Hem arama-kurtarma hem evdeki yemek robotlara emanet
Dünyada 1.2 milyon adetten fazla endüstriyel robot kullanılıyor. Her yıl 160 binden fazla yeni endüstriyel robot üretim bantlarındaki yerini alıyor. Bu sektörün yakın gelecekte 70 milyar dolarlık bir ticaret hacmi oluşturacağı öngörülüyor.
KEZBAN KARABOĞA
Geçen günlerde Bank of America Merrill Lynch, ‘Transforming Word Atlas’ başlığıyla bir araştırma notu yayınladı. Bu notta nüfus, doğa, inovasyon, hükümet ve piyasalar olmak üzere 5 farklı tema altında küresel ekonomik eğilimler açıklanıyor. Yalnız bir fark var. Bu eğilimler bir dizi ‘harita’ aracılığıyla açıklanıyor. Haritalardan bir tanesi en yüksek sayıda endüstriyel robot sayısına sahip ülkeleri gösteriyor. Endüstriyel robot, fabrikalarda üretim bantlarında farklı görevler için kullanılan robot demek. Buna göre endüstriyel robot sayısında Japonya 310 bin 508 ile birinci sırada. İkinci sırada Amerika var. Amerika’da 168 bin 623 endüstriyel robot iş yapıyor. Üçüncü sıradaki Almanya’da 191 bin 988 endüstriyel robot iş başında. Güney Kore’de 138 bin 883 robot çalışıyor. Rakamlardan da anlaşıldığı gibi dünyada bu alanda öncü ülkeler ABD, Güney Kore, Japonya, Almanya, Fransa, İngiltere ve Danimarka. Fakat şimdi soru şu: Bu işin geleceği nereye gidiyor? ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Sinan Kalkan’ın verdiği bilgilere göre şu anda dünyada 1.2 milyon adetten fazla endüstriyel robot kullanılıyor. Her yıl 160 binden fazla yeni endüstriyel robot üretim bantlarındaki yerini alıyor. Daha çarpıcı bir rakam var. Her sene, donanımı, bakımı ve yazılımı ile birlikte endüstriyel robot teknolojilerinin 25 milyar dolarlık bir hacim oluşturduğu ve bu sektörün yakın gelecekte hızla büyüyerek 70 milyar dolar seviyelerinde bir ticaret hacmi oluşturacağı öngörülüyor.
Yük taşıma yapacaklar
Robot teknolojilerine ve robot bilimine yön veren ana sektör, savunma sanayii sektörü. Doç. Dr. Kalkan'ın ifade ettiğine göre gelecekte arama–kurtarma çalışmalarında, yük taşımada, insan hayatı için tehlike arz edecek çatışmalarda, barışçıl amaçlı operasyonlarda veya tamamen saldırı yeteneğine sahip, silahlarla donatılmış robotlar göreceğiz. Hizmet ve sağlık sektörlerinde de robotlarla yaygın olarak karşılaşacağız. Yani yakın gelecekte restoranda yemeğimizi robotlar servis edecek, evlerimizde yemekleri robotlar hazırlayacak. İnsan hata payının en fazla öneme sahip olduğu hastanelerde robot doktorlar ve hemşireler görev yapacak, en hassa ameliyatları yine robotlar gerçekleştirecek.
Peki, son soru: Türkiye bu işin neresinde? Doç. Kalkan’a göre Türkiye, robot üretiminde ve kullanımında dünyaya göre oldukça gerilerde yer alıyor. Robot teknolojisi bizde en çok otomotiv ve savunma sanayisinde kullanılıyor. Tabii, hiçbir şey yapılmıyor değil. Özellikle insansız hava araçlarıyla ilgili TÜBİTAK ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın da girişimleriyle, yeni projeler geliştiriliyor. Ayrıca, ODTÜ’nün de robot teknolojisi alanında çalışmaları ve yatırımları var. ODTÜ’de tasarımı ODTÜ’lü araştırmacılara ait bacaklı, tekerlekli ve paletli mobil robot prototipleri geliştirilmeye devam ediyor.
ROBOTLAR İŞİMİZ ELİMİZDEN ALACAK MI?
Robot teknolojilerinde hızla ilerleme yaşanmasına rağmen, hala aşılması gereken birçok nokta var. Robotların bir insan gibi sosyal ve toplumsal hayata karışması konusundaki en büyük engel, yapay bir zekânın yapılıp yapılamayacağı veya başka bir deyişle, yapay bir zekaya sahip bir robotun, normal bir insanın zekasına benzeyip benzemeyeceğidir. Robotlar hayatımızı kolaylaştırmalarının yanı sıra, gelecekte toplumun bir parçası olmalarının sosyal ve ekonomik anlamda birçok sorunu da beraberinde getireceğini öngörmek zor değil.