2001 kriziyle Türkiye’den çıkan, Avrupa’da 2008’de yaşanmaya başlanan durgunlukla geri dönen dünya devine Rekabet Kurumu’ndan kötü haber geldi. Son dört yıl içinde Türkiye’den peşpeşe şirket satın alarak pazara dönüş yapan Essilor’un üçüncü işlemine Rekabet Kurumu’ndan onay çıkmadı. Geçen yıl Merve Optik’in yüzde 65’ini satın almak için görüşmelere başlayan, işlemin tamamlanması için de resmi kurumlara başvuran Fransız devi, “Rekabet” engeline takıldı.
Peş peşe şirket aldı
Rekabet Kurumu, temmuz ayında başlattığı incelemeyi tamamladı ve işlemin rekabete uygun olmadığı kararını verdi. Essilor da bu kararın ardından sektörün en büyük firmalarından Merve Optik’i almaktan vazgeçti. Hatırlanacağı gibi Essilor, 2012’den itibaren sektörde birbiri ardına alımlar yaparak Türkiye pazarına hızlı bir dönüş yaptı. Aynı yıl Yeda Tora Optik firmasının yüzde 70’ini alan Essilor, bir başka Türk şirketi Opak Optik’in de yüzde 51’ini bünyesine kattı. Essilor, son olarak Merve Optik’in yüzde 65’ini alarak Türkiye gözlük pazarının bir anda en önemli oyuncusu haline gelmeyi hedefledi.
1986 yılında kurulan Merve Optik, üretime de 2012’de Beylikdüzü’ndeki tesisinde başladı. FreeForm adı verilen teknolojiyle üretim yapılan tesiste, cam yüzeyi numaralandırma işlemi, özel bir yazılım programıyla gerçekleşiyor. Bu yazılım teknolojisi sayesinde üretilen optik camlar, diğer optik camlara göre çok daha net görüş imkânı sağlıyor. HawkPlus tesisinde de kişiye özel optik camların üretimi gerçekleştiren şirket, Osse, Mustang, Hawk, R.Cavalli, Ferre, Swarovski gibi markalarında satışını ve distribütörlüğünü yürütüyor.
İstanbul’dan Malatya’ya 6 bölgede 12 şubesi bulunan firmanın asıl ağı ise yurtdışında. Türkiye gözlük pazarının önemli oyuncuları arasında yer alan Merve Optik’in yönetim kurulu başkanlığını Ali Demirel yürütüyor. Merve Optik’in Azerbaycan, Özbekistan, Ukrayna, İran, Kosova, Suudi Arabistan, Angola başta olmak üzere Asya, Avrupa ve Afrika’daki 19 ülkede 22 mağazası var.
Cirosu 6.7 milyar euro
Merve Optik’in ana hissedarı olan Essilor ise 1849’dan beri faaliyette. Geçen yılı yaklaşık 6.7 milyar euroluk ciro ile kapatan şirketin, 61 bin çalışanı bulunuyor. Essilor’un hisseleri Paris Borsası’nda işlem görüyor.
Ferit Şahenk, İtalyan modacı Eleventy’yi Türkiye’ye getirdi
Son yıllarda hem yurtiçi hem de yurtdışında yaptığı yeme-içme ve turizm yatırımlarıyla adından söz ettiren Doğuş Grubu’nun patronu Ferit Şahenk, giyim ve kozmetik alanında da yeni işbirliklerine imza atıyor. Geçen yıl İtalyan kozmetik devi Kiko’yu Türkiye’ye getiren Şahenk, şimdilerde giyime de ilgi göstermeye başladı.
Şahenk’in bu alandaki yeni durağı yine İtalya oldu. Şahenk, İtalya’nın lüks giyimde parlayan yıldızı Eleventy ile anlaşma imzaladı. Anlaşmayla Şahenk, İtalyan moda devi Eleventy’nin hem dağıtım hem de perakende haklarının sahibi oldu. Anlaşma Türkiye’nin yanı sıra Balkan ülkelerini de kapsayacak. Bir bakıma Şahenk, Eleventy’nin Balkan ülkelerinde yayılmasının kilit rolünü üstlenecek.
