"Müteahhitler yurtdışında işçi çalıştırmaktan vazgeçti"

Ankara Sohbetleri'nin konuğu olan İNTES Başkanı Celal Koloğlu, müteahhitlerin yurtdışında işçi çalıştırmaktan vazgeçtiğini belirterek, yurtdışında Türk işçisi istihdamı için radikal adımlar atılmasını talep etti. (Yeşim Ardıç)

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

YEŞİM ARDIÇ

Türkiye'nin lokomotif sektörlerinden biri olan inşaatta konut sektöründeki daralma, kur artışı ve malzeme fiyatlarının öngörülemeyen şekilde artmasının da etkisiyle küçülme başlarken, yurtdışı müteahhitlik hizmetleri siyasi istikrarsızlıklar ve konjonktürel sorunlara karşın 2017 yılında 53.2 milyon dolar olan ortalama proje bedelini 2018'de74.4 milyon dolara çıkarmayı başardı.

Yurtdışında 2017 yılında 15.5 milyar dolarlık 293 proje alan müteahhitlik sektörü, 2018 yılında ise 19.4 milyar dolarlık 261 proje üstlendi. Ancak yüksek ücretlerle yurtdışında Türk işçi çalıştıran müteahhitlerin kanundaki boşluklar nedeniyle çıkan ihtilafla zarara uğraması üzerine Türk işçi çalışmaktan vazgeçmesi, bu konuda düzenleme talebini gündeme getirdi. Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Başkanı Celal Koloğlu, "Müteahhitlerimiz yurtdışında Türk işçisi çalıştırmaktan vazgeçtiler. Yurtdışında Türk işçisi istihdamı için radikal adımlar atmalıyız. Bu konuda, kanun değişikliği de dahil yeni bir bakış açısına ihtiyaç var" değerlendirmesinde bulundu. Koloğlu, diğer yandan fiyat farkı kararnamesinin 2019 yılında güncellenmesi, yapım işinin özelliklerine ve malzemelerin ağırlık oranlarına göre katsayının belirlendiği bir sistem geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Ankara Sohbetleri'ne konuk olan Celal Koloğlu, Ankara Temsilcimiz Ferit Parlak'ın sorularını cevaplandırdı.

Türkiye'de özellikle kur kaynaklı çalkantıların yaşandığı 2018 yılını sektör nasıl geçirdi?

Küresel ve bölgesel yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen ekonomimizde hızla alınan tedbirler sayesinde makroekonomik göstergelerde aynı hızda iyileşme yaşanmış, döviz kurlarındaki dalgalanma azalmış, enflasyonla mücadele sonuçlarını göstermeye başlamıştır.

Türkiye ekonomisinin büyümesinde daima taşıyıcı güç olan inşaat sektörü, ekonomik yavaşlamalardan da hızlı ve derinden etkilenmekte. Yukarıda sözünü ettiğim gelişmelerin etkisiyle 2017 yılında yüzde 7.4'lük büyüyen, ilk çeyrekte büyümesini sürdüren inşaat sektörünün üçüncü çeyrek verileri ile 5.3 oranında küçüldüğünü görüyoruz.

İnşaat sektöründeki küçülmede konut sektöründeki daralma da etkili olmuştur. Türkiye genelinde konut satışları 2018 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2.4 oranında azalmıştır. Tüm bu veriler çerçevesinde 2010-2017 yılları arasında ortalama 10.9 büyüme oranıyla genel ortalamanın üstünde yüksek bir performans gösteren sektörümüzün, kur ve faiz oranlarındaki artışlar ve mali disiplin politikaları nedeniyle geçmiş yıllara göre büyüme hızı düşmüştür.

2018 yılında sektörümüzü olumsuz etkileyen faktörlerden biri inşaat girdi maliyetlerindeki öngörülemeyen artışlar oldu. Döviz kurlarındaki artışa bağlı olarak inşaat projelerinde malzeme fiyatlarında enflasyon rakamlarının üzerindeki artışlar nedeniyle sektör mensuplarımız işlerin durma noktasına geldiği zor süreçler yaşadı. Ancak hükümetimiz tarafından sektörün bu konudaki sorunları yakından takip edilmiş ve önemli bir adım atılarak sözleşmelerin tasfiyesi ve devrine ilişkin düzenleme getiren kanun kabul edilmiş ve yürürlüğe girmiştir. Getirilen bu düzenleme, firmalarımızın geleceğe dönük plan yapmasına imkan sağlayacaktır.

İstanbul'un marka değerini yükseltecek Kanal İstanbul Projesi dünya tarafından yakından takip edilmekte. Yap-İşlet-Devret yöntemiyle gerçekleştirilmesi planlanan proje, İstanbul'un turizm ve ticaret potansiyelini artıracak ve çağdaş şehircilik uygulamalarıyla yeni yerleşim alanları da kazandırılmış olacaktır. Türkiye'mizin doğrudan yatırımlar için cazibe merkezi olmasına katkı sağlayacak ulaştırma yatırımları, enerji arz güvenliğimizi sağlayarak cari açığın azalmasına katkı sağlayacak yerli ve yenilenebilir enerji yatırımları hayata geçirilmektedir. Diğer yandan şehir hastaneleri, spor tesisleri, eğitim kampüsleri, konut projeleri ve sosyal tesislerin ülkemize kazandırılması için inşaat sektörü yoğun bir çaba harcamakta.

