Laplace’ın Şeytanı

Murat BERK UZMAN GÖRÜŞÜ

Fransız istatistikçi de Moivre, her gece 15 dakika daha fazla uyuduğunu fark eder. Buradan yola çıkarak; 24 saat uyuduğu gün öleceğini varsayarak bu günü hesaplar tam o gün ölür. De Moivre'nin olasılık teorisi konulu ilk çalışma olduğu varsayılan ‘’Şansın Doktrinleri’’ eseri ise Fransız matematikçi Laplace'a ilham verir. Basitleştirilmiş hali ile “Laplace’ın Şeytanı”, herhangi bir anda tabiatta bulunan kuvvetlerin tümünü, evreni oluşturan nesnelerin tüm pozisyonlarını hatasız bilen ve bu sayede geleceği denklemlerle mükemmel hesaplayan teorik ve sanal varlıktır. Bu son derece determinist bakış, 19. yüzyıl’da etkili oldu. Fakat Heisenberg’in 1926 yılında yayınladığı Belirsizlik Teorisi bu determinist bakış açısının yanlışlığını ortaya çıkardı.

Günümüze baktığımızda ise piyasa, ekonomi, biyoloji gibi birçok karmaşık adaptif sistem (complex adaptive system) analiz ve tahmin edilmeye çalışılırken hala determinist, lineer ve basit yaklaşımların revaçta olduğunu görüyoruz. Bunun sebebi ise insanın, belirsizlikten duyduğu büyük rahatsızlık ve endişe nedeniyle tarih boyunca basit ve genelde yanlış açıklamalara inanmaya eğilimli olduğunu göstermiştir. Bu dogmatik bakış açıları ise merakını bastıramayıp aykırı sorular sormaya başlayanlar ortaya çıkana kadar devam eder.

ABD Başkanı Trump’ın pazar günkü tweetlerine ve bunların piyasa etkilerine bakarken ‘‘kendisi de acaba deterministik bir bakış açısına sahip mi?’’ diye düşündük. Aynı gelişmiş ülke merkez bankaları gibi piyasa fiyatlarını bu kadar yakından izleyen ve etkilenen Trump, ‘‘bile bile lades’’ mi diyordu? Trump’ın oyun planı ve Çin’in olası karşılıkları ile bu satranç oyununun ilerleyişini kestirmek, piyasa etkileri açısından son derece önemli hale geldi. Aslında uzun zamandır önemliydi ama piyasa, belirli bir süredir burada yüzeydeki sakinliğe kapılıp bu konuyu geri plana atmıştı.

Tahminimiz Trump, ABD piyasalarının şu anki seviyelerine ve Çin’in elinin finansal ve ekonomik koşullar nedeniyle daha zorda olduğuna  güvenerek Çin konusunda daha şahin olunmasını isteyenleri tatmin etmek istedi. Ayrıca daha 2020 seçimlerine yeterince vakit olduğunu düşündüğü için de ‘‘piyasalar ve ekonomi üzerinde yaratacağı tahribatı düzeltirim’’ diye düşünüyor olabilir. Çin’in bu adıma vereceği tepki ise bizce piyasalar açısından önemli olacak. Gelen ilk tepkiler nispeten yumuşak olsa da taktik olarak üç senaryo bizce hala masada: Birinci ihtimal; fazla birşey olmamış gibi davranır ve görüşmeler devam eder. İkinci ihtimal; Çin görüşmeleri kesmekle tehdit eder fakat karşılıklı açıklamalar sonrası görüşmelere devam kararı alınır. Üçüncü ihtimal ise; görüşmeler süresiz olarak kesilir veya ertelenir.

Birinci ihtimal, en olumlu fakat en düşük olasılıklı senaryo. İkinci ve üçüncü ihtimal ise birbirine yakın ancak ikinci ihtimalin biraz daha yüksek olduğunu düşünüyoruz.  Bu konuda birkaç gün içinde uzlaşı olmaması durumunda, piyasa etkisinin daha kalıcı hale gelebileceğini düşünüyoruz.

Tüm yazılarını göster