Bursa, hem jeopolitik konumu hem de Osmanlı İmparatorluğu’nun kurulduğu yer olması sebebiyle yüzyıllardır önemli bir şehir oldu. Bu özelliklerine farklı açılımlar da ekliyor. Bugün İstanbul’dan sonra 14 milyar dolarlık ihracat değeriyle Türkiye’nin ikinci büyük ihracatçı şehri.
Bir zamanlar sıralamada önünde olan Kocaeli’yle aradaki farkı açmaya devam ediyor. Bursa atılımcı, vizyon sahibi, dünyayla entegre, dünyanın nabzını tutan nüfusu, yetişmiş insan gücü ve yatırımcısıyla öne çıkıyor. Özel sektörün çabalarına ilave devletin doğrudan ve dolaylı yatırımları da Bursa’yı ön plana çıkaran bir başka etken. Örneğin Osmangazi Köprüsü, Bursa ve İstanbul’u sadece yol olarak değil, gelecek açısından da birbirine bağlayan bir yatırım. İzmir Otobanının en çok Bursa’ya fayda sağlayacağı da aşikar. Hızlı trenin de 2020 yılında Bursa’yı İstanbul ve Ankara’ya bağlaması hedefleniyor. Osmangazi köprüsü Bursa’yı İstanbul’a, hızlı tren de Anadolu’ya yakınlaştıracak. Bursa son 5 yılda kamuya olan katkısını yüzde 120 artıran bir kent.
Buna karşılık kent kamu yatırımlarından yeterince pay alabiliyor mu? Kentin geleceği nasıl şekilleniyor? İstanbul’a yakınlaşmasına kent ne kadar hazır? Tüm bunları ve fazlasını geçtiğimiz günlerde biraya geldiğimiz Bursa Valisi İzzet Küçük ile konuştuk. Vali Küçük’e göre hızlı tren ve TEKNOSAB gibi büyük yatırımlarla Bursa ufkunu açıp vizyonunu çok ilerilere taşıyor. Öngörüsü ise bugün 17 bin 800 dolar civarında olan Bursa milli gelirinin 2023’lerde tahmini 30 bin dolarlara ulaşacağı yönünde. Şu an yüzde 8’in altındaki işsizlik oranının da yüzde 6’lara gerileyeceğini tahmin ediyor.
Üretim ve ihracattaki performansın her şey demek olmadığını, O yerin aynı zamanda yaşanabilen, mutluluk veren bir şehir olması gerektiğinin altını çiziyor ve Bursa’da bu doğrultuda son yıllarda özellikle sağlık, eğitim, spor alanında çok ciddi yatırımlar gerçekleştirildiğini belirtiyor Vali Küçük.
Müteşebbis heyeti başkanlığını yaptığı TEKNOSAB bölgesine de ayrı bir parantez açıyor. TEKNOSAB’da fabrika inşaatlarının kasım ayında başlayacağını, yer için iddialı, büyük gruplar olduğunu belirtiyor. TEKNOSAB’ın temel çıkış noktasının dijital sanayi devrimi olduğunu vurgulayan Küçük, “Burada orta-ileri teknoloji ve katma değeri yüksek ürünler hedefleniyor.
Türkiye, geleceğe ilk adımını burada atacak. Sanayi devrimini kaçırdık ancak dijital sanayi devrimini kaçırmamamız gerekiyor. Mevcut organize sanayi bölgelerinde altyapı olmadığı için bu mümkün olamaz. Bu doğrultuda TEKNOSAB’a çok büyük altyapı yatırımı yapılıyor. Yatırım tamamlandığında Bursa’nın milli geliri de 30 milyar dolara kadar çıkacak” diye de ekliyor.
Sıkça tartışılan Yenişehir Havalimanının da artık kargo uçuşları ile değerli hale getirilmesi gerektiğine işaret ediyor Vali Bey. Uzunca bir süredir beklenen Yenişehir Otomotiv Test Merkezi’nde de gecikmenin proje içeriğinin değişmesinden kaynaklandığını öğreniyoruz Vali Küçük’ten. Bursa’nın ıslahlarla birlikte 21 adet organize sanayi bölgesi var. Gıda, mermer, deri gibi ihtisaslaşmış organize sanayi bölgelerine sahip. Yakın zamanda Mermer OSB’de hayata geçecek ve geleceği hayli parlak.
Vali Küçük çok önemli bir saptama yapıyor “Çok para kazanabiliriz ama sağlıkla yemedikten sonra bir anlamı yok. Bu sebeple Bursa’da bacalı sanayiye artık izin vermiyoruz. Çok atık bırakan sanayiye de izin verilmemeli ya da arıtmalarını tesis içinde yapmalılar. Bazı fabrikalar öyle atık bırakıyor ki, bunlara mutlaka sınır getirilmesi gerekiyor. Bursa, sanayide seçim lüksüne sahip çünkü çocuklarımıza karşı sorumluluğumuz var. Yaşanabilir bir kent bırakmamız gerekiyor..”
Turizm konusunda kentin yeterli seviyede bulunmadığını dile getiren Küçük, “Bursa’ya geçen yıl 690 bini yabancı uyruklu olmak üzere yaklaşık 2 milyon 850 bin turist ziyaret etti. Gelenler ağırlıklı Ortadoğu kökenliydi. Bu ülkeler için önemli olduğumuzun farkındayız. Ne var ki Avrupa kentlerinde de turist almamız gerekiyor. Standartlarımızı uluslararası düzeye yükseltmeliyiz. Bu kapsamda Uludağ’da suni karlama sistemi, yeni pistler, güvenlik alanları, ilave parklar gibi birçok yatırım yapacağız. Yeni sezona yenilenerek girmeyi hedefliyoruz. Kaplıca turizminde de mesafe almamız lazım.”