Türkiye'nin mobil abone sayısı: 68 milyon

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, Türkiye'nin dünyada mobil kapsama alanı en yüksek ülke olduğunu ve nüfusun 68 milyonunun mobil abonesi olduğunu kaydetti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Bilişim Sanayicileri Derneğinin (TÜBİSAD) JW Marriott Otel'de düzenlediği "2023'e Doğru: Atılım İçin Bilişim Konferansı"nda konuşan BTK Başkanı Acarer, son dönemlerde data trafiğindeki hızlı artışın, her yıl bir önceki yılı 2'ye katladığını bildirdi. Japonya'da Dokomo'nun data gelirinin ilk kez bu yıl ses gelirinin üzerine çıktığına dikkati çeken Acarer, datadaki artışın gelir dengesi açısından da son derece önemli olduğunu belirtti. 

Analogtan sayısala geçişte karar aşamasında olduklarını dile getiren Acarer, yeni nesil sistemlerde çok yakında yetkilendirme yapılacağını söyledi. Hangi bantın kullanılacağı konusunda tartışmaların devam ettiğine değinen Acarer, "Analog yayınları izleyen kitle yüzde 6-7. Sayısala geçersek başta yüzde 8-9 olur, sonra tekrar yüzde 6-7'ye düşer. Çünkü yeni nesil teknoloji dediğimiz IPTV, web tv, uydu, kablo ve internet üzerinden yapılan yeni nesil ve çok geniş bantlı yayınlarla, analog yayıncının sayısala da geçse baş etme şansı yok. Bantları sayısal yayıncılığa tahsis ettiğimiz zaman geri dönüşü de yok" diye konuştu.

"Davul zurnayla baz istasyonu yıkılıyor" 

Sayısal yayıncılığa geçişte milyarlarca dolar yatırımın kimin tarafından yapılacağının tartışıldığına işaret eden Acarer, "Yayıncılar birçok ülkeyi örnek göstererek, 'Bu yayınları devlet sübvanse etsin' diyor. Bizim sayısal yayıncılığa geçme yükümlüğümüz yok, tek yükümlüğümüz sayısal yayıncılığa geçen ülkelerle enterferans yapmama yükümlülüğüdür. Bu konudaki yükümlülüğü yerine getirdiğimizi düşünüyorum" ifadesini kullandı.

Türkiye'de sayısal yayıncılığa geçilecekse bunu ancak TRT'nin yapabileceğini, diğer yayıncılar da katılırsa bantın telef edileceğini ifade eden Acarer, şöyle konuştu.

"Üniversite ve STK'ları eleştiriyorum, çünkü altyapının fibere dönüşmesi sırasında firmaların karşılaştıkları sorunlara hep sessiz kalıyorlar. Seçimler geliyor, yerel otoriteler oy davasına baz istasyonlarını gümbür gümbür indirecekler, davul zurnayla baz istasyonu yıkılıyor. Belediyeler Türk Telekom'a kazı hakkı vermiyor, nasıl bilişim gelişecek? Bu konuda STK'lar cesurca  kavganın içine girerek, mücadele ederek, eğer bakanlığın yaptığı doğruysa bizim yanımızda olacak, yanlışsa açık açık söyleyecek ama susmak çözüm değil."

