"Yerli otomobil üretiminde ne söylemiştik, ne olacak"

BURSA - Yerli Otomobil Platformu Başkanı Dr. Mustafa Hatipoğlu, "yerli otomobil" işine girecek kişilerin biraz idealist olması gerektiğini belirterek, "Türkiye, 'Devrim' otomobilini yaptı ve orada kaldı. Tabii ki devlet desteği arkamızda olmak üzere böyle bir şeye girmemiz gerekiyor" dedi.

Hatipoğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Bursa Şubesi Otomotiv Sektör Kurulu tarafından kentte bir otelde düzenlenen "Yerli Otomobil Üretiminde Ne Söylemiştik, Ne Olacak?" başlıklı toplantıda, "Türkiye'nin Yerli Otomobili" konulu sunum yaptı.

Türkiye'nin, yerli otomobilini yapması konusunda "teknik sorun" görmediklerini belirten Hatipoğlu, bu süreçte bazı sanayicilerin "Yapamayız, satamayız" dediğini, şimdi ise "Yapamayız"ın kaldırıldığını, "Satamayız" denildiğini söyledi.

Hatipoğlu, bir "babayiğit" çıkacağına inandıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Ne yapmalıyız? Konsorsiyum liderliğini yapabileceğini düşündüğümüz kişiler, sektörden olsun veya olmasın Sayın Başbakan tarafından çağrılsın, ihtiyaç duyacakları teşvik ve destekler, söz verilerek kendilerine bu görev tevdi edilsin. Çünkü, Sayın Başbakanımız bu konuları ele alıp da belli kişileri yönlendirebilirse umut ediyorum ki bu iş olur. Daha sonra kurulacak alt konsorsiyumlar için de şu anda altyapı hazır. Şu anda bir tek beklenen, konsorsiyum lideri."

"Tabii ki ufaktan başlayacaktır"

Sunumun ardından bir gazeteci, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç'un, "Yerli otomobil intihar olur" açıklamasını hatırlattı.

Koç'un, eski patronu olduğunu bildiren Hatipoğlu, şunları kaydetti:

"Şimdi tabii, TOFAŞ, Renault ve diğer yabancı firmalarla ortaklıkları olduğu için onların o şekilde düşünmesi normaldir. Çünkü, zaten bir ortaklığı var, sürüyor, gidiyor. Böyle bir şeye girmesi demek bunların gitmesi anlamına gelir. Kendi açılarından normal karşılıyorum. Yerli otomobile girecek kişilerin biraz idealist olması gerekiyor. Türkiye, 'Devrim' otomobilini yaptı ve orada kaldı. Tabii ki devlet desteği arkamızda olmak üzere böyle bir şeye girmemiz gerekiyor. Otomotiv Sanayii Derneğinin ve diğer grupların açıklaması, bu işin olmayacağı anlamına gelmez. Tabii ki ufaktan başlayacaktır, devlet desteği de olacaktır."

Hatipoğlu, bugün gıptayla bakılan, takdir edilen Tayvan ve Güney Kore gibi ülkelerin, otomobil üretimine küçük adımlarla başladığını belirtti.

Ayakta kalabilmek için model geliştirilmesi ve yapılan otomobilin beğenilmesi, dünya çapında ilgi görmesi gerektiğine dikkati çeken Hatipoğlu, "Bu işte azimliysek 'Teknik altyapımız da var' diyoruz. Ufaktan da başlasak bu işi geliştirmek durumundayız. Belki yapacağımız otomobil ilk planda kısa mesafeli olacak ama onun da müşterisi olacak" ifadesini kullandı.

"Yapamazsın, edemezsin" mantığı...

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay da yerli otomobil üretimi konusunda bir babayiğit grup çıkacağına inandığını anlattı.

Burkay, geçmişteki "üretemeyiz" anlayışının ardından bugün "satamayız" söyleminin de ortadan kalktığını vurgulayıp yerli otomobil projesinin, Türkiye'nin ve Bursa'nın geleceği için çok önemli olduğunu kaydetti.

MÜSİAD Bursa Şube Başkanı Hasan Çepni ise "Yapamazsın, edemezsin" mantığı ile gidilirse yerli otomobil gibi projelerin sürüncemede kalacağını savundu.

Bir irade ortaya konulursa Bursa'da gerçekleştirilen yerli tramvay projesinde olduğu gibi otomobilin de yapılabileceğine işaret eden Çepni, "Umarız bu toplantılar kısa zamanda semeresini verir ve Türkiye de buradan kazanır" değerlendirmesinde bulundu.

MÜSİAD Bursa Şubesi Otomotiv Sektör Kurulu Başkanı Mehmet Baş, dışa bağımlılığın en yoğun görüldüğü sektörlerden birinin, otomotiv sektörü olduğunu belirterek, Hükümetin, 2023 yılı hedefleri doğrultusunda yerli otomobil konusuyla yakından ilgilenmesi ve kararlılığından büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti.