Tanıtım yazısı

Şefik ERGÖNÜL İHRACAT SOHBETLERİ sefik@utided.org

“WannaCry" ve “NotPetya" adları size bir şey ifade ediyor mu bilmem amma duymuşluğunuz olabilir. Yazılı ve görsel iletişimin neredeyse tüm kanallarında güzide yerlerini almışlardı bu yıldızlar. Bunlar ne idi diyenler için tekrar belirtelim; bunlar zararlı yazılımlardan sadece ikisi belki de son günlerin en meşhur olanları. Bilişim sisteminize sızdıklarında sistemi kilitleyerek, açmak için fidye isteyen yazılımlar. Rivayete göre parayı ödeseniz de açılmadığı da oluyormuş.

Ara sıra yazdığımız üzere işimizin en temel unsuru “Dış ülkelerle iletişim." Hâl böyle olunca da hiç tanımadığımız adreslerden gelen e-posta iletilerini incelemek gerekiyor. Bazılarının ekleri de oluyor ve açıyoruz. İşte tam burada da mayınlar patlamaya başlıyor. Zira zararlı yazılımların neredeyse tümüne yakını, böyle eklere gizlenmiş olarak yollanıyor. Ek dosyalar açıldığında da sisteminiz esir alınmış oluyor. Burada en çok sorulan soru da şu “Ne yani, zararlı yazılım şüphesi var diye gelen postaları okumayalım mı?”

Söylemeye çalıştığımız şey o değil. Sahte fatura, sipariş, kargo bildirimi, havale belgesi vb. birçok ad altında yollanan zararlı yazılımlara karşı dikkatli olunmasıdır, söylemeye çalışılan. Bu tür olaylara karşı alınabilecek en basit önlemin, kırık olmayan ve sürekli güncellemeleri yapılan, anti virüs diye de adlandırılan bir güvenlik yazılımı kullanmak olduğunu belirtmek isteriz. Hiç bilmediğimiz adreslerden gelen ve bizde şüphe yaratan iletilerin eklerini de açmamakta fayda görürüz.

Buraya kadar, bize gelen e-posta iletilerine karşı nasıl yaklaşmamız ve kendimizi riske atmamak konusunda neler yapmamız gerektiğini belirttik. Bu işin ve madalyonun öteki tarafı da var. Şunu unutmayalım ki bizler pazarlama ve tanıtım yapmak amacı ile ileti göndermeye başladığımızda, bu iletileri alan kişiler de yukarıda belirttiğimiz bizim endişelerimizi taşıyacaktır. Bize gelen iletilere biz ne kadar kuşku ile ve önlem alarak yaklaşıyorsak onlar da bizim büyük ek taşıyan iletilerimize öyle yaklaşacaklardır.

Sözü fazla uzatmadan söylenmesi gereken şeye dönelim ve özetle “Tanıtım ve pazarlama iletilerinize katalog vb. büyük ekler koymayın" diyelim. Bu tür eklere taşıyan iletiler, varması amaçlanan adreslere erişemeyebilir. Güvenlik yazılımları, bu tür iletileri şüpheli görüp istenmeyen posta kutusuna atabilir. Daha da kötüsü silip yok edebilir. Böyle durumlar da bekle ki cevap gelsin ve biz de olası müşteri ile iletişimi geliştirelim. Birlikte bir proje çerçevesinde çalıştığımız bir dostumuzun başına gelenler bu yazıya ilham verdi. Gelen bir iletinin sipariş dökümü adlı ekini açınca olanlar, iletişimde dikkatli olma gereğini yinelememize yol verdi.

Yollanacak iletilerimiz, en fazla bilgiyi en az anlatımla nasıl yollayabiliriz endişesi ile yazılmalıdır. Satırlarımız uzun ve içeriği çeşitli olmasın. Olsun varsın satır kısa kalsın amma bir satır bir fikir veya bir bilgi taşısın. İletiyi alan size edebiyat notu vermeyecek sadece sizin anlatmaya çalıştığınız şeyi algılamaya çalışacak. Fikir ve kalem sizin ise de başarınız, muhatabınızın sizi ne kadar anlayabildiğidir.

Tüm yazılarını göster