"Otomotiv ihracatını yeni modeller arttırdı"
KOCAELİ - Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Genel Sekreteri Ercan Tezer, "Önemli ihracat pazarımız olan Avrupa'da ciddi anlamda pazarda gerileme devam ediyor. Buna rağmen ihracatın artışı, şirketlerimizin bu yıl devreye koyduğu yeni modellerin yaratmış olduğu bir potansiyeldir" dedi.
Tezer, ilk 8 aylık verilerin otomobil ihracatının bu yıl da geçmiş yıllarda olduğu gibi 20 milyar dolar civarında gerçekleşeceğini gösterdiğini söyledi.
"Bizim önemli ihracat pazarımız Avrupa'da ciddi anlamda pazarda gerileme devam ediyor. Buna rağmen ihracatın artışı şirketlerimizin bu yıl devreye koyduğu yeni modellerin yaratmış olduğu bir potansiyeldir" diyen Tezer, "Bu yeni modeller yeni ve farklı oldukları için pazardaki gerilemeden etkilenmediler. Şirketlerimiz doğrudan doğruya daha yüksek rekabet kabiliyetiyle gerileyen bir pazarda adım atmayı başardı. Sanıyorum ki bu devam ettiği takdirde 20 milyarı aşan ihracat hedefine ulaşacağız" şeklinde konuştu.
"Hafif ticari önemli bir kazanım"
Tezer, hafif ticari araçlarda Türkiye'nin Avrupa'da çok özel bir yeri olduğuna dikkati çekerek, Türkiye'nin ticari araç üretiminde Avrupa'da birinci noktada olduğunu ifade etti.
Bunun önemli bir kazanım olduğunu vurgulayan Tezer, "Türkiye'de hafif ticari araç pazarı, daha ziyade küçük esnaf ve kobinin talep gösterdiği bir pazar. Onlar bu aracı almakla hafta içinde kendi işlerini görüp, hafta sonlarını da ailesiyle gezip eğlenme işini karşılıyor" diye konuştu.
Tezer, hafif ticari araçların Türkiye'de imal edilmesinde bu araçları üreten şirketlerdeki üstün tasarım kabiliyetinin gözardı edilmemesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu araçlar, Türkiye'de üretilip tasarlanıyor ve aksam ile parçaları büyük oranda Türk tedarik zinciri içinde temin ediliyor. Tasarım sürecinde bizim tedarikçilerimiz de ortak tasarımcı olarak yer alıyor. Bu, çok önemli bir kazanım. Eğer bir aracın tasarımında gücünüz varsa o aracın üretiminde kolay kolay vazgeçilecek bir ülke olmazsınız. Dolayısıyla bu, Türkiye'nin geleceği için hayati bir haberdir. Türkiye'nin böyle bir aracın odak noktası olması, ihracat potansiyeli bakımından da gelecek açısından hayati bir önem taşıyor."
Geçen yıl hafif ticarilerin vergisindeki artış ve aracın kaydına ilişkin K-2 Yetki Belgesi'nin bedelindeki çok yüksek artışın bu araçlardaki vergi yükünü ciddi boyutlara ulaştırdığını dile getiren Tezer, "Bu şartlar altında bu aracın bir ticari araç olarak değerlendirilmesinin gözardı edildiğini düşünüyoruz. Bunun yeni baştan gözden geçirilmesinde yarar var" dedi.
Hurda araç teşviği
Tezer, hurda araç konusunda yürütülen çalışmaları yakından takip ettiklerini belirterek, henüz ortaya çıkmış bir proje olmadığını söyledi.
Şu anda Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığında yürüyen sistemin ağır ticari araçlarda kullanılmaz halde ve üzerinde yüksek vergi borcu ile cezaları nedeniyle plakasından vazgeçilemeyen araçları ortadan kaldırmayı amaçladığını anlatan Tezer, bu sistemle piyasadan önemli miktarda araç çekildiğini kaydetti.
Tezer, otomobilde bunu uygulamanın farklı yöntemlerinin bulunduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Otomobilde parkın azaltılmasının bir amaç değil, parkın yenilenmesinin amaç olması lazım. Çünkü eski teknolojik araçlarda hem emisyon yüksektir hem can ve mal güvenliği yeni teknolojiye göre bir miktar daha geridir. Tamir ve bakım masrafı yüksektir. Sahibini bir yerden bir yere taşır ama ciddi anlamda masraf yaratan araçlardır. Eğer uygun bir teşvik ve sürekli bir programla uygulanabilirse ki bu yönde yapılan çalışmalara biz de katkıda bulunuyoruz, sanıyorum yeni araç satışlarına önemli bir dinamik getirebilir."