OTS Organik Kurucu Or­tağı Atila Ertem: Organik ketçap ve mayonez üreteceğiz

 OTS Organik Kurucu Or­tağı Atila Ertem, orga­nik mayonez ve ketçap üre­timine hazırlandıklarını be­lirterek, Türkiye’de ilk defa yerli üretim ile vegan ket­çap ve mayonez üretecek­leri bilgisini verdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
 OTS Organik Kurucu Or­tağı Atila Ertem: Organik ketçap ve mayonez üreteceğiz

Ertem, ürünlerin akredite labora­tuvarlarda yapılan testler­den başarılı bir şekilde geç­tiğini söyledi. Önümüzdeki 2 ay içinde üretime başlaya­caklarını belirten Ertem, ilk etapta iç piyasada büyük market raflarında yer ala­caklarını, ardından ihracat da yapacaklarını vurguladı.

“Güçlü bir iç pazar için taşın altına elimizi koyduk”

Türkiye’de organik ürün alanında hep ihracat odaklı bir yaklaşımın bulunduğu­nu, firmalarının ise iç pazar­da da organik ürün pazarının gelişip büyümesi için elle­rini taşın altına koyduğunu vurgulayan Atila Ertem, “Hedefimize bebek, çocuk, kadın ve gençlerimizi aldık. Çünkü biliyoruz ki gençle­rimizin ve kadınlarımızın sağlıklı yeme içme bilinci­nin gelişmesi ile bizim paza­rımız büyüyecek ve sağlıklı nesiller yetişecek. Gördük ki 30-40 yaş aralığındaki grup organik ürün talebine daha yatkın. Gençlerimizin sağ­lıklı ürünlerle iç içe olması için onların sevdiği ürünle­re yoğunlaştık. Mesela orga­nik mısır ve pirinç patlakla­rını ürettik. Ketçap ve mayo­nezi ekledik. Ayrıca eğlence severler için ürün gamımıza patlamış mısırı da ekledik” değerlendirmesini yaptı.

Fransız ortakla ihracatta hedeflerini büyüttü

OTS’nin çalışmalarının yabancı yatırımcı ilgisini de mazhar olduğuna atıfta bu­lunan Atila Ertem, bunun sonucunda Fransız bir fir­ma ile ortaklık kurulduğu­nu açıkladı. Ertem, Ar-Ge ve inovasyona verdikleri öne­min OTS markasını yurt dı­şında bilinen bir marka ol­masını sağladığına değindi. Bugün itibarıyla Ortadoğu, Kıbrıs, Avrupa, Türk cum­huriyetleri, Uzakdoğu ülke­leri ve Amerika’ya ihracat yaptıklarını söyleyen Ertem, şöyle devam etti: “Avrupa’da organik ürünlerin payı yüz­de 20’leri buluyor. Bizim ül­kemizde henüz bu rakam­lara ulaşamadık. İç paza­rımız yüzde 1-2 aralığında gidip geliyor. Mesela Yuna­nistan’da organik ürünlere talep bizden daha fazla. Bu durum biraz da farkındalık­la ilgili. Maalesef günü kur­taracak beslenme alışkan­lıklarıyla yaşıyoruz. Ama önünde sonunda doğru bes­lenmenin yollarını öğrene­ceğiz.”

OTS tesislerine giren her bir ürünün akredite labora­tuvarlarda tekrar teste tabi tutulduğunu da dile getiren Atila Ertem, sözleşmeli üre­ticilerle çalışarak, genel ka­liteyi bir şekilde korudukla­rını bildirdi. “Her ne kadar organik üründe sertifikalı çalışıyor olsak da nakliyede olabilecek sorunlardan do­layı işletmemize giren her ürünü akredite laboratuvar­da analiz ettiriyoruz” diye konuşan Ertem, ağır metal­lere ve pestisitlere karşı ön­lem aldıklarına işaret eti.

“Çiftçinin genetik kodunda aslında organik tarım var”

Türkiye topraklarında bulunan her bir çiftçinin genetik kodlarında organik bilincinin yer aldığını ileten OTS Organik Kurucu Ortağı Atila Ertem, bundan 100 yıl önce tarlalarda ilacın kullanılmadığını hatırlattı. OTS prensipleri sayesinde çitçideki organik kodunu geri çağırdıklarını sözlerine ekleyen Ertem, “Çiftçi toprağa ilacı atarken hem kendine hem de tüketiciye zarar veriyor. Kimyasal tarımdan organik tarıma geçmemiz lazım. Mesela bağlardaki hastalık ve zararlılar için kimyasal koruyucular kullanılıyor. Ama biz organik tarımda koruyucu hekimlik rolünü de üstlendik” ifadelerini kullandı.

Tarım alanlarındaki hastalık ve zararlıların başlıca nedeninin yanlış tarımsal uygulamalardan kaynaklandığı tespitini yapan Atila Ertem, “Mesela üzümde salma sulama yapılıyor. Halbuki bu durum tarlada nemin artmasına neden oluyor" dedi.

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL