'Tohumda yurtdışına bağımlılık tersine döndü'

Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Kamil Yılmaz, ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 89 ile Cumhuriyet tarihinin rekor seviyesine ulaştığını söyledi. Yılmaz, Türkiye'den artık 50 milyar dolarlık dünya tohum ticaretinde söz sahibi şirket çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hüseyin GÖKÇE

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla birlikte başlayan tohum ıslah çalışmaları, 1980’li yıllardan itibaren hız kazandı ve profesyonel ticari üretime geçildi. Dış ticaretin serbest bırakıldığı dönemde yüzde 100 olan dışa bağımlılığın artık tersine döndüğünü belirten Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Kamil Yılmaz, ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 89 ile Cumhuriyet tarihinin rekor seviyesine ulaştığını söyledi. Tohum Strateji Belgesi ile sektörün yol haritasını belirlediklerini ifade eden Yılmaz, tamamen bağımlı olunan ana baba hatlarının da üretilmesi konusunda son aşamaya gelen Türk şirketler bulunduğunu, büyüklüğü 50 milyar dolara ulaşan dünya tohum ticaretinde küresel oyuncu çıkarmayı öngördüklerini anlattı.

Türk tohumculuk sektörünün yeni yol haritasını DÜNYA’ya anlatan Yılmaz, ilk dönemlerde sadece bölgesel ihtiyaçlar için elde edilen tohumun 1980’lerdeki liberalleşmeyle birlikte daha katma değerli üretilmeye başlandığını belirtti. Bu tarihten itibaren sertifika, tescil, piyasa denetimi, standart gibi kavramların gündeme geldiğini ifade eden Yılmaz, o günlerde 15-20 olan firma sayısının 790’a yükseldiğini, süs bitkileri, sebze fidesi üretenler ve bayilerle birlikte sektördeki toplam oyuncu sayısının 36 binin üzerine çıktığını söyledi. Küresel tohum piyasasına entegrasyonla ilgili yasal çalışmaların 2000’li yıllardan sonra başladığını, 2008'de ise 7 alt birlikle birlikte Türkiye Tohumcular Birliği’nin kurulduğunu hatırlatan Kamil Yılmaz, “2000’de 115 milyon dolar olan ticaret hacmimiz, sadece tohumla 355 milyon dolara çıktı.

Süs bitkileri ve fidanı dahil edersek 555 milyon dolarlık hacme ulaşıyoruz. İhracatın ithalatı karşılama oranı, fidan ve süs bitkilerini ekleyince yüzde 89 ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek noktasına geldi” diye konuştu. Toplam sertifikalı üretimin ise 145 bin tondan 957 bin tona yükseldiğini ifade eden Yılmaz, yıllık 3 milyon 700 bin tonluk kullanımın yaklaşık yüzde 40’ının sertifikalı tohum olduğunu kaydetti. Sertifikalı tohumun bazı ürünlerde yüzde 100 olmak üzere ortalama verimi yüzde 25 artırdığının altını çizen Yılmaz, sektörü daha iyi noktalara taşımak üzere yeni bir yol haritası belirlediklerini aktardı. Bu kapsamda birliğin ve üyelerin kurumsal kapasitesinin geliştirileceğini dile getiren Yılmaz, eş zamanlı olarak Ar-Ge altyapısının da güçlendirileceğini söyledi.

'Türkiye'den küresel tohum piyasasında oyuncular olacak'

Yeni yol haritası kapsamında temel hedefin Türkiye’den küresel oyuncu çıkarmak olduğuna vurgu yapan Kamil Yılmaz, bunun sağlanabilmesinin temel kuralının ise kendi marka ve çeşitlerin oluşturulabilmesi olduğunu dile getirdi. Bu süreçte kayıt dışılığın önlenmesinin de sağlanacağını anlatan Yılmaz, “50 milyar dolarlık küresel tohum ticareti var. Burada 5-6 firmanın yüzde 40 pay aldığını görüyoruz. Bu firmalardan, bu noktaya gelebilmek için 250 yıla kadar çalışanlar var.

Veya sermayesi çok güçlü olup dünyanın değişik ülkelerinden satın alımlar yapıyorlar” şeklinde konuştu. Küresel oyuncu çıkması konusunda sağlam bir altyapı bulunduğuna işaret eden Kamil Yılmaz, “Özel sektörün Ar- Ge ile teknolojiye önem vermesiyle önümüzdeki yıllarda küresel tohum pazarında etkili olacağını düşünüyorum. Bunun bir şartının ise ‘küçük olsun benim olsun’ anlayışından çıkılarak konsolidasyona gidilmesi ile daha mümkün olacaktır” ifadelerini kullandı.

'Ana baba hatları da yakında ortaya çıkacak'

Türkiye’de tohumda dışa bağımlılık konusunda yanlış bir inanış olduğuna değinen Yılmaz, ithalatın serbest bırakıldığı dönemde yüksek oranlı ithalat yapılırken, bugün artık sebzede yüzde 60 yerlilik oranına ulaşıldığını, hububat ve yem bitkilerinde ise hiç sorun bulunmadığını söyledi. Sektörün, şekerpancarı, ayçiçeği ve mısır gibi ürünlerde de yüzde 100 bağımlılıktan kurtulduğunu belirten Kamil Yılmaz, geliştirilmesi 20 yılı bulan ana baba hatlarının da artık Türkiye’de kısa süre içinde ortaya çıkacağını, bu aşamaya gelen çok sayıda firma olduğunu bildirdi. Yılmaz, tohumculukta en gelişmiş, ABD, Fransa, Hollanda gibi ülkelerin bile ithalat yaptığına dikkat çekti