“Yüzde 20 daralan Türkiye pazarından 2026’da umutluyuz”

Prometeon, kendi markasıyla satışa sunacağı ilk lastiklerin üretimine Türkiye’de başlayacak. Prometeon Tyre Group CEO’su Roberto Righi, Türkiye'de otomasyon yatırımlarına odaklanacaklarını belirtti. 2024’ü geçen yılla aynı ciroda kapatmaya hazırlanan Şirket'in Türkiye CEO’su Gökçe Şenocak ise lastik pazarının yüzde 20 daraldığını ifade etti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sevilay ÇOBAN

Ticari, zirai ve iş makine­si (OTR) sektörleri için lastik geliştirme, üretim ve pazarlama alanındaki global oyuncu Prometeon Tyre Group, Avrupa ve Türkiye için ilk Serie 02 Prometeon markalı lastik­lerini tanıttı. Prometeon ürün markasına geçiş kademeli ola­rak gerçekleşecek ve bölgesel uygulamalar için geliştirilen ye­ni R02 modeller, ekim ayından itibaren satışa sunulacak.

Pro­meteon Tyre Group CEO’su Ro­berto Righi, Prometeon Türkiye CEO’su Gökçe Şenocak ve üst düzey yöneticiler, şirketin yeni dönem stratejilerini paylaşmak üzere bir grup gazeteciyiyle bi­raraya geldi. Roberto Righi, Pi­relli’den ayrıldıkları 2017 yılın­dan bu yana dönüşümün devam ettiğine ve şirket tarihinde yeni bir dönemin başlangıcına işaret ederek, “Bu lansman markamız için önemli bir kilometre taşıdır. Önümüzdeki yıllarda Grup ola­rak hem endüstriyel hem de ti­cari alanlarda önemli yatırımlar yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Yatırım planları otomasyon odaklı

Roberto Righi, globalde 2024’ü 1,3 milyon euro ciro ile kapatma­yı, 2030’da ise 2 milyar euroya ulaşmayı planladıklarını belir­terek, Türkiye, Mısır ve 2’si Bre­zilya’daki tesislerinde üretilen toplam 5 milyon adet lastiğin sa­tılacağını ön gördü. Righi, Tür­kiye’de otomasyon yatırımlarına odaklanacaklarına dikkat çeke­rek, “Türkiye’deyiz çünkü sadece burası bizim en büyük tesisimiz ve en fazla üretimi yaptığımız yer olduğu için değil, Türkiye’nin iç pazarı da çok önemli olduğu için buradayız.

Türkiye’ye son 7 yılda yaklaşık 200 milyon euro yatırım yapıldı. Yatırımlarımızı yeni te­sis kurma anlamında ya da kapa­site arttırma anlamında kullan­mayacağız da daha çok otomas­yon seviyesini arttıracağız. Grup içerisinde ürün teknolojisi açı­sından en ileri düzeyde olan Tür­kiye fabrikası. Türkiye’deki tesi­sin yapabildiğini yapabilen başka bir tesisimiz yok” diye konuştu.

“Türkiye pazarı yüzde 20 daraldı”

Roberto Righi, 2024 yılı ciro ön görüsüyle 2023 yılı cirosunun aynı rakamda kalmasının nede­nine ilişkin soruyu şöyle yanıtla­dı; “Evet, rakamlara baktığımız­da 2023 ve 2024 yılı ciroları aynı görünüyor. Ancak burada orga­nik bir büyümeden söz edebiliriz. Forex etkisi, yani para cinsinin yarattığı etkinin yansıtılmadığı rakamları görüyorsunuz. Geçen seneye göre gelirde birkaç puan­lık artış var. Hem Brezilya’da hem Türkiye’de hem de Mısır’da pa­ra bilimleri değer kaybettiği için aynıymış gibi bir tablo söz konu­su.”

Prometeon Türkiye, AFME, Rusya, CIS Bölge CEO’su Gökçe Şenocak ise aynı soruyu yanıt­larken, “Prometeon için Türki­ye pazarı, Avrupa pazarları içe­risindeki en büyük pazar. Bizden sonraki en büyük pazar, 1,3-1,5 milyon adetlik Almanya. Türki­ye’de ise 2023’te pazar 2,2 milyon adet ile kapandı. Pandemi sonra­sında Türkiye pazarında çok ag­resif bir büyüme yaşandı. Global lastik sektöründe de bir daralma yok. Daha çok Türkiye’deki da­ralmadan bahsediyoruz. Aynı se­naryo Avrupa’da geçen sene ya­şadı. Dengelenme Türkiye’de gerçekleşiyor. Bu sene, pazar­da

