"Limandaki sorunlar Mersin’e kan kaybettiriyor"

Mersin denizcilik camiasının gündemindeki en öncelikli sorunun, Mersin Limanı’nda yaşanan sıkışıklık ve gemi beklemeleri olduğu, sorunun geçtiğimiz kasım ayında başladığı, 6 Şubat depremlerinin ardından İskenderun Limanı’nın yük trafiğine kapanması ve yüklerin Mersin’e kaymasıyla daha da arttığı kaydedildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Geçtiğimiz haftalarda, İskenderun Limanı’nın kademeli olarak faaliyete başlamasına rağmen, Mersin Limanı’ndaki sıkışıklığın halen devam ettiği, gemilerin demirde bekleme ve operasyon sürelerinin makul süreleri aştığı belirtilen Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) tarafından yapılan yazılı açıklamada, Mersin Limanı’na yanaşmayı bekleyen ortalama 20-30 geminin bulunduğu, düzenli sefer yapan konteyner gemilerinin dahi demirde bekleme sürelerinin 5-10 günü, operasyon sürelerinin ise 2-3 günü bulduğu, başta konteyner gemileri olmak üzere yük gemilerinin yanaşmak için bu kadar uzun süre beklemelerinin uluslararası teamüllere göre kabul edilemez bir durum olduğu ifade edildi.

Tüm liman kullanıcılarının bu sorundan olumsuz etkilendiğine de dikkat çekilen açıklama şu şekilde devam etti: “Liman sahasındaki yoğunluk gemi yükleme boşaltma işlemlerini yavaşlatmakta, liman giriş çıkışlarında uzun araç kuyrukları oluşmakta, konteyner içi yükleme boşaltma talepleri 15 güne kadar uzayan sürelerde ancak yerine getirilebilmektedir. Yaşanan sorunlar, termin sürelerini ve maliyetleri artırmaktadır. Daha da önemlisi bu koşullar altında işlerini sürdürmeye çalışan liman kullanıcılarına sıkça ilave masraflar çıkarılmaktadır.

Nitekim son olarak, yanaşma penceresi uygulamasına girecek olan konteyner gemilerinden, konteyner başına 30 dolar gibi fahiş bir ek ücret alınacağı MIP tarafından duyurulmuştur. Sonuçta ihracatçılarımız artan maliyetlerin altında ezilmekte, iş yapamaz duruma gelmekte ve her geçen gün rekabet güçlerini kaybetmektedirler. İthalatçılarımız ise maliyet artışlarını tüketiciye yansımakta, böylece ülkemizdeki enflasyon körüklenmektedir.

Giderek daha da can yakıcı hale gelen bu olumsuzluklara; Liman İşletmesinin verimsiz çalışması ve planlama eksikliğinin yanı sıra liman sahasındaki konteyner ve trafik yoğunluğu, başta operatörler olmak üzere personel ve ekipman eksikliği ile sahadaki araç gereç ve ekipmanların düşük verimle çalışmasının yol açtığı değerlendirilmektedir. Mersin Liman İşletmesi, aldığı ya da almadığı her önlemin, Mersin ve hinterlandında yer alan kentlerin ekonomisini ayakta tutan ihracat, ithalat ve lojistik firmalarının faaliyetlerini doğrudan etkilediğini göz ardı etmemeli, çözüm odaklı olmalıdır.”