Philips; profesyonel sağlık, LED aydınlatma ve iyi yaşamı seçecek

Geçtiğimiz sene Philips'in CEO'luk koltuğuna oturan Frans van Houten, "Philips inovasyondan ve inovasyon sayesinde sağlanan ilerlemelerden besleniyor. Bu bizim DNA'mızda var " diyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Didem ERYAR ÜNLÜ

Frans van Houten, bundan bir sene önce CEO'luk koltuğuna oturduğu Philips'te, geçtiğimiz bir senenin resmini çekti.

Nisan 2011'de Philips'in başına gelen Frans van Houten, televizyon bölümünü, yüzde 30'unu elinde bulundurduğu TPVision'a sattı; geniş çaplı bir tasarruf programı başlattı ve tam 4 bin 500 kişinin işine son verdi. 2012 yılının ilk çeyreğinde şirket 5.6 milyar euroluk bir ciro gerçekleştirirken, yüzde 9 büyüme kaydetti. Net gelir ise beklentilerin çok üzerinde, 249 milyon euro olarak gerçekleşti.

"Philips inovasyondan ve inovasyon sayesinde sağlanan ilerlemelerden besleniyor. Bu bizim DNA'mızda var. En yenilikçi pazarlara odaklanacağız. Bunların başında profesyonel sağlık hizmetleri, LED aydınlatma ve iyi yaşam alanları geliyor. Toplu tüketime yönelik elektroniğe kıyasla, bu sektörler çok önemli gelecek vaadediyor.

Dolayısıyla farklılık yaratabileceğimiz sektörlere odaklanmamız gerekiyor" diyen CEO Frans van Houten, "Philips'i yeniden tasarlayıp, inovasyon geleneği ile yeniden birleştireceğiz. Grubun işletim maliyeti hala çok yüksek. Oysa, verimlilik artırımı en önemli özelliklerimizden biri olmalı. Masrafların azaltılması açısından yapılacak çok şey var. 2013 yılına yönelik finansal hedeflerimizi korumaya devam ediyoruz" yorumlarında bulunuyor.

2012’nin ilk yarısında yeniden yapılanma harcamalarına daha fazla pay ayıracaklarını belirten Van Houten, bundan bir süre önce yaptığı açıklamada ise, bulunduğumuz yıla dair şun ifadeleri kullanmıştı: "2012’nin ilk yarısında bu harcamaların etkisini göreceğiz ve yılın ilk yarısının gelişiminde genel olarak tedbirli olacağız. Kolay bir ilk yarı olmayacak."
 
Bu arada şirket 2011 yılında, yeniden yapılanma yatırımları nedeniyle 1.2 milyar euro kayıp vermekle eleştirilmişti. 2011 dördüncü çeyrek raporunda sağlık ve aydınlatma bölümlerindeki kayıplar nedeniyle çekirdek kar oranlarında yüzde 45’lik bir kayıp açıklayan Philips, özellikle Avrupa’da etkisini gösteren küresel ekonomideki belirsizlik nedeniyle 2012’de ihtiyatlı olacaklarını belirtmişti.

Frans Van Houten, şirketin yeni stratejisini Le Figaro gazetesine şöyle anlatıyor:

* Philips'in başına gelmenizin üzerinden bir sene geçti. Bu süreyi nasıl değerlendiriyorsunuz?

2012 yılının ilk çeyreği ümit vereci bir ilk adım. Çok önemli bir maceranın başındayız henüz. Philips'i yeniden tasarlayıp, inovasyon geleneği ile yeniden birleştireceğiz. Grubun işletim maliyeti hala çok yüksek. Oysa, verimlilik artırımı en önemli özelliklerimizden biri olmalı. Masrafların azaltılması açısından yapılacak çok şey var. 2013 yılına yönelik finansal hedeflerimizi korumaya devam ediyoruz.

* Öncelikleriniz neler?

İnovasyon. Philips inovasyondan ve inovasyon sayesinde sağlanan ilerlemelerden besleniyor. Bu bizim DNA'mızda var. En yenilikçi pazarlara odaklanacağız. Bunların başında profesyonel sağlık hizmetleri, LED aydınlatma ve iyi yaşam alanları geliyor. Toplu tüketime yönelik elektroniğe kıyasla, bu sektörler çok önemli gelecek vaadediyor. Dolayısıyla farklılık yaratabileceğimiz sektörlere odaklanmamız gerekiyor.

* Televizyondan çıkmanızın nedeni de bu olabilir mi?

Evet. Bu faaliyet için yeni bir ekonomik model yaratmak gerekiyor. Yüzde 70'i Çinlilere yüzde 30'u bize ait olan TPV'de, ucuz üretebilme becerisine sahip olan Çinlilerle gücümüzü birleştirdik. İsim ortak şirkete ait. Marka başarılı oldukça, şirketteki payımız da artacaktır.

* Philips sadece aydınlatma ve sağlığa odaklanabilir mi?

Hayır. Ciromuzun yüzde 40'ı sağlık bölümünde, yüzde 35'i aydınlatmadan, yüzde 25'i elektrikli ev aletleri, müzik aletleri gibi tüketici ürünlerinden geliyor. Bu son derece dengeli, iyi bir faaliyet portföyü.

* Philips tarafından son zamanlarda gerçekleştirilen inovasyonlar arasında en önemlileri hangileri?

Son 12 ay içinde Heart Navigator'u piyasaya sunduk. Tıbbı görüntülemede yeni bir cihaz. Kalp rahatsızlıklarına yönelik çok önemli katkılar sağlıyor. LED aydınlatma alanında, City Touch uygulamasıyla bir yandan güvenlik diğer yandan konfor sağlarken, yüzde 70 oranında da tasarruf sağlıyoruz. Philips Capital, belediyelere bu yönde donanıma ulaşmaları için finansman sağlayabiliyor. Sağlanan tasarruf çok fazla olduğundan, ekipman masrafı neredeyse sıfır düzeyine iniyor.

