Global piyasalarda pozitif hava devam ediyor. Gelişmekte olan ülke borsalarında Temmuz ayında yüzde 3 ile yüzde 7 arasında yükselişler oluşurken, aynı şekilde para birimlerinde de carry trade rüzgârlarının sürdüğünü gördük. Genel beklentiler GOÜ piyasalarında sıcak para girişlerinin ağustos ayında da devam edebileceği yönünde. Ağustos ayına yönelik beklentiler 24-26 Ağustos tarihlerinde gerçekleşecek Jackson Hole toplantısına yoğunlaşmış görünüyor. Bunun dışında bu tarihe kadar majör merkez bankaları sahnede olmayacak. Bunun getirdiği rahatlık küresel piyasalarda hissediliyor.
BIST 100 endeksi yeni rekorlar kırarken, yılbaşından bugüne performansı yüzde 39 seviyesine ulaştı. Borsa İstanbul GOÜ borsaları arasında bu performansı ile lider konumunda. Temmuz sonu itibari ile Hindistan borsası yüzde 22, Polonya borsası 21 yükselirken, bizimle aynı sepette olan diğer ülkelerde borsa performansları yüzde 10 seviyesinin altında kaldı. Bir tek Rusya borsasında yüzde 14 düşüş görülüyor.
Endeksteki bu pozitif ayrışmada ilk çeyrek bilançolarının güçlü gelmesinin çok önemli bir etkisi var. Gelen sonuçlarla şirketlere yönelik beklentiler yükselirken, hedef fiyatları yukarı revize edildi. Ve bu endekste yeni alanların açılmasını sağladı. Son olarak 6 aylık bilançoları alıyoruz. Sonuçlar tatmin edici ancak bir noktaya işaret etmek isterim. İlk çeyrek sonuçlarında endeks şirketlerinin hemen hemen hepsinde yükselme potansiyelleri bulunuyordu. 6 aylık bilançolar güçlü geliyor ancak fiyatlar yeniden revize edilmiş olsa bile geldiğimiz fiyatlarla daha fazla yükseliş potansiyeline sahip şirket sayısı azaldı. Bu durum şirketlerden endekse gelen desteğin giderek azaldığını gösteriyor.
Şimdiye kadar açıklanan BIST-30 şirketlerinin net karları 6 aylık dönemde yıllık olarak ortalama yüzde 45 yükseldi. Daha kar rakamı açıklanmayan şirketler var. Ancak bu artış bile endeksteki yüzde 39 yükselişin altının boş olmadığını gösteriyor. Ancak çok sayıda şirket hedef fiyatı ile buluşmuş görünüyor. Bu durum genel olan pozitif seyir sürse bile endekste önümüzdeki süreçte daha çok hisse bazlı işlemlerin ve hisse değişimlerinin öne çıkacağını ve yükselişin hızını ve ivmesini yavaşlatacağını gösteriyor.