Acenteler taslağa karşı seslerini yükseltiyor

 

 

İSTANBUL - Sigorta sektörü geride kalan yılda 19 milyar 776 milyon TL prim üretimi gerçekleştirdi. Bu üretim rakamının büyük bir bölümü sayısı 16 bin civarında olan acenteler aracılığı ile gerçekleşiyor. Üretimde büyük paya sahip acenteler ise bugünlerde gündemde olan Acenteler Yönetmeliği Taslağı konusunda rahatsız. Söz konusu taslağın mesleğe büyük olumsuzluklar getirileceği düşünülürken, mesleğin çatı organları da itirazlarını yüksek sesle dile getiriyorlar. Söz konusu taslağa yönelik itirazları dile getirmek isteyen acenteler geçtiğimiz hafta İTO'da düzenlenen ve 750'den fazla katılımcının bir araya geldiği panelde, taslağı görüşe açan Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Ahmet Genç'e hem sorunlarını, hem de itirazlarını yüz yüze anlatma imkanı yakaladılar. İTO'daki toplantıda Acenteler Yönetmeliği Taslağı'yla ilgili şikayetleri İTO Meslek Komitesi Başkanı Levent Korkut dile getirdi. 

 

Taslakta isteklerimizin çoğu yok

 

İTO Meslek Komitesi Başkanı Levent Korkut, "Acente taslağıyla ilgili sürekli görüş göndermemize rağmen oda seçimlerinin başladığı noktada taslak bomba gibi gündeme düştü. Hazine'yle yaptığımız görüşmede İstanbul'daki rahatsızlığı Sigorta Genel Müdürlüğü'ne ilettik. Yönetmelik taslağının kime hizmet edeceğini algılayamıyoruz.

SAİK'le mutabık olduğumuz birçok husus taslakta yer almıyor. Bankaların kestiği poliçelerin zorunlu olmadığı ifade edilse de maalesef bu da gerçekleşmedi. Komisyonların düşürülmesine hiçbir yasada yer verilmedi. Asgari komisyon olmalı. Servisler poliçesini kestiği şirketin yetkili servisi olmasın. Poliçelerin promosyon olarak dağıtılmasına da karşıyız, fakat taslakta bu da yok. SEGEM eğitimi tamam, ama

sınava karşıyız, bunu haksızlık olarak görüyoruz. Yeni taslakta call center var, bunun büyüdüğü yerde kimlerin küçüleceğine bakmak lazım" dedi.

 

Korkut, sözlerine şu şekilde devam etti: 'Üç sene sonra başladığımız yere geldik, istediğimiz hiçbir madde taslakta yer almadı. Operasyonel işlerle uğraşırken asli işimiz olan satışı unuttuk, gelir gider dengelerimiz bozuldu. Kırsalda da ciddi problemler var, oradaki arkadaşlarımız oto ağırlıklı çalışmaları

yüzünden hasar prim oranı konusunda sıkıntı yaşıyorlar. Muvafakat sorununu iki yıldır ciddi bir şekilde kovalıyoruz, muvafakat uygulamayan tek odayız.'

 

Ergun: Tekrar tekrar okudum, fark yok

 

 

Ergun: Tekrar tekrar okudum, fark yok

 

Korkut'tan sonra kürsüye gelen TOBB SAİK Başkanı Levent Ergun da taslağı tekrar tekrar okuduğunu fakat eskisiyle yenisi arasında bir fark göremediğini belirterek başladığı konuşmasında şunları söyledi: "Görsem de daha kötüye giden bir tablo görüyorum. Kendi içimizde ayrıcalıklar olmasın, mesleki bir ahlak olsun istiyoruz. Ancak bu devamlı sabote ediliyor. Portföy mülkiyeti kanunlarla tanımlanmış, ama bu hak bize verilmiyor. Yeni yönetmelikte bizim bu hakkımızı koruyan hiçbir madde yok."

 

SEGEM'den memnun değiliz

 

Bu dönem SEGEM'den memnun olmadıklarını belirten Ergun, "Mesleği yapmak için 2-3 yılda bir sınava girilir mi? 30-40 yıldır bu işi yapan bir acenteye 2-3 yılda ir sınava girmesi gerektiğini söylemek çok akıl karı değil. Sigorta şirketlerinin belirlediği tarifeye göre poliçe yapıyoruz, ama hasar prim oranının sorumlusu biz oluyoruz. Portföy bilgilerinin korunmasını istiyoruz, onlar bize ait. O kadar çalışıp bir portföy

oluşturuyoruz, sigorta şirketinin portföy bilgilerimizi kullanabilmesi hiç adil değil" diye konuştu.

