'Sofralık zeytine de prim verilmeli'
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretim ve ihracattaki artışın sürdürülebilmesi için sofralık zeytine de prim verilmesi gerektiğini söyledi.
ANKARA - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretim ve ihracattaki artışın sürdürülebilmesi için prim sistemine devam edilmesi, prim sisteminden beklenen faydanın elde edilebilmesi için de primlerin üretim maliyeti dikkate alınarak belirlenmesi, sofralık zeytine de prim verilmesi gerektiğini vurguladı.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, zeytin hasadıyla birlikte 2013-2014 zeytin ve zeytinyağı sezonunun başladığını kaydetti. 320 bin ailenin geçim kaynağı olan zeytincilikte, 2012-2013 sezonunun özellikle ihracatta çok iyi geçtiğini bildiren Bayraktar, "Dünyada zeytinyağına yönelik talepteki artışının yanı sıra en büyük üretici İspanya’da kuraklık yaşanması da ihracatta patlama yapmamıza neden oldu" dedi. Bayraktar, 2012 yılında 198,6 milyon dolar olan zeytin ve zeytinyağı ihracatından bu yıl sadece 8 aylık (Ocak-Ağustos 2013) dönemde 330,1 milyon dolarlık döviz elde edildiğini, bu fırsatın kaçırılmaması, girilen yeni pazarların elde tutulması, tüm tarafların işbirliği ve koordinasyon içinde hareket etmesi gerektiğine de dikkat çekti. Dünyada zeytin yetiştiriciliği yapılan alanın yaklaşık yüzde 98’inin Türkiye’nin de içinde bulunduğu Akdeniz havzasındaki ülkelerde yapıldığını belirten Bayraktar, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2012 yılı verilerine göre, dünyada, yaklaşık 10 milyon hektar alanda 16,6 milyon ton zeytin üretildiğini bildirdi.
Zeytin üretiminde öne çıkan ülkeler sırasıyla İspanya, İtalya, Yunanistan, Türkiye, Fas, Suriye ve Tunus olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
"Dünya zeytin üretiminde 3,6 milyon tonla İspanya birinci sırada. İspanya’yı 3 milyon tonla İtalya, 2,1 milyon tonla Yunanistan, 1,82 milyon tonla Türkiye, 1,3 milyon tonla Fas, 1,1 milyon tonla Suriye, 1 milyon tona yakın üretimle Tunus izliyor. İspanya, dünya zeytin üretiminin yüzde 21,87’sini, İtalya yüzde 18,04’ünü, Yunanistan yüzde 12,66, Türkiye yüzde 10,97, Fas yüzde 7,93, Suriye yüzde 6,6, Tunus yüzde 5,81’ini yapıyor. Avrupa Birliği ülkelerinin payı yıllara göre değişmekle birlikte yaklaşık yüzde 55 seviyesindedir. Dünya zeytin üretiminde öne çıkan ülkeler aynı zamanda önemli zeytinyağı üreticisi ülkelerdir. Son yedi sezon ortalamasına göre dünya zeytinyağı üretimi yıllık 2,9 milyon tondur."
"YAKLAŞIK 320 BİN AİLE GEÇİMİNİ ZEYTİNCİLİKTEN SAĞLIYOR"
"Ölmez bir ağaç" olarak adlandırılan zeytin ağaçlarının, Türkiye’de geniş bir sahayı kapladığını, yaklaşık 24 milyon hektarlık tarım alanının yüzde 3,4’ünün zeytinliklerden oluştuğunu ifade eden Bayraktar, şöyle devam etti:
"Yaklaşık 320 bin aile geçimini zeytincilikten sağlamaktadır. Bugün ülkemizde Ege, Akdeniz, Marmara ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde zeytin yetiştirilmekle birlikte üretimin önemli bir bölümü Ege Bölgesi’nde yapılmaktadır. Toplam zeytin üretiminde İzmir 340 bin 84 tonla birinci olurken, Aydın 267 bin 274 tonla ikinci, Balıkesir 181 bin 26 tonla üçüncü, Hatay 178 bin 750 tonla dördüncü, Manisa 137 bin 793 tonla beşinci, Çanakkale 135 bin 2 tonla altıncı, Mersin 121 bin 433 tonla yedinci ve Muğla 117 bin 421 tonla sekizinci sırada bulunuyor. Bursa ilimizde üretilen zeytinin tamamı sofralıktır. Manisa ilimizde de sofralık zeytin üretimi ağırlıktadır. Mersin ilinde de sofralık zeytin üretimi yağlık zeytin üretimine yakın miktardadır. Aydın, İzmir, Muğla, Balıkesir, Çanakkale ve Hatay illerimizde gerçekleştirilen zeytin üretiminin yüzde 70’inden fazlası yağlıktır.
