Türkiye’nin madenleri dijitale geçiyor
Rockwell Automation ve Cisco evsahipliğinde gerçekleşenMaden Endüstrisinin Geleceği, Yeni Teknolojiler ve Sektör Trendleri seminerinde Türk madenciliğini dijitale yükseltmenin yolları tartışıldı.
Dijitalleşmenin dönüştürdüğü, dönüştürürken de hayat kurtardığı en önemli sektörlerden biri madencilik. Son yıllarda sadece acı kaza haberleriyle gündeme gelen madencilik sektörümüz de dijitalleşmenin kaldıraç etkisini kullanarak 21. yüzyıla yakışan çözümler kullanmaya karar verdi ve bu amaçla farkındalık artırıcı ve dünya çapında kullanılan çözümlerin masaya yatırıldığı etkinlikler gerçekleştirmeye başladı. Rockwell Automation, Cisco ve Türkiye Madenciler Derneği tarafından düzenlenen “Maden Endüstrisinin Geleceği & Yeni Teknolojiler ve Sektör Trendleri” semineri, 1 Haziran Çarşamba günü sektörden önemli isimlerin katılımıyla gerçekleştirildi. Rockwell Automation Maden Sektörü EMEA Direktörü Hein Hiestermann 21. yüzyılda madenlerin dijitale geçmesi için gerekenleri ve bunun işletmeye faydalarına dokunurken, Rockwell Automation ve Cisco yöneticileri de madenlere altyapı çözümlerinde ortak oldukları deneyimleri paylaştı.
MADENCİ İŞİNİ KAYBETMİYOR YETKİNLİKLERİ YÜKSELİYOR
Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Atılgan Sökmen’in açılış konuşmasıyla başlayan seminerde Rockwell Automation Türkiye Genel Müdürü Cenk Ceylan madenci profilinin teknolojiyle birlikte değişeceğini ve yetkinliklerinin artacağını vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Dijitalleşme işleri sona erdirmiyor. Endüstri 4.0’ın karşılığı, el işçiliğini geride bıraktığımız bir çalışma şeklidir. Ama bu kimse iş yapmayacak anlamına gelmiyor. Sadece insanı zekasına yakışır becerilere geçirme süreci bu. Çünkü madenlere kurulacak her türlü sistem, bir kere kurulduktan sonra kendi kendine çalışabilecek sistemler değil. Mutlaka optimize edilmesi gerekecek. Belki teknolojik gelişimler hızları arttıracak ve maliyetleri düşürmek gerekecek. Bugün maden sahalarında çalışan arkadaşlar bu işlerin sorumlusu haline dönüşecekler, dönüşmek zorundalar. Madenci profili değişecek ve çalışanlar şirketin verimini takip etmenizi sağlayacak. Veriyi anlamlı hale getirecek olan yine madenciler. Kayalardan madeni çıkaran kişi o tecrübesini bu sistemler üzerinde kullanarak işletmenin ve şirketin üretim artışı, verim artışı ve maliyet organizasyonuna katkı sağlayarak dönüşümlerini sağlamış olacak.”
SÜRÜCÜSÜZ ARAÇLAR ARTIK MADENLERDE
Big Data’nın maden verimliliğinde de anahtar olduğunu aktaran Cisco Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım “Bir madeni kazmaya başladığınızda siber-fiziksel sistemlerle tüm operasyonu gerçekleşmeden önce bilgisayarlarda simüle edebiliyor, madeninizi üç boyutlu izleyebiliyorsunuz. Sisteme girdiğiniz değerler verimde sizin en büyük gücünüz oluyor, madenin kalitesinin kötü olduğunu operasyon süreçlerinden önce görüp daha erken davranabiliyorsunuz” diye aktardı. Sürücüsüz araç teknolojilerinin artık açık ve kapalı madenlerde de kullanabildiğini belirten Kıvılcım, “Madenciyi tehlikeli yerden alıp çıkartıyoruz. Yakın bir gelecekte madenlerin tamamen dijitalleşmesiyle insansız bir ortamda ışığa da, havaya da ihtiyacınız olmayabilir. 21. yüzyıl madenciliği artık buraya gidiyor. Daha da önemlisi artık tek bir disiplinle başarılı olamadığımız bir çağdayız. Ben madenci değilim, ama teknolojiyi iyi biliyorum. Ve dijital madenler çağında Türk madenlerini bir üst seviyeye çıkartabilmek için birlikte çalışmalıyız.” sözleriyle Türk maden işletmecilerine seslendi.
SEKTÖRE ÖZEL İLK SANAYİ 4.0 ETKİNLİĞİYDİ
Öğleden sonra moderatörlüğünü yaptığım panelde Cenk Ceylan, Cisco Türkiye Genel Müdürü Cenk Kıvılcım, Meta Nikel Bakım ve Onarım Müdürü Turgay Alptekin, Demir Export Bilgi Teknolojileri Müdürü Murat Ömüral, Esan Eczacıbaşı BT Müdürü Figen Demirhan ve Tüprag Madencilik Kıdemli Jeoteknik Mühendisi Serdar Ergün’ün kendi firmalarında uyguladıkları Endüstri 4.0 ve dijitalleşme çözümlerini, güvenlik uygulamalarını nasıl hayata geçirdiklerini anlattı. Etkinlik aynı zamanda Sanayi 4.0’e geçmek isteyen Türkiye’nin ilk sektöre özel farkındalık artırıcı etkinliği olma özelliğini taşıyor.
