Faiz artışı geliyor

Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI dunyaweb@dunya.com

ABD Merkez Bankası Fed’in faiz artışı kararının tarihi netleşiyor. 28-29 Temmuz’da yapılan Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısının tutanakları bu hafta açıklandı. Komite üyeleri tam istihdam ve istikrarlı fiyat düzeyine yakın oldukları konusunda hem fikirler. 

FED’in önündeki ekonomik verilerde bunu teyit ediyor. Dokuz yıldır süren krizin başında ABD’de %10’lar düzeyine ulaşan işsizlik oranı %5,3’e indi. Negatif olan büyüme oranı 2015’in ikinci çeyreğinde %2,3’e yükseldi. Enfl asyon oranı ise hala %1’in altında. 

Hazırlamış olduğum tablodaki verilere hızlı bir bakış bile atsanız, ABD’de işlerin yolunda olduğunu rahatlıkla söyleyebilirsiniz. Buna rağmen Fed neden faiz oranlarını artırmak istiyor? Sorunun yanıtı finans sektörü ve uluslararası gelişmeler ile ilişkili. Şimdi bunları kısaca açalım. 

Finans sektörü bedelini ödemese de 2007/2008 krizinin baş mimarıdır. Ancak esneme yeteneği ve politik gücü nedeni ile krizin yarattığı dalgayı atlattı (özellikle büyük olanlar). Fed krizin aşılması sonrasında tarihsel olarak tüketim (gıdadan, dayanıklı tüketim malına) ve spekülatif yatırımlara eğilimi yüksek olan Amerikalıların, finans sektörünün teşviki ile yeniden tuzaklara düşmesini engellemek istiyor. Bu şekilde finans sektörünün geleneksel olarak başvurduğu balon yaratarak karlarını yukarı çekme girişimini de bozacağını düşünüyor. Niyeti hem bireylerin, hem de finans sektörünün genişleme kapasitesini bu şekilde sınırlamak. Özellikle bireylerin tüketim yapmanın alternatif maliyetini yukarı çekmek. 

İkinci neden ise, AB ve Çin’deki gelişmeler. Fed AB’de canlanmanın başladığını düşünürken, Çin’in yeni kur savaşlarına girme gücünü de kırmak istiyor. AB istikrarlı büyüme trendine girdi mi? Bu sorunun kesin bir yanıtı yok. Ancak Çin’in geçen hafta yaptığı atak, ABD’nin niyetini okuduğunu gösteriyor. 

Türkiye bu gelişmeler karşısında ne yapıyor: TCMB açıkladı, faiz oranlarında tekleşmeye gitmeyi planlıyor. Fakat döviz kuru artışına aktif müdahale söz konusu değil. Zaten mevcut ekonomik ve siyasi ortamda aktif politika üretme hali de pek yok. Ancak en sonunda yapmak zorunda kalacağı atağı yazalım: faiz oranlarını artırmak. Üstelik bunu çok uzun olmayan bir dönemde yapacak.

Tüm yazılarını göster