Hayvancılıkta 4 yıllık yol haritası açıklanacak

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye’nin 2028’e kadarki hayvancılık yol haritasını yakın zamanda paylaşacaklarına dikkat çekerek, “Yeni sistemde ihtiyaç gördüğümüz kadar hayvanı Et ve Süt Kurumu aracılığıyla hiç aracı kullanmadan getireceğiz. Ama en önemli hedefimiz nihayetinde bu ithalatı sona erdirmek, bitirmek olacak” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nagihan KALSIN

Antalya’da düzenlenen Ulusal Süt ve Seracılık Çalıştayı sonrası gazetecilerle bir araya gelerek soruları yanıtlayan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, tarım ve hayvancılıkta mevcut durum ve planlanan çalışmalarla ilgili kapsamlı değerlendirmelerde bulundu.

Bakan Yumaklı, hayvancılıkta 2028’e kadar olan yol haritasını 6 başlıkta topladıklarını belirterek, “Bu başlıkta hayvan hastalıklarını engellemek var. Üreticiyi güçlendirmek var. Bu işi yapacak aile işletmelerini yapısal olarak güçlendirilmek var. Yani sadece 5-10 tane hayvanla bu iş olmaz.

Biz onlara destek olalım. Belli bir rakama ulaşsınlar. Ve en önemlisi de Türkiye’deki hayvan verimliliğini yukarı çıkartalım. Bunu da nasıl yapacaksınız? Verimsiz hayvanları elemine edeceksiniz. Yerine verimli hayvanları hem et veren hem süt veren hayvanları getireceksiniz. Bunun aynısını, aslında bir büyük resimde; üretim planlamasında konuşuyoruz. Aynısını bitkisel üretimde de yapıyoruz. Şu anda çalışmaları devam ediyor. Onları da ayrıca açıklayacağız” şeklinde konuştu.

“ESK üreticinin yanında olacak”

Yumaklı, “Et ve Süt Kurumu, ‘Benden canlı hayvan almak isteyenlere ben şu şartlarda hayvan vereceğim. Bu hayvanlar kaliteli hayvanlar olacak. Ben sana şu şartlarda bu hayvanı getireceğim. Hatta ben bunların hepsini kendim seçeceğim’ diyecek.

Et ve Süt Kurumu, ‘Ben bu hayvanları orada seçerek alacağım bir. Gerekli hayvan hastalıklarıyla ilgili gerekli aşılarını yapmış olacağım, iki. Türkiye’ye getirdiğim zaman bunları size verdiğimde bu hastalıklarla ilgili bir şey çıkarsa sorumlusu benim. 21 gün sonra da al kardeşim bu hayvan senin. Yalnız 4 ay boyunca bunu satamazsın’ diyecek” dedi. Yumaklı, “Şunu söylüyoruz yani. Siz besici misiniz? Evet. O zaman içeriden o besi materyalini üretenlerden gidin alın.

‘Ben istediğim gibi bulamıyorum’ diyorsa, ‘Tamam, kaç tane istiyorsun’ diyeceğiz. Diyelim ki 10 tane, ‘Tamam ben sana 10 tane getireyim. Ama bu içeride 100 lirayken ben sana 80 liraya verip içerideki üreticimi ezdirmem. İçeride ne kadarsa ben sana o kadardan vereceğim’ diyeceğiz. Yerli üreticiden almalarını istiyoruz. Yoksa başka türlü içeride bu işi yapan kalmaz, biz daha büyük miktarlarda yurt dışından ithalat yapmaya devam ederiz” şeklinde konuştu.

“Süt üreticisi zarar etmemeli”

 Süt üretimi ve fiyatları konusunda sektörün tüm taraflarının uzlaşması gerektiğine dikkat çeken Bakan Yumaklı , “Biz ombudsman gibi duracağız. Bizim temel olarak ortaya koyduğumuz şey şu: Üretici hiçbir şekilde zarar etmeyecek.

Üreticinin zarar etmeyeceği bir sistematik olmalı. Çünkü sütü sadece süt olarak görmüyoruz. Aynı zamanda et üretimiyle alakalı da çok büyük bir etkisi var. Sütten memnun kalınmadığında sektörden çıkılıyor. Sektörden çıkıldığında kısa bir süre sonra katlamalı olarak problem geri dönmüş oluyor. Burada herkesin uzlaşması gerekiyor. Biz istiyoruz ki herkes konuşsun” dedi.

Türkiye’den çok yoğun bir şekilde dökme zeytinyağı çıkışı tespit ettiklerine dikkat çeken Yumaklı “Dünyaya da baktığımızda İspanya ve İtalya’da çok ciddi rekolte düşüşleri var.

Bizim üretimimiz de bu sezon kendimize yeter durumda. Gördük ki İtalyanlar ve İspanyollar ya da zeytin üreticisi olup da hastalıktan ve kuraklıktan dolayı yeteri kadar ürün hasat edememiş olan ülkeler bizden dökme olarak ithalat yapıyor.