NE GÜVENLİKTEN NE VERİMDEN VAZGEÇMEYE GEREK YOK
21. yüzyıl madenciliğinde sürücüsüz araç teknolojilerinden, RFID takip sistemlerine teknolojik gelişmelerin birçoğu maden endüstrisinde çalışanların can güvenliğini sağlamakla kalmıyor, emtia fiyatlarının süper döngüsünün sona geldiği bir devirde, şirketlerin süreçlerini dijitalleştirerek verimini ve karlılığını da kat kat artırıyor. Küresel madencilik sektöründe bir marka haline gelmiş Kanada ve Güney Afrika gibi ülkelerde uzun yıllar çalışmış olan Rockwell Automation Maden Sektörü EMEA Direktörü Hein Hiestermann maden işletmelerinin çözüm ortaklarına güvenerek dijitalleşme çıtasını aşabileceğini ve çok küçük yatırımlarla çok büyük geri dönüşler alındığını vurguladı.
- YATIRIM DÖNÜŞÜ 20 MİLYON DOLARA 1 MİLYAR DOLAR OLDU
Avustralya’da 20 milyon dolarlık bir dijitalleşme altyapısı yatırımı yapılan kömür tesislerinde, madenlerin dijital olarak tam bağlı bir hale gelmesiyle yatırımın 1 milyar dolar kazanç getirdiğini belirten Hiestermann “Madencilik zor ve genelde düşük teknolojinin kullanıldığı bir sektör. Dijitalleşme teknolojilerimizin en önemli iki hedefi ise güvenlik ve verimlilik. Birçok sektörde bu iki hedefi bir arada görmek zordur, ama dijitalleşmeyle bu mümkün. Az bir yatırımla çok büyük dönüşümler sağlanabiliyor” diye konuştu. Dijitalleşmenin çalışanları tehlikeli maden bölgesinden fiziki olarak çıkartabildiğini aktaran Hiestermann, “İlk adım bu, kurduğunuz sistem sayesinde tehlikeli sahada insan hayatı riske edilmeyecek. Kanada, Avustralya ve Güney Afrika gibi madenci ekonomilerde ‘sıfır ölümlü kaza’ ilk hedef haline geldi.” diye konuştu.
- GÜVENLİK VE ÇEVRE HEDEFLERİ MADENİN VERİMİNİ YÜKSELTİYOR
İnsanı madenden çektiğinizde, ışığa ve havalandırmaya dahi ihtiyaç olmayacağını vurgulayan Hiesterman’a göre insan hayatını ve çevreyi koruma hedefini gerçekleştirdiğinizde madenler zaten daha verimli hale geliyor. Güvenli bir ortamda çalışan maden işçilerinin üretkenliği artıyor. Teknoloji şirketlerinin çözüm ortaklığıyla maden süreçleri optimize ediliyor. Hiesterman salondaki Türk madencilerine şu sözlerle sesleniyor: “Madeninizi 21. yüzyıl standartlarına yükseltmek istiyorsanız, yaptığınız işin her adımını kontrol ve rapor edebilmeniz gerekiyor. Verim de güvenlik de bu sayede gerçekleşir. Madenlerin dijital olması, varlıklarının akıllı olmasıyla mümkün. Taşıyıcı kayışınızın otomatik ve kontrol edilebilir olması yetmez, veriyi paylaşabiliyor ve tüm sisteme aktarabiliyor olması gerekir.. O zaman gerçek anlamda dijital bir madene dönüşürsünüz.”
100 BİN TL DİJİTAL YATIRIM 6 MİLYON TL KAZANÇ SAĞLADI
Panel katılımcılarından Esan Eczacıbaşı BT Müdürü Figen Demirhan da dijitalleşmek için korkulacak kadar büyük rakamlara ihtiyaç olmadığını vurgulayarak “100 bin TL operatörsüz kantar otomasyonu yatırımı yaptık. Kantarın başındaki personel eskiden irsaliyelerle kayıt tutardı. Kantarın başında artık kimsenin kağıt doldurmasına gerek kalmadı ve toplamda 6 milyon TL kazanç sağladık” diye konuştu. RFID teknolojileriyle tüm çalışanları anbean takip edebildiklerini belirten Demirhan, “Bir işçimiz uzun bir süre hareketsiz kaldığında, veya yüksek bir yerden hızla düştüğünde anında cep telefonlarımıza mesaj geliyor. Madenlerimiz ve madencilerimiz yatırım yaptığımız teknolojilerle tam ‘bağlı’ hale geldi ve verimimiz de 24 saat çalışan bir maden olduğumuz için doğru orantılı olarak arttı” diye konuştu. Meta Nikel’den Turgay Alptekin madenlerin artık birer üretim tesisi gibi çalıştığını dile getirirken, Kanada menşei olan kendi madenlerinde yapılan yatırımların verimi %40’tan %73’e çıkardığını aktardı.