●Olası risk ve fırsatlar hakkında değerlendirme yapar mısınız?

Ülkemizde 2019 yılında kamu harcamalarında öncelik tasarruf politikalarıyla bütçe harcamalarını dengede tutma yönünde politikalar benimsenmiştir. İhalesi yapılmamış ve ihalesi yapılmış ancak başlanmamış projeler askıya alınacaktır. Devam eden projelerden finansman koşulları uygun olanlar için yeni ve daha uzun zamana yayılmış iş planları oluşturulacaktır. Bu kapsamda 2019'da devam eden öncelikli projelerden en kısa sürede tamamlanabilecek olanlara; önemli fiziki gerçekleşmesi tamamlanmış projelere, mevcut sermaye stokunun daha etkin kullanılmasına ve korunmasına yönelik idame-yenileme, bakım onarım, rehabilitasyon ve modernizasyon türü yatırım projelerine; afet risklerinin azaltılması, afetlere hazırlık ile afet hasarlarının telafisine yönelik projelere öncelik verilecektir.

Devam eden projelerden finansman koşulları uygun olanlar için yeni ve daha uzun zamana yayılmış iş planları oluşturulacaktır. Mega- altyapı projeleri ise doğrudan yabancı yatırım yoluyla, uluslararası finansman ile hayata geçirilecektir. Hükümetimizce hayata geçirilen eylem planlarında ve 2019 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda sektörümüzle ilgili önemli projeler ve politikalar yer alıyor.

Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda sektörümüz için çizilen vizyon ve ortaya konan şu hedefl eri oldukça kıymetli buluyoruz.

Diğer yandan İkinci 100 Günlük Eylem Planı'nda Türkiye'nin en büyük projelerinden Kanal İstanbul'un ihale süreci, otoyollar, banliyö hatları, barajlar, içme suyu, atık suyu, kentsel dönüşüm projeleri gibi sektörümüzü ilgilendiren pek çok önemli husus yer almıştır.

Kentsel dönüşüm süreci de önümüzdeki dönemde sektörde hareketlik yaratmaya devam edecek.

Kamu kaynaklarında verimlilik ve mali disiplini sağlamak amacıyla kamu yatırımları bütçe imkanları dışında alternatif finansman olanaklarıyla yürütülecektir

Sektörde hareketliliğin devam etmesi için kamu-özel sektör projelerine devam edilmesi, daha etkin ve finansal açıdan verimli olmasına yönelik bir çerçeve oluşturulması, mega-altyapı projelerinin doğrudan yabancı yatırım yoluyla, uluslararası finansman ile hayata geçirilecek olması önemli. Diğer yandan fiyat farkı kararnamesinin 2019 yılında güncellenmesi gerektiğine inanıyoruz. Yapım işinin özelliklerine ve malzemelerin ağırlık oranlarına göre katsayının belirlendiği bir sistem geliştirilmesi gerektiğini her fırsatta vurguluyoruz. Gerçekçi bir fiyat farkı uygulaması, sadece yükleniciyi korumayacak, yatırımların devamını ve tamamlanmasını sağlayacaktır. İnşaat malzemelerinde yerli ve milli üretim paylarının arttırılması bu alandaki dalgalanmalardan sektörümüzü bir nebze koruyacaktır.

●Yurtdışında Türk işçi çalıştırma meselesinde son durum nedir?

Müteahhitlerimiz yurtdışında Türk işçisi çalıştırmaktan vazgeçtiler. Yurtdışında Türk işçisi istihdamı için radikal adımlar atmalıyız. Bu konuda, kanun değişikliği de dahil yeni bir bakış açısına ihtiyaç var. Öte yandan, hükümetimiz, istihdam teşviklerinde gerçekten çok önemli düzenlemeler yaptı. Ancak bu noktada, daha sade ve uygulanabilir bir sisteme ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Ülkemizde, nitelikli işgücümüz çok kıymetli ve bence teşviklerde özel bir yeri olmalı. Özellikle çalışırken yeterlilik belgesi alan işçilerimiz teşvikten yararlanamamaktadır. Sınav ücreti konusundaki teşvik 2019 yılı sonunda bitecek olup, bu sürenin uzatılması çok faydalı olacaktır.

● Sektörün küresel pazardaki konumu nedir?

Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerindeki son yıllardaki performansa bakacak olursak Rusya ile siyasi ve ekonomik ilişkilerimizin iyiye gitmesi diğer yandan enerji fiyatlarındaki ivme yurtdışı müteahhitlik hizmetlerine olumlu yansımıştır. Hedef ülkelerde yaşanan siyasi istikrarsızlıklar, konjonktürel sorunlar ve petrol fiyatlarındaki düşüşe rağmen 2017 yılında 15.5 milyar dolarlık 293 proje, 2018 yılında ise 19.4 milyar dolarlık 261 proje üstlenilmiştir. Ortalama proje bedeli 2017 yılında 53.2 milyon dolarken 2018 yılında 74.4 milyon dolar olmuştur.