 

 

İTO'daki toplantıda acentelerin sorularını yanıtlayan Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Dr. Ahmet Genç, katılımcılarla tek tek ilgilendi.

 

MAHKEMEYE BAŞVURUN KANUNA GİRSİN

 

"Benim söylenenlerden anladığım kadarıyla acenteler tamamen özgür olmak, önlerinin açık olmasını istiyor" diyerek konuşmasına başlayan Genç sözlerini şöyle sürdürdü: " Acenteler kuralların tamamen kalkmasını istiyorlar. Tek düzen hesap planı, eğitim istemiyorsunuz, o zaman her şeyi kaldıralım. Diyorsunuz ki, sigorta şirketi portföyümüzü alıp götürüyor,madem öyle mahkemeye başvurun. Birçok mahkeme kararı olsun, böylece kanuna girsin."

 

OTO SİGORTALARINDA ŞİRKETLERE BASKI YAPACAĞIZ

 

 

OTO SİGORTALARINDA ŞİRKETLERE BASKI YAPACAĞIZ

 

Hasar prim oranı, komisyon gibi şeylerin tamamen sözleşmelerle alakalı olduğunu aktaran Ahmet Genç "Şirketlere sürekli masraflarını kısmalarını söylüyoruz, bunun üstüne seni zarar sokan acenteyi kapatma diyemeyiz. Bu sene oto sigortalarıyla ilgili zararın giderilmesi için şirketlere daha çok baskı yapacağız. Sözleşmeler yenilensin, belirsizlikler ortadan kalksın, her şey şeffaf hale gelsin istiyoruz. Sözleşme hükümlerinin en başından daha açık ve net yapılması mümkün. Karanlık ve muğlak olan yerlerde sorun çıkar, komisyon sözleşmede açık bir şekilde yazıyorsa burada bir sorun olamaz. Devlet bir taban komisyonu belirlerse ince eler sık dokur, hiç hoşlanmayacağınız bir komisyonla karşı karşıya kalırsınız ve tüm şirketler en düşük komisyonu uygular. Seçme hakkı hep tartıştığımız bir konu. Bankanın poliçeleri benden yaptırmazsan kredi vermem demesi zorlama ama faiz indirimi yaparım demesi zorlama değil, hukuk müşavirliğimiz bunu böyle değerlendiriyor" şeklinde konuştu.

 

ÇÖZÜMÜN ÜÇTE BİRİ ACENTELİK MESLEK ÖRGÜTÜNDE

 

Kurumsallaşmış acenteler görmek istediklerini belirten Ahmet Genç, "Aranızda şirketle sadakate dayalı yıllarca sürecek kurumsallaşmış bir ilişki varsa bunu teşvik etmek istiyoruz. Çoklu acente de olsa kurumsallaşmış olmasını istiyoruz. Mahkemeye gidemeyiz, acenteliğimizi feshederler diyorsunuz, ama o zaman iş zora gidiyor. Devletin mikro müdahalesi burada yapılacak en doğru davranış değil. Tek düzen hesap planı derken basit bir tek düzen hesap planını kastediyoruz, masraf çıkarmak istemiyoruz, muhasebeyi yoracak bir hesap planını öngörmüyoruz. Burada periyodik eğitimlerden kastedilen son mevzuat düzenlemelerinin anlatılmasıydı, bilgilerin güncelleştirilmesi amacını taşıyordu. Anladığım kadarıyla size eğitimlerin tekrarı gibi oldu, amaçlanan o değil. Periyodik eğitimi kaldırabiliriz de, bunu önce bir değerlendirmek lazım. Ama şimdi kasko genel şartları değişecek, burada bilgilerinizi güncellemek için bir eğitim yapılması gerekli değil mi? Eğitim konusunda bir değişiklik yapılması mümkün, belki tamamen kalkmaz ama değişikliğe gidilebilir. Feshedilen acentelerin devam eden poliçeleri için ekranın açık olması haklı bir talep. TÜVTURK'un poliçe keseceğinden benim haberim yok, dikkatimizden kaçmış olabilir. Problemlerin çözümünün üçte biri acentelik meslek örgütünde, üçte biri sizin işinizi nasıl yaptığınızda, üçte biri de hazinede. Sadece Kanada'da bankaların sigortacılık yapması yasaklanmış, ancak bu 2004'te kaldırılmış. Şu anda hiçbir ülkede bankaların sigortacılık yapması yasak değil. Bir düzenleme yaparken gelişmiş ülkelerde yapılan uluslararası düzeyde kabul görmüş uygulamalara bakıyoruz" dedi.