En çok konuşan ülke 

Bir gazetede yer alan, "Penatrasyon bakımdan Türkiye çok geride" haberine atıfta bulunan Acarer, Türkiye'de 77 milyon nüfus, 68 milyon mobil abone ile penatrasyonun yüzde 90 olduğunu kaydetti. KKTC'de yüzde 154, Avrupa'da yüzde 130 olan penatrasyon oranının; gelişmişliğin, haberleşmedeki iyiliğinin göstergesi olamayacağını vurgulayan Acarer, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye, penatrasyonda Avrupa'nın en gerisi, konuşmada ise 323 dakikayla en çok konuşan ve SMS atan ülke. En yakın rakibimiz Fransa'yla aramızda 50 dakika fark var. Penatrasyon düşük olduğu halde görüşme ve SMS sayısıyla haberleşme oranı yüksekse, çok iyi bir düzenleme var ve rekabet çok kuvvetli demektir. Sosyal medyayı nüfusumuz dünyada kalabalık 2. ülke olmamasına rağmen Brezilya'dan sonra en çok kullanan ülkeyiz. Son 10 yılda hiç de mütevazi olmamamız gereken bir noktaya geldik. 2002'de geniş bant abone sayısı 3 bin iken bugün 30 milyonun üstünde. Türkiye'ye çok hızlı smarth telefon geliyor, şuanda geniş bant abone sayısı 34 milyon. Dünyada mobil kapsama alanı en yüksek olan ülkeyiz. Önümüzdeki yıl sonunda nüfusun yaşadığı her yere mobil kapsamayı getiren tek ülke olacağız."

"Atılım için bilişim şart" 

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Cılız da hızla büyüyen ülkelerde bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün lokomotif olduğunu belirterek, bu sektörün, verimlilik artışı ve katma değer üretme konusundaki kaldıraç etkisiyle sürdürülebilir büyümeyi sağladığını söyledi.

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin ülkelerin kalkınmasında, ekonominin büyümesinde, istihdamın yaratılmasındaki önemine işaret eden Cılız, şöyle konuştu:

"30 yıl önce bizimle aynı durumda olan ama bugün ekonomik büyüklük ve refah anlamında ilerimizde olan ülkelere baktığımızda, büyümenin ana girdisinin bilişim, inovasyon ve katma değere dayalı üretim olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki 10 sene içerisinde dünyanın en büyük 10 ekonomisi içine girmeyi planlıyorsak, bunu bilişimsiz başarmak olanaksız. Atılım için bilişim şart."

Cılız, dünya ticaretinde yüzde 14 olan bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü payının, Türkiye'de yaklaşık yüzde 3 olduğuna değinerek, bu durumun sektörün gelişmesini sağlayacak politikaları önemli kıldığını ifade etti. Devletin bu konuda üstleneceği önderlik ve rehberlik rolünün önemli olduğunu dile getiren Cılız, "2008'de yaklaşık 6 milyon geniş bant internet abonesi bulunurken, 5 yılda 3,5 kattan fazla artışla 2013 yılı ikinci çeyrek sonunda 20,5 milyonu geçti" ifadesini kullandı.

"İnovasyonu teşvik eden politikalar hazırlanmalı" 

Global İnovasyon Endeksi, Dünya Ekonomik Forumu ve Davos'un mimarlarından Soumitra Dutta ise "global inovasyonun ülkeler için önemini" ve "inovasyonun katma değerli ürünler üretmeye ve ekonomik büyümeye katkılarını" anlattı.

Büyümenin ve rekabet gücünün artması için bilgi ve iletişim sektöründe ilerlemenin şart olduğunu vurgulayan Dutta, Global İnovasyon Endeksi'nde Türkiye'nin 68. sırada yer aldığını kaydetti. Dutta, endekste yer alan diğer ülkelerin inovasyon anlamında Türkiye'den daha hızlı ilerlediklerini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

 "Yapılması gereken Türkiye'nin inovasyon anlamında güçlü olduğu noktaların tespit edilmesi ve daha ileriye götürülmesi. Adım adım ilerleme lüksünüz yok. Diğerleri yıldırım gibi büyürken, siz yavaş olursanız dünyayı yakalayamazsınız. Türkiye'de insan kalitesi çok iyi ancak bu yeteneği daha ileri taşımak gerekiyor. Coğrafi konum size Tanrı'nın bir lütfu. Türkiye küresel bir güç olmak istiyorsa bu fırsatı iyi değerlendirmeli. İnovasyona teşvik eden politikalar hazırlanmalı. Türkiye'yi iyi bir marka olarak ön plana çıkarmalısınız. Tarih, Türkiye'nin başarılı olduğunu gösteriyor. Neden başarmayasınız ki?"