"TOPLAM İHRACAT TUTARI 330 MİLYON 56 BİN DOLAR"
Yağlık ve sofralık olarak yararlanılan zeytin, hem yüksek besin değerine sahip sağlıklı bir gıda olması hem de iç ve dış ticaretimize konu olması nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Zeytincilikte, 2012-2013 sezonu özellikle ihracatta çok iyi geçti. Dünyada zeytinyağına yönelik talepteki artışının yanı sıra en büyük üretici İspanya’da kuraklık yaşanması da ihracatta patlama yapmamıza neden oldu. 2012 yılında 198,6 milyon dolar olan zeytin ve zeytinyağı ihracatından bu yıl sadece 8 aylık (Ocak-Ağustos 2013) dönemde 330,1 milyon dolarlık döviz elde edildi. 2012 yılının Ocak-Ağustos döneminde 77 bin 948 ton zeytinyağı ihracatı karşılığında 242 milyon 505 bin dolar, 40 bin 741 ton siyah zeytin ihracatı karşılığında 67 milyon 148 bin dolar, 10 bin 572 ton yeşil zeytin karşılığında 20 milyon 403 bin dolar döviz elde edildi. Toplam ihracat tutarı 330 milyon 56 bin dolar oldu."
"DÜNYADA ZEYTİNYAĞINA YÖNELİK TALEP SÜREKLİ ARTIYOR"
Dünyada zeytinyağına yönelik talebin sürekli arttığını, Türkiye’nin zeytinyağı ihracatında yeni pazarların ortaya çıktığını belirten Bayraktar, "Zeytinyağı ihracatımızda öne çıkan ülkeler ABD, Suudi Arabistan, Japonya’nın yanı sıra dünyanın en büyük zeytinyağı üreticileri İspanya ve İtalya da vardı. Bu ülkeler bizden aldığı zeytinyağı markalı olarak başka ülkelere ihraç etmektedirler. Bu ülkelerin yanı sıra Çin, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, İran zeytinyağı ihracatımızda önem taşıyan diğer ülkelerdir. Yeşil ve siyah zeytin ihracatımızda ise Almanya, Irak, Romanya ve ABD ve Romanya öne çıkan ülkelerdir" dedi. Zeytinyağının içerdiği antioksidanlar, karotenoidler, fenolik bileşikler ve vitaminler bakımından beslenme ve sağlık üzerindeki öneminin büyük olduğu bilgisine veren Bayraktar, zeytinyağının kötü kolesterolü azalttığı ve iyi kolesterolü ise artırdığının uzmanlarca dile getirildiğini ve tüketilmesinin önerildiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, gerek sağlık, gerek ülke ekonomisi açısından fevkalade önemli zeytin ve zeytinyağında 2013-2014 sezonunun başta üreticiler olmak üzere, sektörde faaliyet gösteren tüm taraflar için iyi geçmesinin en büyük temennileri olduğunu vurguladı.
YAPILMASI GEREKENLER
Bayraktar, bin bir emekle işletmesine bakan, artan girdi fiyatları karşısında üretime devam eden, hasat zamanını dört gözle bekleyen üreticilerin emeğinin karşılığını alabilmeleri, bu üretim dalından gereği gibi istifade edilebilmesi ve sektörün daha da ileriye gitmesi bakımından yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
-Ürün fiyatları maliyetin altında bırakılmamalı,
-Prim sistemine devam edilmeli, prim sisteminden beklenen faydanın elde edilebilmesi için primler üretim maliyeti dikkate alınarak belirlenmeli, sofralık zeytine de prim verilmeli,
-Sadece üretim artışına değil, pazarlama olanaklarına da odaklanılmalı,
-Türkiye’de kişi başı yıllık zeytinyağı tüketimi her ne kadar 1 litre seviyelerinden 2 litreye çıksa da hala çok düşük. Tanıtım faaliyetleriyle içtüketim artırılmalı,
-İhracatta yeni pazarlar bulunmalı, tanıtım ve pazarlama stratejileri geliştirilmeli, hedef pazarlar değerlendirilmeli,
-Stok müessesesi oluşturulmalı,
-Her ne ad altında olursa olsun zeytin ve zeytinyağı ithalatına izin verilmemeli,
-Zeytinliklerin mevcudiyetine devam etmesi ve korunması bakımından, konut, turizm, sanayi ve madencilik alanı olarak kullanılması engellenmeli.
Bayraktar, bu üretim dalından menfaat elde eden tüm taraflar arasında işbirliği ve koordinasyonun sağlanmasının önemli beklentileri arasında olduğunu belirterek, "Tüm tarafların bu hususlarda gereken hassasiyeti göstereceği inancıyla 2013-2014 zeytin ve zeytinyağı sezonunun hayırlı olmasını dilerim" dedi.