Mobil EKG ile kalp takip edilecek

TÜBİTAK BİLGEM ile güçlerini birleştiren Türk Telekom’dan giyilebilir sağlık teknolojileri alanında önemli bir adım atıldı. Geliştirilen sistem sayesinde kalp 24 saat takip edecek.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

TÜBİTAK BİLGEM ile Türk Telekom, yüzde 100 yerli mobil EKG cihazı geliştirmek için iş birliğine gidiyor.

Hastanelerde yer alan EKG cihazları ya da 24 saat takip için hastalara takılan Holter ile benzer işlev gören 'Mobil EKG' cihazı ile hastanın kalbinden gelen veriler, Türk Telekom'un bu iş birliği ile geliştireceği sistem sayesinde hasta, doktoru tarafından anlık izlenebilecek. Mobil EKG takılı hastanın kalbinden gelen verilerde herhangi bir anormallik görüldüğünde, bir alarm mekanizması ile doktora mesaj gidecek.

Ön denemeler Siyami Ersek Hastanesi'nde yapıldı

Mobil EKG cihazında toplanan veriler hastanın cep telefonundan anlık olarak doktorun bilgisayarına aktarılırken, bu verilerin anında analiz edilmesi sayesinde önleyici sağlık hizmetleri ve özellikle kardiyoloji hastaları için erken harekete geçme gibi çok önemli avantajlar sağlanmış olacak. İstanbul'da Siyami Ersek Hastanesi işbirliği ile yapılan test çalışmaları sonucunda Mobil EKG cihazının dünyadaki diğer klasik EKG cihazları ile benzer hassasiyette veri okuduğu tespit edildi. Hastanın kalbinin üzerine yapıştırılan Mobil EKG, ortalama bir kibrit kutusu büyüklüğünde olmasına rağmen, Türk Telekom'un TÜBİTAK BİLGEM ile birlikte geliştirdiği yazılım sayesinde doktora anlık veri bildirimi yapabilecek kapasiteye sahip.

Sonuçlara göre cihaz yaygınlaştırılacak

Türk Telekom Strateji, Planlama ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Fırat Yaman Er, kalbin üstüne yapıştırılan mobil EKG cihazının sürekli olarak kalpten aldığı EKG verilerini dinleyeceğini ve bu verileri buluta göndereceğini belirterek, "Türk Telekom ise TÜBİTAK-BİLGEM iş birliği ile kalpten buluta gönderilen verileri anlaşılır hale getirerek, doktora gönderecek bir yazılım hazırlayacak. Bu yönüyle Mobil EKG, Türkiye'de giyilebilir sağlık teknolojisinin ve dijital sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması açısından son derece önemli bir adım. Yaptığımız denemelerde oldukça yüksek isabet sonuçları aldık. Mobil EKG cihazının saha çalışmaları, önümüzdeki bir yıl boyunca Türkiye'nin farklı bölgelerindeki araştırma-üniversite hastanelerinin kardiyoloji bölümlerinde gerçekleşecek. Elde edilen sonuçlara göre cihazın yaygınlaştırılması konusunda karar verilecek" dedi.

"Giyilebilir sağlık teknolojisinde önemli bir adım"

İkinci aşamada cihazın Türkiye çapındaki tüm hastanelerde kullanılmaya başlanmasının planlandığını kaydeden Er, şunları anlattı:

"Mobil EKG ile hastanın daha düşük maliyetle sürekli olarak izlenmesi mümkün. Bu da Sağlık Bakanlığı'nın giderlerine son derece olumlu yansıyacak bir durum. Cihazın yüksek bir üretim maliyeti yok. Ancak cihazdan gelecek verilerin aktarılması ve anlamlı hale gelerek doktorlar tarafından yorumlanması önemli bir teknolojik altyapı gerektiriyor. Bunu Türkiye'nin lider iletişim ve bilgi teknolojileri şirketi olarak biz üstleniyoruz. TÜBİTAK BİLGEM ile olan işbirliğimiz bu kapsamda. Dijital sağlık teşhis ve tetkik konusunda, giyilebilir sağlık teknolojileri alanında Türkiye'de büyük bir potansiyel bulunuyor. Mobil EKG ile hali hazırdaki yüksek maliyetli EKG cihazlarına olan ihtiyaç azalacak, hastaların hastaneye gitme sayısı düşecek."

Kötü tablolar önlenebilecek

TÜBİTAK BİLGEM Başkanı Prof. Dr. Hacı Ali Mantar ise, "Bu proje kapsamında hastaların taşıyabilecekleri (iki elektrotlu), ergonomik ve yüksek çözünürlüklü bir Giyilebilir Mobil EKG Cihazı tasarlanıp, prototiplerin üretilmesi ve Bulut Bilişim üzerinde Büyük Veri Analizi yöntemleri ile yakın-gerçek zamanlı (çevrim-içi) kalp krizi tespiti planlanmaktadır. Kalp Damar Hastaneleri işbirliği ile klinik doğrulaması yapılmış Kalp Krizi Tespiti Sistemi elde edilecektir. Bu sayede medikal ekiplerin hasta ile çok daha erken zamanda teması ve erken müdahale olanağı elde etmesi, kötü tabloların önlenebilmesi amaçlanmaktadır" açıklamasında bulundu.

"Yeni bulgular ortaya çıkabilecek" 

"Türkiye'de her yıl yaklaşık 300 bin kalp krizinin görüldüğü bunun da 125 bin kişinin ölümüne yol açtığı belirtilmektedir." diyen Prof. Dr. Mantar, "Toplumun çok önemli kesimi kısa zamanda sistemin getirdiği güvence ve kazanımlarından yararlanabilecek ve büyük boyutta veri toplanabilecektir. Geliştirilecek Sistem yaygın kullanıldığında, cihaz maliyeti sigorta şirketlerince karşılanabilecektir. İleride veriler anonimleştirilerek Büyük Veri Bilimcilerinin hizmetine sunulabilecek; geniş kapsamlı veri ile kalp hastalıkları konusunda yepyeni bulgular ortaya çıkarılabilecektir. Türkiye kalp krizinin çevrim-içi tespitinde dünyada önemli bir aşamayı tamamlayan ülke konumunda olacaktır" ifadelerini kullandı.