 %20 daralma söz konusu ol­du. 2025 yılının da 2024 ile pa­ralel geçeceğini düşünüyoruz. OVP’de 2025 ikinci yarısından sonra bir toparlanma olacağı ön görülüyor. Bu sene ilk yarısı da­ha iyi, ikinci yarısı daha kötüydü. Seneye ilk yarı daha kötü, ikinci yarı daha iyi olacak. Dünya Ban­kası’nın raporları, 2026 yılında ekonominin büyüyeceğine yö­nelik. Dolayısıyla lojistik sektö­rü büyüyecek. Global lastik sekö­ründe de yukarı doğru bir çıkış bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

“2024’te ilk defa %100 kapasiteyi kullanmadık”

Yüzde 20 daralan Türkiye pa­zarındaki satışlarında 1,7 milyon adete ulaşmayı ön gördüklerini kaydeden Şenocak, “Yine Avru­pa’nın en büyük pazarı olmaya devam edeceğiz. Son 2-3 yıldır ilk defa Türkiye’de yüzde 100 ka­pasiteyi kullanmadık. 2024’ün aşağı yukarı geçen seneden da­ha yavaş geçeceğini bekliyorduk. İkinci çeyrekte pazarın küçült­mesi bizim tahmin ettiğimizden de daha fazla oldu. 2025’te tek­rar tam kapasiteye geçmeyi bek­liyoruz. 2020 senesinden bu ya­na Türkiye’de kamyon lastikle­rinde kesintisiz pazar lideriyiz. Prometeon olarak biz 2024’te daralan pazara rağmen pazar pa­yımızı 1 puan artırmayı başar­dık. İnşaat lastiklerinde de çok güçlü bir liderliğe sahibiz” dedi.

Pazarın yüzde 75’i lüks lastik talep ediyor

Ekonomik segmentte özellik­le 2021-2022 yıllarında bir bü­yüme olmakla beraber özellikle zorlu ekonomik koşulların ya­şandığı dönemlerde premium ürünlere olan talebin arttığından söz eden Şenocak, “Prometeon markalı premium ürünlerimiz­le sunduğumuz kilometre ömrü, dayanıklılık, azalan yakıt tüke­timi gibi ile avantajlar sağlıyor, Pro Services çözüm ailemizle fi­loların operasyonlarını destek­liyor ve tasarruf sunuyoruz. Tür­kiye’de de pazarın yüzde 75-80’i premıum lastik talep ediyor” ifa­desini kullandı.

7 yılda 200 milyon euroluk yatırım

Kocaeli’nde 1960 yılında kurulan fabrika, 2 bin kişiyi istihdam sağlıyor. Fabrika, yıllık 1 milyon 850 bin kamyon ve otobüs lastik üretim kapasitesine sahip. Üretiminin %50'den fazlası Avrupa başta olmak üzere 87 ülkeye ihraç eden fabrikaya son yedi yılda yaklaşık 200 milyon euro yatırım yapıldı. Yeni Prometeon Serie 02, grubun yenilikçilik ve sürdürülebilirlik odağı ile faaliyet gösteren Türkiye’deki Kocaeli fabrikasında üretilecek.

Araştırma ve Geliştirme Merkezine de ev sahipliği yapan Kocaeli tesisi, grubun teknoloji, sürdürülebilirlik ve inovasyonunu ileriye taşıma konusunda stratejik bir rol oynuyor. ISO 50001 enerji sertifikasına sahip olan Kocaeli fabrikasındaki üretim süreçleri, sera gazı emisyonlarını azaltmayı amaçlayan enerji verimliliği kriterlerini karşılıyor.

Silika yerine pirinç kabuğu

Gökçe Şenocak, sürdürülebilirlik çalışmalarına da değinerek, “2040 senesi itibariyle karbon nötron olacağız diye taahhüt verdik. Su tüketiminde %50 bir azaltım hedefimiz var. Fabrikada artık doğal kaynak su yerine gri su dediğimiz atık suları kullanmaya başladık. 8 yılda kapasitemizi 2 katından fazla artırdık. Kapasite artırırken enerjimizi %25 azaltmış durumdayız. Bir önemli hedefimiz daha var; %100 sürdürebilir malzeme kullanmak istiyoruz. Farklı farklı prosesler deniyoruz, ıslak zeminde yol tutuşu artıran dolgu malzemesi olan silika yerine pirinç kabuğu kullanıyoruz. Kimyasallar yerine soya yağları kullanıyoruz” dedi.