Finans devi ana hissedarı
2007’de Marco Baldassari, Paolo Zuntini ve Andrea Scuderi tarafından kurulan Eleventy, genellikle erkek giyimine daklanmış durumda. Merkezi, modanın üssü Milano’da bulunan Eleventy, geçtiğimiz aylarda kadın odaklı ilk mağazasını Fransa’nın Cannes kentinde açtı. Dünya genelinde Güney Kore’den ABD’ye birçok ülkede 16 mağazası bulunan Eleventy, butik satışlara imza atıyor. 9 yıllık olmasına rağmen hızla büyüyen marka, finans şirketlerinin de ilgisini çekti. 2014’te İtalya’nın en önemli finans kurumlarından Palladio Finanziaria adlı finans kuruluşuna bağlı VEI Capital, Eleventy’nin yüzde 51’lik hissesini satın aldı.
Global’e ortak olmuştu
İtalyan finans devi Palladio Finanziaria’nın yatırım şirketi VEI Capital, Türkiye’ye yaptığı yatırımlarla da adını duyurmuş bir fon. VEI Capital, 2011’de Kuşadası Ege Port, Antalya Port Akdeniz ve Bodrum kruvaziyer limanlarını elinde bulunduran Global Liman İşletmeleri’nin yüzde 25’ini yaklaşık 80 milyon euro karşılığında satın almıştı. VEI Capital’in bağlı bulunduğu Palladio Finanziaria, Banca Intesa, Veneto Banca ve la Banca Popolare di Vicenza gibi büyük İtalyan bankalarının da sahibi.
Otomobiller ve ilginç isimleri
Kimi yazıyı, kimi de yakılan ilk ateşi tarihin başlangıcı olarak kabul ediyor. Ancak bilimin kabul ettiği tarih, tekerleğin icadıyla başlıyor. Binlerce yıl önce başlayan bu tarihi süreç, 19’uncu yüzyılda teknolojik bir hale dönüştü; Otomobilin icadından bahsediyorum...
Ehliyeti olan hemen hemen herkesin eminim ki kullandığı otomobil hakkında bilgisi vardır. Peki araçlarımız, isimlerini nereden alıyor? Biliyor muyuz? İşte size birkaç örnek.
Japonca üç (mitsu) ile elmas (bishi) kelimelerinin birleşiminden oluşan Mitsubishi, eski Japon savaşçıları samurayları sembolize ediyor.
Bir diğer Japon markası Mazda çok farklı bir kökenden geliyor. Kanatlarını açmış beyaz bir kartalı simgeleyen Japon markası, İran’daki Zerdüştlerin bilgelik ve akıl tanrısı olan Ahura Mazda’dan ismini alıyor. Koreli SsangYong’un anlamı “İkiz Ejder” olarak bilinirken, Kia ise “Asya’dan Doğan” kelimesini karşılıyor.
1902’de kurulan Cadillac ismini Detroit şehrini kurmuş olan ve 16. yüzyılda yaşamış Fransız kaşif Antoine de la Mothe Cadillac’tan almış. Japon devi Subaru’nun kelime anlamı ise gökyüzünden geliyor. Simgesinde 6 yıldız barındıran Subaru, Japonca “Ülker” anlamına geliyor. ABD’li bir başka marka Pontiac, 18’inci yüzyılda yaşamış olan Kızılderili Şefi Pontiac Obwandiyag’tan ismini almış. Romanya’nın antik dönem ismi, Dacia’ya ilham olurken, Skoda ise adını kurucusu Emil Von Skoda’dan alıyor. Skoda’nın Çek dilindeki anlamı ise “Hasarlı” demek.