* Şirket satınalmaları düşünüyor musunuz?

Fırsat olduğunda küçük satın almalar söz konusu olabilir. Fakat bu bizim temel önceliklerimiz arasında değil.

Gelişen pazarlara odaklanacak

Hollandalı Royal Philips Electronics'in CEO'su Frans van Houten, hızlı hareket etmekten hoşlanan bir isim. Kendisini "sabırsız" olarak tanımlayan Frans van Houten'ın hız tutkusu, Philips CEO'luğuna geldiği Nisan 2011'den itibaren kendini gösteriyor.

Frans van Houten göreve geldiği ilk üç hafta içinde, zararda olan TV bölümünü elden çıkardı.Haziran ayında kar açıkladı. Temmuz'da şirketin orta vadeli stratejilerini duyurdu. Aynı ay içinde, 500 milyon euroluk tasarruf planını açıkladı. İki hafta 300 milyon euro daha kısıntı yapılacağını dile getirdi.
2013 yılına kadar satış oranlarındaki büyümeyi yüzde 4'ten yüzde 6'ya yükseltmeyi hedefleyen Van Houten'in önceliklerinden bir diğeri de Ar-Ge yatırımları.

"Eğer sürekli olarak yaratmaya devam ederseniz, Çinliler bunu kolaylıkla takip edemezler. Zaman değişiyor. Tüketici elektroniği şirketi olarak, geniş bir yelpazede ürün sunmak yerine, daha spesifik ürünler ve teknolojilere odaklanmak istiyoruz.

Örneğin yaşlıların bakımında teknoloji çok önemli bir rol üstlenecek. Philips'in bir diğer hedefi de 2015 yılına kadar gelişen pazarlardaki satışlarını yüzde 30'dan yüzde 50'ye yükseltmek. Şirket özellikle Çin'e odaklanmak istiyor. Bunun başlıca nedeni Çin'in önümüzdeki üç yıl içinde binlerce hastane ve klinik inşaatı için 125 milyar dolar harcayacak olması.

1986'da Philips'te çalışmaya başladı

Frans van Houten, şirketteki kariyerine 1986 yılında Philips Veri Hizmetleri pazarlama ve satış bölümünde başladı. Daha sonrasında şirkette çok sayıda liderlik pozisyonunda yer aldı. 1992 yılında uçak içi eğlence şirketi Airdivision'ın CEO'su; 1993 yılında Almanya'da bulunan Philips Kommunikations Industrie'nin uluslararası satış ve operasyonlar Başkan Yardımcısı oldu.

Van Houten, Philips Tüketici Elektroniği bölümüne 1996 yılında katıldı ve şirketin Asya, Ortadoğu ve Afrika operasyonlarını yönetti. 2002 yılında Tüketici Elektroniği bölümü eş CEO'su; 2003 yılında Philips Grubu Yönetim Komitesi üyesi oldu; 2006 yılında ise Philips'in yönetim kuruluna katıldı. Houten daha sonra Philips Semiconductors'ın ve ardından da bağımsız bir küresel şirket olarak NXP Semiconductors'ın kurulmasına öncülük etti. Van Houten, 1 Ocak 2011 itibariyle Philips Başkan Yardımcısı oldu. Eski CEO Gerard Kleisterlee ise koltuğunu Van Houten'e devrederken, "Onun liderliğinde Philips'in geleceği iyi ellerde olacak" dedi.

Yeni slogan "Anlamlı ve Basit"e

Philips Electronics, Karl Marx'ın kuzeni Gerard Philips tarafından, 1891'de Hollanda'nın Eindhoven şehrinde kuruldu. İlk başta, ampuller ve bazı elektrikli aletler üreten ilk fabrika daha sonra müze haline getirildi.
1920'li yıllarda, vakum tüpleri gibi ürünlerle daha nitelikli üretime başlandı.
1927'de İngiliz elektronik şirketi Mullard ve 1932'de Alman üretici Volvo ile ortak üretim anlaşması yapıldı.
1939'da Philishave isimli tıraş makinesini piyasaya sundu.
Philips yöneticileri 9 Mayıs 1940'da, Hollanda'nın ertesi gün Alman işgaline uğrayacağını haber aldılar. Sermayenin büyük bir miktarını alarak ABD'ye kaçmaya ve savaş boyunca buradan Kuzey Amerika Philips şirketi olarak devam etmeye karar verdiler.

Aynı zamanda, şirketi Almanya'nın elinden kurtarmak için kağıt üzerinde Hollanda Antilleri'ne taşıdılar. Alman işgal kuvvetlerine sağlanan büyük miktarlarda elektrik malzemesi, diğer bazı firmalara söylendiği gibi Philips'in de Nazi'lerle işbirliği yaptığının iddia edilmesine neden olsa da, bu iddialarla ilgili kanıt bulunmuyor. Ayrıca ülkeyi terk etmeyen tek aile üyesi Frits Philips'in üretim için işçi gerektiğine ikna ederek 382 Yahudi'nin yaşamını kurtardığı söyleniyor. Eindhoven'daki Philips üretim tesisi ise, savaş esnasında müttefik kuvvetler tarafından bombalanan tek endüstriyel hedef oldu.
2004 yılında "Hadi daha iyisini yapalım" olan şirket sloganı, teknolojik olarak gelişkin fakat kullanıcının ihtiyaçlarını karşılayacak kadar sade ürün geliştirme eğilimini vurgulayan "Anlamlı ve Basit" olarak değiştirildi.

Bu konularda ilginizi çekebilir