Kuş yeminden süpürge darısına kadar 54 ürünle 1.2 milyar dolar ciro yapıyor
Dubai merkezli Hakan Agro'nun sahibi Hakan Bahçeci, 2016'yı 1.2 milyar dolar ciroyla kapattıklarını söyledi. Bahçeci, bu aralar Rusya, Sudan, Romanya, Ukrayna, Avustralya'da büyük araziler satın alıyor.
İBRAHİM EKİNCİ
Hakan Agro, bakliyat, yağlı tohumlar ve yenilebilir yağlar, dondurulmuş tavuk ve et, süt ürünleri, yem hammaddeleri, baharatlar, kuruyemiş, jüt ürünler, ambalaj malzemeleri ve özel bitkileri gibi tarım ürünlerinin tedarik zincirinde uzmanlaşmış bir ticaret firması. Kuş yeminden süpürge darısına kadar ürün satıyor. Geçen yıl dünya susam ticaretinin yüzde 12’sini yaptı. Bu konuda bir numara. Bakliyatta ilk beşte, tavukta yine dünyada ilk 5’te. 26 denizaşırı ofisi, deposu, işleme ve taşımacılık tesisleri var. 52 ülkeden 54 farklı gıda ürününü 82 ülkedeki binden fazla müşterisine ulaştırıyor. 8 ayrı markası var. Grupta 50’den fazla farklı milliyete mensup çalışan bulunuyor.
20 yıldır Dubai'de
Şirketin patronu Hakan Bahçeci 30 yıldır hububat, bakliyat ve gıda ticareti işinde. 21 yıldır da Dubai’deki merkez ofisten onlarca ülkedeki operasyonlarını yönetiyor. Dubai’deki en önemli Türk yatırımcı. Geçen yıl 1.2 milyar dolarlık hububat, bakliyat ve gıda ticareti yaptı. Sektörde büyük oyunculardan. Alıp satıyor. Onlarca ülkede ticaret yapıyor. Ancak şu sıralar yeni bir altyapı kuruyor. Üretim yatırımlarına yönelmiş. Rusya’da 6 bin hektar tarım arazisi satın aldı. Kiralayarak 25 bin hektara çıkacak. Mısır, buğday ve nohut yetiştirecek. Sudan’da bundan daha fazla arazide tarım yapıyor. Romanya’da 5 – 10 bin hektar kiralayarak başlayacak. Kanada’da sözleşmeli tarım yöntemi izliyor. Şimdi dikkati Avustralya’da “Avustralya uygun bir yer. 50 – 100 bin hektarlık büyük arazi parçaları bulabiliyorsunuz” dedi. Önümüzdeki birkaç yıl içinde birçok ülkede tarım yapıyor olacak. Son dönemde ağırlık verdiği iki konudan biri bu. Ağırlık vermesinin arka planında da küresel gıda arzıyla ilgili öngörüler var. 2035’te arz talep dengesi kesin biçimde değişecek ve arz yetersiz olacak. Gıda şirketlerinin hareket yönünü belirleyen en önemli veri bu. Bu projeksiyonu paylaşan şirketler üretim yatırımı yapıyorlar. Bahçeci, “2035’ten sonra ürünü olan kazanacak” dedi.
Dikkatler 2035 üzerinde
Bahçeci’nin üstünde durduğu bir diğer konu, bakliyatı bakliyat olarak satmanın ötesinde, işleyerek, enzimlerine ayırarak “gıda içeriği” olarak satmak… Yatırımları da bu yönde. “Bakliyat, hububat, soyada olduğu gibi gıdanın içine giriyor. Sektör değişiyor. Nohut, mercimek ticareti yerine kırıp enzimlerine ayrıştırmak şeklinde gidiyor. Bakliyat içeren gıda sayısı Avrupa’da çok arttı. Türkiye bakliyat üretiminde çok iyi. Bu konuda geç kalınmamalı. Şu ana kadar Türkiye gıda içeriğine dönüş trendini yakalayamıyor. Tarihi fırsat kaçıyor. O dönemki Tarım Bakanımız Mehdi Eker, sormuştu. Türkiye’de bakliyat işleme kültürü var. Ama biz bilgiyi kullanamıyoruz. Uluslararası gıda devleri ürünlerinde bunu kullanıyor. İstediklerini Türkiye yapsın ama olmuyor. Ar – Ge yapılması lazım. Zaman ve harcama istiyor” dedi.
Bahçeci, arazi ve işleme tesisi yatırımlarını özkaynaklarıyla gerçekleştiriyor. Kanada’da işleme tesisleri var. İlave yatırımla ayrıştırma yapacak sistem kuruyor. Mercimeği kırıyor, unu ayırıyor, daneyi ayırıyor, enzimleri ayırıyor. Üç – dört başka gıda içeriği çıkıyor. Ukrayna’da fabrikası var. Rusya’da açacak. Rusya’da ayrıca liman yatırımı düşünüyor. Kanada’da demiryolu lojistiği var. Türkiye’de Oruçoğlu’nu satın aldı. “Markası için almadık. İhracat pazarlarımızı destekliyor. Geçen yıl 20 ülkeye ihracat yaptı. Kanada’ya, ABD’ye yağ sattık. Nepal’e bile ihracat yaptı. Yeni trend gıda içeriği üretmektir. Biz de buna göre yatırımlar yapıyoruz. Yaptığımızın beş mislini yapacak kadar altyapımız var. 2016’da volümü yükselttik. 2.6 milyon ton ticaretimiz oldu. Yüzde 30’un üzerinde artış gerçekleşti. Emtia fiyatları düştüğü için bu artış aynı oranda ciroya yansımadı. Ancak karlılığımızda da ciddi artış oldu” diye konuştu.
“Perakende biraz sıkıntılı”
Bahçeci, başka sektör düşünmüyor. “Bizim işimiz gıda, bu sektörde büyüyeceğiz” dedi. Dubai’de 3 restoran açmış. Aktif bir sivil toplumcu, aynı zamanda Dünya Bakliyatçılar Birliği Başkanlığı yaptı. Dubai – Türk İş Konseyi Başkanlığı yaptı. Her iki kurumda da başkanlık dönemini gönüllü olarak sınırladı ve görevi devretti. Ailesi de Dubai’de. “Burada Türklere büyük sempati var. THY, sürekli dolu gelip gidiyor. Türk dizileri burada bizim hayatımızla Dubai halkını tanıştırdı. Dizilerin çok pozitif etkisi oldu” dedi.
Ancak Dubai ekonomisinde, özellikle perakendede biraz sıkıntı olduğuna dikkat çekiyor: “Perakende tarafında sıkıntı olduğunu görüyorum. Dubai Mall’da dükkanlar çok sık el değiştiriyor. Gayrimenkul 2009’da sıkıntı yaşadı. 2012’de atlattık. Şimdi Expo yatırımları var. Otel kapasitesi bu arada iki misline çıktı. Expo’dan sonra bu kapasite ne olacak, bilmiyorum. Bollywood merkezi kuruyorlar. Film endüstrisini geliştirmek istiyorlar.” Son bir not not… Bahçeci’nin 4 çocuğu var. Oğlu 18 yaşında. Eğitim alıyor. “İşin başına geçmek isterse aile şirketi olarak devam edeceğiz. İstemezse halka açılarak devam ederiz” dedi.