Türk markasıyla bir zeytinyağını göndermiyorsunuz. Dökme olarak gönderiyorsunuz. Onlar kendi markalarına şişeliyorlar. Buraya diyorlar ki ‘İspanya’da şişelenmiştir’. Senden 3 dolara alıyor, 8,5 euroya satıyor. Burada bizim 2 kaybımız var. Bir tanesi, kazanman gerekenden daha az para kazanıyorsun. İkincisi de onların pazarını kaybetmesini engelliyorsun, yardımcı oluyorsun” ifadelerini kullandı.

Tarım ihracatı hedefi bu yıl 31 milyar dolar

 Yumaklı, “Bizim bu yılki tarımsal ürün ihracatımız muhtemelen 31 milyar dolar olacak. Geçen sene 30 milyar dolardı. Hem kendi ihtiyacımızı gideriyoruz hem ülkedeki misafirlerin ihtiyacını gideriyoruz. Bir de üzerine 31 milyar dolar para kazanıyoruz.

Bunu niye 60 milyar yapmayalım? 80 milyar yapmayalım? Kırsaldaki hayat standardını yükseltmek için diğer bakanlıklarla görüşüyoruz. Daha önceden başlatmış olduğumuz bir projemiz vardı. Deprem nedeniyle ara verdik. Her şey yoluna girince bunu mutlaka yapacağız” diye konuştu.

“23 yıl sonra sayım yapıyoruz”

Tarım sayımını en geç 2026’da bitirmeyi hedeflediklerini söyleyen Yumaklı ,“Niye bu kadar uzun sürüyor diye sorulabilir. Türkiye küçük bir ülke değil. Tarım da küçük bir sektör değil. En son 2001’de sayım yapılmıştı. Aradan 23 sene geçtikten sonra yapılacak olan tarım sayımının da yapmış olmak için olmaması gerekir. Oradan gelecek veriler bizim politikalarımıza yön de verecek. Onların büyük birçoğunu doğrulama olacak” dedi.

“ÇKS’ye 2.3 milyon başvuru”

Çiftçi Kayıt Sistemi ile ilgili de bilgi veren Yumaklı, “Çiftçi Kayıt Sistemi‘ne 6 Ocak itibarıyla toplam başvuru sayısı, 2 milyon 288 bin 862. Geçen yıla göre yaklaşık 40 bin kişi daha fazla ama dosyalar girilmeye devam ediyor. Hem dosya girişi hem de aynı zamanda kontroller yapılıyor. Bu sayı daha da artacaktır. Tamamı bitince de açıklayacağız” şeklinde konuştu.

“Makul kâra söz yok”

Tüketiciye yansıyan fahiş fiyatlar ile ilgili olarak Ticaret Bakanlığı ile ortaklaşa çalıştıklarını belirten Yumaklı “Maliyetin üzerine makul kâra hiç kimse bir şey söylemiyor.

Önemli olan maliyeti doğru hesapla, üzerine makul kar koymak. Bu sektörden sektörden değişir. Ancak şunu kabul etmemiz lazım. Gelecekte olacağını varsaydığın ya da sen paşa gönlün öyle istediği için ‘yüzde yirmi de ben şu payı koyuyorum’ deyip o fiyattan insanlara sattığın andan itibaren, başka bir problem oluşuyor.

Ya da işte üretici üretti, tüccar aldı, tüccar da malın fiyatı fiyatlansın diye piyasaya azar azar veriyor. Bu da bir problem. Bunları yakaladığımız anda gerekeni yapıyoruz. İster bizim tarafımızda olsun, ister Ticaret Bakanlığı tarafında olsun. Bu konuda denetimlerimizi sıklaştırdık” ifadelerini kullandı. Yumaklı, “Patates, soğan, şeker, yağ gibi ürünlerde ‘stokumuz yeterli’ diyoruz ama adamın bir tanesi bir laf ediyor herkes o ürünün talebini artırıyor.

Bizim ihracatı engellemek gibi bir derdimiz yok. İçeriye dönüp şunu söylüyoruz; ‘Lütfen olması gerekenin üzerinde bir fiyatlama davranışı göstermeyin.” Ticaret Bakanımız Sayın Ömer Bolat sürekli söylüyor. Gerekli olduğunda tüketiciyi de koruma amaçlı olarak politikalar uygulamamız gerekiyor” dedi.

Yusufeli 2.5 milyon kişinin elektriğini karşılayacak

Bakan Yumaklı, “Yusufeli Barajı’nda artık son testler de yapılıyor. Elektrik üretim kısmını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına tam anlamıyla devretmek üzereyiz. Yusufeli Barajı’nın kurulu gücü 558 megavat, yıllık toplam üretimi 1,9 milyar kilowatt saat. Ürettiği elektrik enerjisi ise 2.5 milyon kişilik bir şehrin ihtiyacını karşılayacak kadar.

5 Ocak 2024 tarihi itibariyle doluluk oranı yüzde 73’e ulaştı. 191 metre ve 1,5 milyar metreküplük su depolandı. İnanılmaz bir rakam. Bugün itibariyle enerji üretimi için 3 adet türbinden ikisini faal hale getirdik. Son ünitenin, yani 3 üniteden son ünitenin de ocak ayı içinde faal hale getirmeyi hedefliyoruz. Enerji üretimine tam kapasite geçmiş olacak” dedi.