edildiğini vurgulayan Sütçü, “KOBİ’ler lehine ek bir kredilendirme yaratılarak ekonomik büyüme ve kalkınmaya katkı sağlandı” dedi.

“Destekler sürekli olmalı”

Başarı vadeden genç ve yaratıcı girişimcilerle, küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyüme ve gelişmelerine KGF’nin ciddi bir destek sağladığını belirten Sütçü, KGF’nin iyi iş fikirlerinin önündeki teminat yetersizliği engelini de ortadan kaldırdığını kaydetti. Banka kredisi olanaklarına, büyük işletmeler kadar kolay ulaşamayan küçük işletmelerin teminat problemininin, KGF kefaleti ile giderildiğini vurgulayan Sütçü, “Bilindiği gibi ülkemiz zor dönemlerden geçti. Halen sınırlarımızdaki sorunlar devam ediyor. Böyle bir ortamda ülkemizde büyüme hedefl eri ve ekonomik göstergeler olumlu bir grafik çiziyor. Elbette bunlar kendiliğinden olmuyor. Hükümetimizin üretime ve istihdama sağladığı destekler, özel sektörümüzün azmi ve kararlılığının önemi çok büyük. Hükümetimizin desteklerinde ise KGF’nin önemi tartışılmaz. Bu nedenle desteğin sürmesinden yanayız” ifadelerini kullandı.

Şu anda Türkiye’deki OSB sayısının 315 olduğunu ve bu OSB’lerin 50 binin üzerinde fabrikası bulunduğunu hatırlatan Sütçü, “Yaklaşık 1 milyon 800 bin kişiye istihdam sağlayan bu bölgelerimizin temsilcileri olarak, ülkemizi daha güzel günlerin beklediğini düşünüyoruz” dedi.

Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan:
Değişim ve dönüşüme ayak uydurmak zorundayız

Ülkelerin rekabet gücünün artırılmasında inovasyon etkinliklerinin hayati rol oynadığını ve inovasyonun, ekonomik büyümenin, artan istihdamın ve yaşam kalitesinin anahtarı olduğunu belirten Kayseri OSB Başkanı Tahir Nursaçan, “Bu nedenle, bireylerde ve toplumda değişime olan istek ve yeniliğe açıklığın uzun vadeli, paylaşımcı ve katılımcı bir anlayışla yaşama geçirilmesi zorunludur” dedi. Nursaçan, bu kapsamda Kredi Garanti Fonu (KGF)’nin küçük, orta ve büyük işletmelere sağlamış olduğu kefalet sayesinde, söz konusu işletmelerin gelişmesi ve güçlenmesine önemli bir destek verdiğini söyledi. KGF destekli kredilerin işletmelerin ve yatırımların finansmanında banka kredisi kullanmalarını mümkün hale getirmekte olduğunu kaydeden Nursaçan, “KGF, teminat yetersizliğinin ortadan kaldırılması suretiyle de, başarılı ve yenilikçi girişimcilere önemli bir katkı sağlamaktadır. Arzumuz, bu ve benzeri uygulamaların kesintiye uğramaması için takibinin yapılması ve sürekliliğinin sağlanmasıdır” diye konuştu.

İşletmelerin temel stratejileri ile inovasyon stratejilerinin birbirlerine oldukça bağımlı olduğunu vurgulayan Nursaçan, “İnovasyon, kıran kırana rekabetin olduğu günümüz işletmelerinde bu firmaların fayda sağlaması adına organizasyon ve yönetim anlayışlarını şekillendirerek, çalışmaları teşvik eden bir kuram olarak karşımıza çıkmaktadır” diye konuştu.

“Tüm enerjimizi iktisadi kalkınmaya yönlendirmeliyiz”

Bugün her zamankinden daha çok pazar koşullarını ve gereksinimlerini hissederek, sezerek, özgün, farklı ve belki de sıra dışı ürünlerin geliştirilmesi ve pazarlanmasının ancak inovasyonla mümkün olduğunu vurgulayan Nursaçan, “2023 ve 2053 Türkiye vizyonunda belirlenen 500 milyar dolar ihracat hedefinin gerçekleşmesi için ürettiğimiz ürünlerle, ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmak, dünyanın dört bir yanında bayrağımızı dalgalandırmak asıl hedefimiz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin içinde bulunduğu çoğrafyanın dünyanın en zor coğrafyası olduğunu aktaran Nursaçan, “Türkiye’nin büyümesinden ve kalkınmasından rahatsızlık duyanlar var. Bu bölgede siyasi ve askeri açıdan ne kadar güçlü olursak olalım, ekonomik güce dayanmıyorsak, uzun süre ayakta kalmakta o kadar zorlanabiliriz” dedi. Bu kapsamda Türkiye’nin gelişmesi ve büyümesi açısından sağlanan desteklerin çok önemli olduğunu vurgulayan Nursaçan, “Ülkemiz için, milletimiz için, büyük Türkiye ideali için her türlü fedakarlığı gösteren sanayicilerimiz, girişimcilerimiz ve tüccarımızla ne kadar gurur duysak azdır.

