FED durana kadar…

Murat BERK UZMAN GÖRÜŞÜ

Temmuz sonunda yazdığımız strateji raporunun başlığı “Yaklaşan volatilite artışı”ydı. Başlık yeterince açıklayıcıydı. Diğer yandan, geçen senenin sonundan itibaren bu seneye yönelik verdiğimiz öngörülerin de yerinde olduğunu görüyoruz. Uyarılara işler çok iyi gidiyor görünürken, fırsatlara ise işler kötü giderken odaklanmanın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Aksini zaten nerdeyse herkes yapıyor.

Aslında olaylara anlık haber akışı ve yorumlardan sıyrılıp, bütüncül ve tarih perspektifinden baktığımızda olup bitenlerin pek de sürpriz olmadığını görürüz. Gelişmekte olan ülkelerin geneli geçmiş dönemlere göre bazı yönlerden daha sağlam görünüyor. Fakat “bolluk” döneminde yapılan büyük miktarlardaki yabancı para borçları daha sonra büyük riskler oluşturuyor. Bu bağlamda ABD dışındaki reel sektör şirketlerinin dolar cinsi borcunun yıllık yüzde 7 artarak birinci çeyrek sonunda 11.5 trilyona ulaştığını belirtelim. Bunun 3.7 trilyonu ise gelişmekte olan ülkelerde.

Önümüzdeki dönem için maalesef, stratejik/orta vadeli görüşlerimizde bir değişiklik yok. Küresel piyasalarda ve ABD borsalarında yaz aylarında beklediğimiz satış dalgası gerçekleşmedi. Yeni zirveler de tabii ki her zaman olası. 1998-2000 döneminde gördüğümüze benzer bir dinamik ile gelişmekte olan ülkelerdeki stres ABD piyasalarına yarıyor. Özellikle ABD para piyasa fonlarına artan girişler dikkat çekici. Fakat ABD’nin gelişmekte olan ülkelerdeki sorunlardan muaf olmayacağını düşünüyoruz.

Küresel piyasaların gerçek ve daha uzun vadeli dibinin şöyle şekillenme olasılığının daha yüksek olduğunu düşünmeye devam ediyoruz. Gelişmekte olan ülkelerdeki stres, ABD-İran veya Çin gerginliğinin çok artması gibi herhangi bir konu, ABD finansal piyasalarında ciddi bir baskı yaratana kadar FED’in duruşunu değiştirmeyeceği görüşündeyiz. FED duruşunu değiştirene kadarsa küresel piyasalarda gelişmekte olan ülkeler dahil bazı varlık sınıflarında gördüğümüz stresin kalıcı olarak sona ermeyeceğini tahmin ediyoruz.

Tüm yazılarını göster