Artık tüm enerjimizi iktisadi kalkınmaya yönlendirmeli, insanımızın refahını artırmak, yaşam standardını yükseltmek için hep birlikte seferber olmalıyız. İş dünyası olarak bizler, dün olduğu gibi, yarında bu ülkeyi daha zengin, bu milleti daha müreff eh yapmak için koşacağız. Koşacak enerjimiz var, gücümüz var, irademiz var. Çünkü buna inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

ÇOSB Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sözdinler:
KGF ile ipoteğe dayalı kredi sistemi geride kalacak

Kredi Garanti Fonu (KGF)’nin, Türkiye’de Hazine destekli kredi garanti sisteminin daralan ekonomiye müdahalesinde önemli bir genişletici ve alternatif politika aracı haline geldiğini vurgulayan ÇOSB Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sözdinler, KGF ile firmaların proje risklerini kredi riskine dönüştürmekte olduğunu ve KGF’nin kredi riskini üstlenince firmaların düşük maliyetli finansmana ulaşabilmekte olduğunu söyledi. KGF ile ipoteğe dayalı kredi sisteminin geride kalacağını aktaran Sözdinler, “Başka bir deyişle bankacılık sisteminin kaynak ihtiyacını daha kolay ve daha ucuz sağlayacağı gerçeği bankaların daha düşük maliyetlerle kredi kullandırmasını da sağlayacaktır. Bu değişim, istihdamı artıracak ve yeni kaynaklarla hızla yatırımlarını yapan firmalar, eğitimli, kaliteli istihdamı tercih edince, ücretler de yükselecektir” dedi.

Türkiye’de hala sayısı 300’ü aşkın Organize Sanayi Bölgesi bulunmakta olduğunu ve şartlar dahilinde Türkiye’nin büyümesi açısından işletmelerin büyümesine, ihracatını artırmasına, yatırım yapmasına ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Sözdinler, “Bu çerçevede ağırlıklı olarak orta ölçekli işletmelerin ağırlıkta olduğu ülkemiz işletmelerinin finansal erişimi açısından imkanların artırılması son derece önemlidir. Bu sebeple Kredi Garanti Fonu kapsamında bu işletmelere kredi kullandırılmasının onların büyümesine katkı sağlayacağını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklanan bilgilere göre; KFG kullanımının en fazla yoğunlaştığı Nisan ayında sanayi üretim endeksinin 133,7’e yükseldiğini hatırlatan Sözdinler, “İhracat artarak Mart 2017’de 14,4 milyon dolara ulaştı. Uluslararası standartta bir reyting sistemi ve bankacılık sistemine entegre çalışan bir yapı kurulmuştur. KGF, 25 yıllık geçmişinde yılda ortalama bin işletmeye hizmet verilir iken şimdi günde ortalama 4 bin işletmeye hizmet verebilmektedir” diye konuştu.

“KGF, ‘yapısal reform’ niteliğinde yeni bir finansal araç”

KGF’nin, konjonktürel bir çözüm olmayıp, ‘yapısal reform’ niteliğinde yeni bir finansal araç olduğunu belirten Sözdinler, “Ülkelerin ekonomik büyümesinin ardında yatan en önemli etkenlerden biri kredi büyümesidir. Öyle ki; 2017 yılı büyüme tahminlerini maksimum yüzde 3 düzeyinde tutan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları yılın ilk çeyreğinde yaşanan hızlı kredi büyümesiyle birlikte bu beklentilerini yukarı yönlü revize etmiş ve ilk çeyrek büyüme rakamları da bu tahminleri doğru çıkarmıştır” dedi.

Uzun vadeli süreçte, KGF teminatlarının, üreticilerin yatırım ürünlerine kullandırılmasının daha doğru olacağı kanaatinde olduklarını vurgulayan Sözdinler, “KGF ile sanayi üretimi ve ihracat artarken, ihracat açısından da rekabetçi bir yapının oluşmasına katkı sağladığını söyleyebiliriz” diye konuştu.